Deniz Feneri'ne Başsavcı takibi
Yalçınkaya bu kez Fener'in peşinde
YARGITAY Başsavcılığı, Almanya'da görülen Deniz Feneri davasını yakın takibe aldı. Yargıtay Başsavcılığı'nın siyasi partiler masası tarafından yürütülen incelemenin, medyada yer alan iddialarla ilgili rutin bir faaliyet olduğu öğrenildi.
DELİLLER ALMANYA'DAN
Almanya'da bulunan Deniz Feneri Derneği'nin topladığı yardım paralarının, kuryeler aracılığı ile Türkiye'ye gönderildiği ve bu paralarla AKP siyasetinin finanse edildiği yönündeki iddiaları inceleyen Başsavcılık, incelemenin neticesine göre, Alman makamları ile yazışma yapıp belge ve bilgi isteyebilecek.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, önceki gün İzmir'de yaptığı konuşmada, yurtdışındaki Deniz Feneri Derneği'nden toplanan paraların kuryeler aracılığı ile Türkiye'ye gönderildiğini ve bu paralarla AKP siyasetinin finanse edildiğini iddia etmişti.
Yargıtay Başsavcılığı'nın başlattığı rutin inceleme, Anayasa ve Siyasi Partiler Yasası hükümleri kapsamında yürütülüyor. Anayasa'nın 69'uncu maddesi, siyasi partilerin yabancı devletlerden, uluslararası kuruluşlardan, yabancı ve gerçek ve tüzel kişilerden yardım almasını yasaklıyor ve bu yasağa uymayan partilerin temelli kapatılacağını düzenliyor.
Deniz Feneri'ne Başsavcı takibi
Deniz Feneri davası, Almanya'da sürüyor ama Türkiye'nin gündeminden düşmek bilmiyor. Siyasette ortalık toz duman...Dün tüm siyasi parti kurmayları basın toplantıları düzenleyerek birbiri ardına sert açıklamalar yaptı, adeta yarışa girdi. AKP, muhalefeti medyayla işbirliği yapmakla suçlarken CHP Frankfurt'taki hakimi etkiledikleri iddiasıyla dalga geçti
Doğan Ceyhan'ı bedavaya istedi
Fırat, Doğan'ın ?Başbakan bana Ceyhan rafinerisini Çalık'a söz verdim dedi' sözlerini yalanladı: Aydın Doğan rafineri için bedelsiz Hazine arazisi istedi, hayır dedik
AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat, MHP, CHP ve Aydın Doğan'ı yaylım ateşine tuttu. Almanya'daki Deniz Feneri davasının hiçbir yerinde AKP ile ilgili suçlama olmadığını belirten Fırat, Aydın Doğan'ın Ceyhan'da rafineri kurmak için bedava Hazine arazisi istediğini öne sürdü. Dengir Fırat, şunları söyledi:
BAŞBAKAN CUMARTESİ AÇIKLAYACAK: Herhalde heyecanla bekliyorsunuz. Başbakan açıklamasını haftasonu yapacaktır.
DOĞAN İÇİN SUÇ DUYURUSU: Vatan gazetesindeki bir yazar, Aydın Doğan'ın istediği gibi karar çıkması için SPK Başkanı'na şantaj yapmış. Hürriyet ve Milliyet'in kaçak kağıtla basıldığı iddiaları doğru mu?
ŞANTAJA BOYUN EĞMEYİZ: AK Parti olarak hiçbir medyanın şantaj ve tehditlerine boyun eğmemekte kararlıyız. Biz, medya terörüne ve tetikçiliğine karşıyız. Aydın Doğan medyasının siyasetteki uzantı ve işbirlikçilerinin de bunu böyle bilmesinde fayda var. Biz şantaj yapmadık, bize yapılan şantajın gerekçelerini açıkladık.
HERKES RAFİNERİ KURABİLİR: Ceyhan'da rafineri için Çalık'a söz verildiği doğru değil. Rafineri için dört firma başvurdu. Müracaat eden dört firma da rafineri kursun.
OLCAY BAYKAL'IN TARLASI: Baykal'ın eşinin mal varlığı neden sorgulanmıyor? Baykal'ın trilyonlarca lira rant sağlanan Antalya'daki tarlasını Doğan medyası neden haber yapamıyor? Yoksa şıracı bozacı ilişkisi yüzünden mi yazamıyorsunuz?
DOĞAN BAYKAL'IN, BAYKAL DOĞAN'IN YALANCISI: Aydın Doğan, Başbakanla ilgili iftiraları önce Baykal'ın gündeme getirdiğini söylemiştir. Baykal da Aydın Doğan'ın yardımına yetişmiş ona arka çıkmıştır. Oysa Baykal konuştuğu gün Milliyet'in manşetinde o iftiralardan biri vardı. Deniz Baykal, Aydın Doğan'ın yalancısı Aydın Doğan da Deniz Baykal'ın. Yoksa sen beni koru ben de seni korurum anlaşması mı var aralarında?
