Kürtaj yasak sıra LGBT'de: Yüksek Mahkeme'de kritik denge

ABD'de yargı erkinin tepe noktasını oluşturan Yüksek Mahkeme, kürtajı anayasal bir hak olmaktan çıkararak büyük bir tartışmanın fitilini ateşledi. Ülkenin tüm eyaletlerinde kürtaj taraftarları sokaklara dökülerek protesto gösterileri düzenlerken, Yüksek Mahkeme'nin yasaktan yana oy kullanan muhafazakar üyelerine yönelik büyük bir karalama kampanyası da başlatıldı. Hollywood starları ve sosyal medya fenomenlerinin de destek verdiği kampanya, Amerikan toplumunun içine düştüğü ayrışmaları bütün çıplaklığıyla gözler önüne serdi.

Tartışmalar giderek yoğunlaşırken, 1991'den beri görevine devam eden en kıdemli Yüksek Mahkeme üyesi Yargıç Clarence Thomas (74), eşcinselliğin serbest bırakılmasına dair alınan kararları da yeniden gözden geçireceklerinin sinyalini verdi. Bütün dünyada her türlü ahlaksızlığın yaygınlaşması için lobi faaliyetleri yürüten ve aile kurumunun tamamen yıkılmasına odaklanan LGBT çevreleri, Thomas'ı hedefe oturttu.

LİNÇ BAŞLADI

• Özellikle sosyal medyada, Yüksek Mahkeme'nin tek siyahi üyesi olan Clarence Thomas'ın ten rengi ve dış görünüşü üzerinden ağır hakaretlere uğraması dikkat çekiyor. Adeta tek merkezden yönlendirilen bu hakaret furyasına, mahkemenin diğer üyelerine yönelik küçük düşürücü ifadeler de ekleniyor. Thomas'ın şahsının ve yaşadığı evin hedef gösterildiği karalama kampanyası sonrasında, yargıcın ekstra polis korumasına alındığı ve güvenliğinin artırıldığı kaydediliyor.

İNANÇ DÜŞMANLIĞI

Artık faşizm halini alan LGBT örgütlerinin kitlesel eylemlerinde, inanç düşmanlığı ögesi özellikle öne çıkıyor. Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam'da açıkça yasaklanan eşcinselliğin serbest hale gelmesi için faaliyet gösteren LGBT odakları, ilahi dinlere ve bu dinlerin dindar mensuplarına yönelik saldırgan bir tutum benimsiyor. Aralarında Türkiye'nin de bulunduğu ülkelerde, eşcinselliğin serbest bırakılması yönünde çalışmalar yapan odaklar, ilahi dinlere ve fıtrata düşmanlık ortak paydasında birleşiyor.

Yüksek Mahkeme'de kritik dengeler

ABD'de Yüksek Mahkeme, muhafazakar (Cumhuriyetçi) ve liberal (Demokrat) kanadın dişe diş mücadele ettiği en kritik mevkilerden birini oluşturuyor. Mahkemeye üye olarak atanan hukukçular ölüm veya istifa dışında, görevden alınamıyor. Bu da, Amerikan vatandaşlarını ilgilendiren hayati konularda, üyeler arasındaki bölünmelerin çok önemli sonuçlar doğurmasına yol açıyor. Yüksek Mahkeme'nin şu anki toplam 9 üyesinden 6'sını Cumhuriyetçi başkanlar, 3'ünü de Demokrat başkanlar atadı.