CHP'den anayasa değişikliği resti

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 19 Ağustos 2008 13:56, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

- CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, bu dönem parlamentosunun Anayasa değişikliği yapamayacağına savunarak, "Onların Anayasa değişikliği taleplerine evet demek tam anlamıyla kediye ciğeri emanet etmektir" dedi.

CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e rektör atamalarından dolayı eleştirilerde bulundu. Gül'ün rektör atamalarıyla uzlaşmanın değil, bizzat toplumdaki kutuplaşma ve gerginliğin öznesi olduğunu iddia eden Anadol, 21 üniversitede yapılan seçimlerde YÖK ve Cumhurbaşkanı paslaşmasıyla tam bir demokrasi skandalı yaşandığını söyledi. 5 Ağustos 2008'de Cumhurbaşkanı'nın yaptığı atamalarda AK Parti'ye ve türbana yakınlıktan başka hiçbir kriterin gözetilmediğini öne süren Anadol, 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in tutumunu örnek göstererek Abdullah Gül'ü haklı çıkarmaya çalışanların mantıklarının da yanlış olduğunu öne sürdü. Anadol, Sezer'in, Cumhurbaşkanlığı yeminine ve Yükseköğretim Kanunu'nun ruhuna sadık kalarak rektörlerin çağdaş Atatürk devrimleri ile Cumhuriyet'e özde bağlı kişiler olması noktasında taraf olduğunu, bu anlamda taraf olmanın Cumhurbaşkanı Gül'ün de görevi olduğunu bildirdi.

Bitlis Eren Üniversitesi'ne YÖK tarafından 1. sırada rektör adayı yapılan Prof. Dr. Abdullah Bayram'ın kendisini tanıtmak için açtığı web sayfasında 'referanslar' bölümüne Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Başbakanlık Sözcüsü Akif Beki ve Başbakanlık Danışmanı Yalçın Doğan'ı da eklediğini anlatan Anadol, "YÖK, AK Partili politikacıların ve Başbakan danışmanlarının referansına göre mi üniversite rektörlerini belirliyor?" diye sordu. Anadol, yeni atanan üniversitelerin

rektörlerine yapılacak atamalar için listenin Cumhurbaşkanı Gül'ün önünde olduğunu hatırlatarak, "Bu seçim Sayın Gül için bir kez daha turnusol kağıdı işlevi görecektir. Sayın Gül'ün ettiği yemine sadık, tarafsız bir kimlik içinde olan bir Cumhurbaşkanı olmaya davet ediyoruz" diye konuştu.

Açıklamalarının sonunda gazetecilerin sorularını cevaplayan Anadol, atanan rektörler hakkındaki suçlamalarını neye dayanarak yaptığı sorusu üzerine, Anayasa Mahkemesi'nin kararına dayanarak bunu söylediğini dile getirdi. Anayasa Mahkemesi'nin 10 yüksek yargıcının, AK Parti'nin laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğunu tespit ettiklerini söyleyen Anadol, Ahmet Necdet Sezer'in ise hiçbir partisi olmayan, yüksek yargıdan gelen bir Cumhurbaşkanı olduğunu belirtti.

TBMM Başkanlığı'nın, AK Parti Sakarya Milletvekili Şaban Dişli'nin mal bildiriminin açıklanamayacağını duyurduğunun hatırlatılması üzerine Anadol, "Şaban Dişli biraz dürüst ise sıradan bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının davranması gereken davranışa sahipse mal varlığını kendi açıklar" diye konuştu. Anadol, Dişli'nin bu utançtan kurtulmak için örnek bir Türk vatandaşı gibi mal bildirimi vermesi gerektiğini söyledi. AK Parti tüzüğüne göre Kurulucular Kurulu üyelerinin ve MKYK üyelerinin mal

bildirimlerini Genel Başkan'a vermeleri gerektiğini savunan Anadol, "Sayın Dişli'nin mal bildirimi şu anda sadece Meclis'te değil, aynı zamanda Başbakan Erdoğan'da. Şaban Dişli'nin dişini söker gibi mal bildiriminde bulunmasını sağlayamazsak muhatabımız Erdoğan'dır. Parti tüzüğünü uygulasın" şeklinde konuştu. Anadol, AK Parti'ye bütün Genel Merkez yöneticileri ve milletvekillerinin karşılıklı olarak mal bildiriminde bulunması çağrısında da bulunarak, CHP'nin buna hazır olduğunu anlattı. Anadol, Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek'in, Türkiye'nin ulusal programı için Anayasa değişikliği yapılması gerektiğini açıkladığının hatırlatılması üzerine şunları söyledi:

"Kediye ciğer emanet edilmez. Bu iktidar partisinin laikliğe karşı hareketlerin, eylemlerin odağı olduğu Anayasa Mahkemesi kararıyla tescil edilmiştir. Meclis çoğunluğu onlardan oluşuyor. Onların Anayasa değişikliği taleplerine evet demek tam anlamıyla kediye ciğeri emanet etmektir. Burada ne geleceğini biz biliyoruz. Ondan sonra Anayasa Mahkemesi üyelerini kendilerine seçtirecekler. Onun da adı hukuk reformu olacak. Onların ne istediklerini biliyoruz biz. Bu dönem parlamentosu Anayasa değişikliği yapamaz. Özellikle parti kapatma konusunda, diğer konularla. Yok özgürlükleri geliştireceğiz, genişleteceğiz, bunların hepsi laf. Anayasa Mahkemesi kararıyla tescil edildi."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber