Baykal'dan Ergenekon gözaltılarına sert tepki

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 07 Ocak 2009 17:05, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Baykal: Hukuki değil siyasi bir süreçle karşı karşıyayız

- CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, "Ergenekon" soruşturması kapsamında gerçekleştirilen gözaltıları değerlendirirken "Çok açıktır ki ancak rejim değişikliği yaşanan ülkelerde, rejim değişikliği dönemlerinde böyle tablolarla karşı karşıya kalınır" dedi.

Baykal, parti genel merkezinde yapılan Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısının ardından üyelerin de katıldığı bir basın toplantısı düzenledi.

"Ergenekon soruşturması" kapsamında bugün yaşanan gözaltılara değinen Baykal, "Türkiye'nin tarihi bir virajı döndüğünden kuşku olmadığını" belirtti.

"Yaşanmakta olan olayların bizi yeni bir aşamaya getirdiğini görüyoruz. Türkiye'yi sistematik bir biçimde tarihi doğrultusundan, çizgisinden çıkarmaya yönelik bu uygulama, aşama aşama daha ileri bir noktaya doğru taşınıyor" diyen Baykal, şunları kaydetti:

"Karşı karşıya bulunduğumuz durum bizi hukuki bir davayla değil siyasi bir davayla karşı karşıya bulunduğumuz gerçeğiyle yüzleştiriyor. Bu tespiti bu sürecin ilk başladığı günlerde ifade ettim. Önümüzdeki tablonun hukuki bir dava değil siyasi bir davayı ortaya koyduğunu söylemiştim. Bugün geldiğimiz noktada bu teşhisin çok yerinde olduğu ortaya çıkmıştır. Artık hukuki değil siyasi bir süreçle karşı karşıyayız.

Bu davada yasanın uygulanmasının gerekleri değil yasayı kullanarak belli bir siyasi hesaplaşmanın yöntemi uygulanmaktadır. Böyle bir sistematik tablo ile hiç bir demokratik hukuk devletinde karşı karşıya gelemezsiniz. Hiç bir demokraside, hiç bir hukuk devletinde böyle manzaralar ortaya çıkmaz. Çok açıktır ki ancak rejim değişikliği yaşanan ülkelerde, rejim değişikliği dönemlerinde böyle tablolarla karşı karşıya kalınır. Humeyni öncesi Hemeyni sonrası, Hitler öncesi Hitler sonrası tablolarda birden bire toplumun değerler sistemi, toplumun temel değerleri, ilkeleri, saygın insanları yer değiştirirler. Yine böyle bir manzara ile karşı karşıyayız.

Hukukun icabını yerine getirmek değil belli bir siyasi hesaplaşmanın gereğini yerine getirmek amaçlanmaktadır. Bir siyasi intikam arayışı, hesaplaşma söz konusudur. 'Sen madem dün bunları yaptın, bunları senin yanında bırakmayız, bunların hesabını gün gelir sorarız, burnundan fitil fitil getiririz' anlayışı maalesef yürürlüktedir. Bu bir hukuk operasyonu değil intikam operasyonudur, hesaplaşma söz konusudur. Belli bir kadroya geçmiş uygulamaları nedeniyle hesap sorulmakta, intikam alınmaktadır.

Buradaki uygulama demokratik, hukuki bir uygulama değildir. Uluslararası hukuk standartlarına, Türkiye Anayasa'sına uygun değildir. Bu uygulama kendine özgü bir uygulamadır. Türkiye bir kez daha kanun ile hukuk arasındaki derin farklılığın ne kadar önemli olduğunu yaşayarak görmek durumunda kalmıştır."

Baykal: Bu davanın arkasında iktidar var

Ankara - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, "Parsel parsel adalet olmaz, adalet bir bütündür. Dalga dalga, başı belli değil, sonu belli değil... Aşama aşama tutuklamalarla bir dava ve hukuk ne gerektiriyorsa o yerine getirilmez, bir siyasi hesaplaşma sürdürülür" dedi.