BAYKAL KÖTÜ AVUKAT: Baykal, ?Ergenekoncuların avukatıyım? diyordu. Şimdi medya patronlarının avukatlığına soyundu. Ancak görebildiğim kadarıyla avukatlıktaki başarısı ana muhalefet liderliğindeki başarısından daha iyi değil.
BAHÇELİ DOLMUŞA BİNDİ: Başbakan iftiralara cevap verdiği halde, Devlet Bahçeli şıracı ile bozacının dolmuşuna binip bunları yok sayıyor, yalanın sürmesine yardımcı oluyor.
Kervanın son durağı Yüce Divan olacak
CHP'li Okay'dan Erdoğan'a ?kervan' yanıtı: Evet, kervanlar yürüyor, deve yüküyle. Buluşma noktası da AKP Genel Merkezi
CHP Grup Başkanvekili Hakkı Suha Okay, Başbakan Erdoğan'ın ?Bu kervanı yolundan döndüremeyeceksiniz? sözlerine gönderme yaparak, ?Evet kervanlar yolda, deve yüküyle de geliyorlar. Silivri'den, Gaziantep'ten, Almanya'dan kervanlar yola girmiştir. Kervanların buluşma noktası da AKP Genel Merkezi'dir. Ama bilinmelidir ki bu kervanların son durağı da Yüce Divan olacaktır? dedi. Okay, Gaziantep Milletvekili Akif Ekici ile birlikte düzenlediği basın toplantısında şunları söyledi:
72 SAATTE 72 MİLYONLUK VURGUN: Gaziantep Büyükşehir Belediyesi'nin, fıstık arsasından ?fıstık gibi' kâr etmesinden bahsedeceğiz. AKP'nin İskenderun Belediye Başkan adayı Nuri Üysen, 12 Şubat'ta 14 milyon YTL'ye satın aldığı arsayı 15 Şubat'ta 87.5 milyon YTL'ye sattı. 72 saatte 72 milyonluk vurgun yapıyor, AKP'li olmanın ayrıcalığını yaşıyor.
BİZ VE ÖTEKİLER ANLAYIŞI: Cumhurbaşkanı AKP'li kimliğini bir türlü terk edemedi. Görünen o ki ?biz ve ötekiler' anlayışı o kadar egemen ki, ?Bizden olmayan hiç kimsenin hiçbir hayat hakkı yoktur, her yeri biz ele geçireceğiz. Biz AKP'yiz. Bilimsel birikimi hiç önemli değil, AKP'li mi, bizim dünyamızdan mı o zaman o işbaşında olacak...' Rektör atamaları beni şaşırtmadı.
Başbakanlar karnından konuşmaz
MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, Başbakan'ın nerede bir yolsuzluk varsa bunu ortaya çıkarmak zorunda olduğunu ifade ederek, ?Böyle TV ekranlarında, parti kongrelerinde şantaj kokan, iftira kokan iddialarda bulunmak başbakanlara yakışmaz. Başbakanlar karnından konuşmamalıdır? dedi. Şandır, şunları söyledi:
TÜM KAYITLAR ELİNDE: Türkiye'nin yolsuzluklar üzerinden ayrışıp tartışmasını bu halka saygısızlık olarak değerlendiriyoruz. Ama anlaşılıyor ki Başbakan'ın Türk halkının gündemine getireceği konusu bulunmamaktadır. Zannediyorum içinde bulunduğu ortamın etkisi altında sürekli yolsuzluklar üzerinden tartışmaktadır. Devletin tüm kaynakları, kayıtları elindedir.
SORUMLUSU BAŞBAKAN: Tüm yolsuzlukların bir an önce araştırılıp netleştirilmesini ve yargıya intikal ettirilmesini Başbakan'a hatırlatıyorum. Bunun sorumlusu Başbakan'dır. Bugün şikayet etmek konumunda değil, sorunları çözmek mecburiyetindedir. Sayın Başbakan'ın bir medya patronuyla parti kongrelerinde bu üslupla tartışmasının ne kendisine ne Türk halkına bir faydasının olacağını düşünüyoruz.
KESKİN SİRKE KÜPÜNE ZARAR: Anlaşılıyor ki Başbakan öfkeyi, kini, kavgayı, toplumun çatışmasını bir siyasi üslup olarak devam ettirme kararındadır. Bu herkesten önce kendisine zarar verecektir. Keskin sirke küpüne zarar verir. Biz bu horoz dövüşünün tarafı olmayacağız.
Asıl suçlular Türkiye'de
ALMANYA'da Deniz Feneri davasının duruşmasını izleyen CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, ?Orada yargılananlar bu yolsuzluk olayının taşeronları. Asıl suçlular Türkiye'de? dedi. Kılıçdaroğlu, izlenimlerini şöyle anlattı:
BAŞBAKAN GİZLEMEYE ÇALIŞTI: AKP, ?Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir' diyorsa, Almanya'daki davanın Türkiye ayağını mutlaka soruşturmak, ilgili bilgileri Alman makamlarından almak zorundadır. Ama maalesef Sayın Başbakan, olayı bir medya grubu ile hükümet arasındaki çatışma süreci içine sokarak, kamuoyundan gizlemeye çalıştı.
PARA AKLAYAN İKTİDAR: Nakit paralar bavullarla gelmiştir. Eğer Türkiye'de bu olay sorgulanmazsa, ?Türkiye Cumhuriyeti'nde kara para aklayan bir iktidar vardır? kuşkusu pekişecektir.
GÖRMÜYOR, DUYMUYOR, KONUŞMUYOR: Almanya'da bu olayın bütün ayrıntıları iddianamede, belgelerde yer alırken, hükümet acaba niçin üç maymunları oynuyor; görmüyor, duymuyor, konuşmuyor? Hükümet sessizliğini korursa, o zaman bu suçun ortağı demektir. Başbakan Erdoğan, kendisini diktatör gibi ve Türkiye Cumhuriyeti yasalarının üzerinde görüyor.
FIRAT'IN DÜZEYİNE İNMEM: AKP işine gelmeyen konularda komplo teorileri üretmekte mahir. Bu olayı kamuoyunda eleştirmek için Dengir Fırat'ı çıkardılar. Konuşmalar son derece düzeysiz, onun düzeyine inmeyi gereksiz görüyorum.
Kovulduğum haberi kuyruklu yalan
KILIÇDAROĞLU, Alman hakimin CHP'li vekilleri odasından kovduğu iddiaları üzerine şunları söyledi: ?Yaşamım boyunca çok yalan haber okudum ama kuyruklusunu ilk kez görüyorum. Ne yargıçla, ne savcıyla bir araya geldim, ne odalarına gittim, ne de yazıldığı gibi bir yeminli tercümanımız vardı. Böyle bir talepte bulunmak, aklını peynir ekmekle yemek gibi bir şey. Dava açacağım.?
Antalya'daki arsa sizi kurtarmaz
CHP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Özyürek, Almanya'daki Deniz Feneri davasının iddianamesinin, AKP'nin finansmanının bu dernek tarafından karşılandığını gösterdiğini söyledi ve ?Bu çember gösteriyor ki AKP bu yolsuzluğun tam içindedir? dedi. Özyürek, Dengir Fırat'ın, Baykal'ın Antalya'daki arsasına ilişkin iddialarına tepki göstererek, ?Bu konuyu ısıtıp ısıtıp gündeme getiriyorlar. AKP'nin her yolsuzluğu ortaya çıktığında bu konuşulacak bir konu değil. Kaldı ki bu konuyu konuşarak AKP'nin yolsuzluklarını ortadan kaldırmak mümkün değildir? dedi.
DOĞAN AKP'YE DESTEK VERDİ
Özyürek, ?Doğan'ın avukatları? sözleri için de, ?Medyayı izleyen herkes görür ki, Doğan grubu CHP'den çok AKP'ye destek verdi? dedi. ANKA
Alman hakime baskıyı CHP yapıyor
AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, Deniz Feneri davasında mahkeme heyetine CHP'li vekillerin baskı yaptıklarını iddia etti. Bozdağ, Baykal'ın iftiralara taşeronluk yaptığını savunarak, sözü CHP'nin hesaplarıyla ilgili Anayasa Mahkemesi kararına getirdi ve ?taksi ücretine tenezzül eden bir anlayışa? Türkiye'nin emanet edilemeyeceğini söyledi.
Bozdağ şöyle konuştu:
MAHKEME BAŞKANI ŞİKAYETÇİ: CHP, hükümetin Alman mahkemesine baskı yaptığını iddia ediyor. Ama asıl baskıyı CHP yaptı. Mahkeme başkanının odasına gidip yargılamanın seyriyle ilgili bilgi almak istediklerini söylediklerinde, mahkeme başkanı tarafından dışarı çıkarılıyorlar. Mahkeme başkanı Adalet Bakanlığı aracılığıyla Türk bakanlığına yazı yazdı, ?Türk vekiller tarafından bize müdahale ediliyor' diye.
BAYKAL YANLIŞ ÇEVİRİYOR: İddianamede paranın Türkiye'ye gönderildiği sorusu 7 kez değil, 7. sorguda soruluyor. Baykal kasıtlı olarak kamuoyuna yanlış aktarıyor.