Çelik: Okur yazar olmayanları Ana-Kız Okulda kampanyası ile kurtaracağız

Van'da yapılan İl Milli Eğitim Müdürleri toplantısının açılışında konuşan Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, ülkemizde yaklaşık 4 milyonunu kadınların oluşturduğu 5 milyon kişinin okur yazar olmadığını belirterek, bu ayıptan 'Ana-Kız Okulda' kampanyası ile kurtulacaklarını söyledi.

Bakan Çelik, 81 ilin Milli Eğitim Müdürü ve bakanlığın genel müdürlerinin Çitören Hizmetiçi Eğitim Enstitüsü'nde yapılan toplantıya Radyo Televizyonu Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Zahid Akman ile birlikte katıldı.

Bakan Çelik, 21. yüzyılı Türkiye'sinde hala milyonlarla ifade edilen okumaz-yazmaz insanın bulunduğunu belirterek, bu durumun Türkiye için bir ayıp olduğunun altını çizdi. Türkiye'de yaklaşık 4 milyonu kadınlardan oluşan 5 milyon okumaz ve yazmaz insanın bulunduğunu ifade eden Çelik, bu ayıbı ortadan kaldırmak için Milli Eğitim Bakanlığı ve Halk Bankası'nın ortaklaşa başlattığı 'Ana-Kız Okuldayız' kampanyasının başlatıldığını ifade etti. Kampanyanın amacına ulaşması için valilerden, kaymakamlara, milli eğitim teşkilatındaki her insanın el birliği ile çalışarak okumaz ve yazmaz tek insan bırakmayana kadar çalışma talimatı veren Çelik, bunu yaparken zorla değil cazip hale getirilerek yapılmasını istedi.

Çelik, her ilin kendi bünyesinde çeşitli kurum ve kuruluşların desteğini alarak bu kampanyayı promosyonlu hale getirmesini istedi.

MEDYA OKUR YAZARLIĞI

Medya Okur Yazarlığı dersini ile ilgili konuşan Çelik, her öğrencinin televizyonla, internet ve bilgisayarla muhatabı günde 8 saati geçtiğini hatırlatarak, bunun 60 seneye yaşayan bir insanın ömründeki 20 yıl ettiğini vurguladı.

Çelik, çocuklara sermaye olarak verilen bu ömrü dolu olarak yaşamalarını sağlamak eğitimin birincil amaçlarından birisi olduğunu hatırlatarak, çocukların hayata hazırlanması ve temel eğitimin verildiği ilköğretimlerin önemli olduğunu kaydetti.

Medya ve internet iyi kullanıldığında büyük bir nimet kötü kullanıldığında ise önü alınmayan zararlı bir araç haline geldiğini ifade eden Çelik, "Medya okur yazarlığı şimdiye kadar 350 bin öğrenci aldı. Başlangıç itibariyle iyi bir rakam ama bunu artırmanın yolu dersi sevdirmek, bilgisayar ile görsel unsurları ön plana çıkararak eğlenceli ve eğitici bir ders haline getirmek gerekir" şeklinde konuştu.

"GÖNÜL KÖPRÜSÜ İLE ÖĞRENCİLER ÖNEMSENDİKLERİ DUYGUSUNU YAŞADI"

Gönül köprüsü projesine değinen Bakan Çelik, öğrencilerin bu proje sayesinde önemsendikleri duygusunu dolu dolu yaşadıklarını ifade ederek, öğrencilerin gittikleri her yerde ilin valisi, milli eğitim müdürleri ve üst düzey yöneticiler tarafından karşılanarak ağırlandıklarını hatırlattı.

Bu durum öğrencilerde önemsenme duysunu oluşturduğunu anımsatan Çelik,"İstanbul Valisi öğrencilerle tekne gezisi yapıyor. Milli futbolcu ve sanat adamları ile bir araya gelerek adeta devlet başkanları gibi karşılandılar. Van'da bir aileye misafir olan öğrencinin 'biz kendimizi çok önemli adamlarmış gibi bize davranıldığını söylüyor. Bu proje çok başarılı olmuş ve 6 hafta boyunca 4 adet otobüs Anadolu yollarında öğrenci taşımıştır" dedi.

Çelik, okullarda program çeşitliliğini olan bir yapılanma içine gireceklerini ifade ederek, birimizin imkânlarını diğerine nasıl kullanabiliriz onu düşündüklerini kaydetti.

Müdürlere seslenen Çelik, "Okullarımızı en iyi ve en rasyonel şekilde kullanmak zorundayız. Tekli yapan okullarımız hafta 30 saat eğitim veriyor. Geriye kalan 138 saat bu okullar boş. ABD sabah saat 07:00'den gece 23:00 kadar günde 3 vardiya halinde okullarda 3 ayrı eğitim programı veriliyor. Bilgisayarlar her 3 ayrı programa da açıktır. Bu bizde olsa kıyamet koparır müdürler. Biz ABD'den daha zengin bir ülke değiliz. Türkiye'de en az kapatılması gereken 300 tane lise var. 8 öğrencisi olan bir lise hayal edebiliyor musunuz? Kütahya'nın bir beldesinde 4 sınıfı ve 8 öğrencisi olan bir lise vardı. Kapatınca oranın belde yöneticileri ayağa kalktı. Efendim başka iktidar açtı, siz kapatıyorsunuz. Evet, biz böyle okulları kapatıyoruz isterseniz bize oy vermeyin dedik. Yine Yozgat Kadışehir beldesinde bir caminin altında lise açılmıştı. Onu kapattık" şeklinde konuştu.

RTÜK BAŞKANI AKMAN: "MEDYA OKUR YAZARLIĞI DERSİ ZORUNLU SEÇMELİ YAPILMALI"

RTÜK Başkanı Zahid Akman ise okullarda verilen eğitimin çocukların istikbalini belirlemede en etkili araç olduğunu dile getirerek, çocukların yılda yaklaşık 900 sınıflarda vakit geçirirken buna karşın bin 500 saatini televizyon karşısında ve belki bir o kadar saati de internet başında geçirdiklerini söyledi.

Akman, bu sebeple örgün eğitimin çocukların geleceği açısında tek başına yeterli olamayacağını belirterek, çocukların televizyondan etkilenmesinin önüne geçilmesi açısında televizyon yayınlarının mesajlarına karşın çocuklara belli bir bilinç kazandırılması gerektiğini vurguladı.

Medya Okur Yazarlığı dersinin gelişmiş ülkelerinin hayata geçirdiği bir proje olduğunu ifade eden Akman, "İzledikleri televizyon dizisinde bir karakterin ölümünden sonra başsağlığının verildiği, gıyabi cenaze namazlarının kılındığı bir ülkede yaşıyoruz. Büyüklerin bile bu kadar etkilendiği televizyonun savunmasız çocukların ne kadar etkilendiğini varın siz düşünün. Çocukların bilinçli bir şekilde daha fazla analiz yaparak yoruma tabi tutabilmeleri seviyesine getirmemiz gerekiyor. Bu dersin seçmeli bir dersten zorunlu seçmeli bir ders haline getirilmesini talep ediyorum. Öğretmen eğitimi başta olmak üzere her türlü sıkıntı da yardıma kurul olarak hazırız. Ama vebali sizin boynunuza artık." ifadesini kullandı.