Baykal, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Ergenekon davasında, iddianame hazırlanmadan, insanların neden suçlandıklarını dahi bilmeden 1.5 yıl gözaltında tutulduklarını belirterek, "Gözaltına alınanlar ölecek, hastalanacak ama neyle suçlandığı hala ortaya çıkmayacak" diye konuştu.

İkinci davayla ilgili iddianamenin hala ortada bulunmadığını söyleyen Baykal, şöyle devam etti:

"Parsel parsel adalet olmaz, adalet bir bütündür. Dalga dalga, başı belli değil, sonu belli değil... Aşama aşama tutuklamalarla bir dava ve hukuk ne gerektiriyorsa o yerine getirilmez, bir siyasi hesaplaşma sürdürülür. Bugün maalesef yaşanan da budur. Bu hesap gözaltına alınan insanlardan sorulmuyor. Onlar birer bahanedir. Hesap, onların temsil ettiği ilkelerden ve değerlerden soruluyor. Hesaplaşma o kişilerle ilgili değildir, şahsi bir hesaplaşma da değildir. Onun ötesinde Cumhuriyet'le hesaplaşılmaktadır, Cumhuriyet'in temel ilkeleriyle, Cumhuriyet'in temel değerleriyle hesaplaşılmaktadır. Cumhuriyet'e sahip çıkanlardan, Cumhuriyet'i savunanlardan hesap sorulmak istenmektedir. Bundan sonra Cumhuriyet'e sahip çıkacaklara, Cumhuriyet'i savunacaklara göz dağı verilmektedir."

Baykal, şunları kaydetti:

"Normal mahkemelerde gereğini yaparsınız. Bu ilgi, bu özel yaklaşım, bu anlayış Silivri düzeni, bir cezaevinde olağanüstü ağır koşullar altında toplumun yakından izlemesine fırsat vermeden bu davanın götürülüyor olması acaba o mafya ilişkileri içinde yer alan insanlardan dolayı mı öyledir, yoksa toplumun saygın, değerli, önemli kurumlarda ciddi görev yapmış kişileri açısından mı bu özel ihtimam gösterilmektedir?

Bu davanın karakterini veren, bu davaya hedef olarak seçilmiş olan aslında dürüst, ahlaklı, vatansever, ülkesine, milletine, Cumhuriyet'e, laikliğe inançla hizmet etmiş olan insanlardan hesap soruluyor olmasıdır. Bu davanın karakteri budur. Hiç şüphe yok ki bu davanın arkasında iktidar vardır, tartışma götürmez bir gerçektir. Siyasal bir davadır ve bu davanın arkasında iktidar vardır, bunu başından beri söylemiştim. Cumhurbaşkanı, Başbakan böyle bir davanın gelmekte olduğunu Türkiye'ye çok önceden ilan etmişlerdir. Hatta Başbakan bir savcı arıyoruz bulamıyoruz diye şikayetini söylemiştir. Daha sonra bu davanın nasıl gelişeceği konusundaki haberleri yine Başbakan ve Cumhurbaşkanı Türkiye'ye aktarmıştır. O nedenle bu davanın arkasında hiç kuşku yok iktidar vardır."

Deniz Baykal, "Ergenekon" soruşturması kapsamındaki gözaltılarla ilgili, "Ben bir intikam kokusu alıyorum. Neyin intikamı olduğunu herkes kendi gözleriyle değerlendirebilir" dedi.

Baykal, Cumhuriyet'in çok köklü bir nitelik değişimine sürüklenmek istendiğini iddia ederek, Cumhuriyetin savunulmasına her zamankinden daha şiddetle ihtiyaç duyduğunu söyleyerek "Bu gidiş, iyi gidiş değil. Hepimiz bu konuyu içimizde çok özel bir sorumluluk duygusuyla değerlendirmeliyiz" diye konuştu.

"Yapılacak tek şeyin; gidişe tavır takınmak ve sessiz kalmamak" olduğunu anlatan Baykal, "Bunu çeşitli biçimlerde ifade edebiliriz. Bunun en etkili ifade edileceği yöntem de sandıktır, seçimdir. Buna karşı, önümüzdeki yerel seçimlerde toplumumuz gereken tepkiyi göstermelidir" şeklinde konuştu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber