Erdoğan: Krizin etkisinden adım adım uzaklaşacağız

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 30 Temmuz 2009 19:47, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas'ın Türkiye ziyaretinin, Rum basınında yer alan ve Türkiye'deki bazı medya kuruluşlarının da tahkik etmeden kullandıkları bazı yalan haberleri açıkça tekzip etmesine vesile olduğunu belirtti. Erdoğan, Türkiye'nin global krizin etkilerinden her geçen gün adım adım uzaklaşacağına inandığını ifade ederek, "Sıkıntılarımız elbette tümüyle ortadan kalkmamıştır ama gördük ki en olumsuz şartlarda bile ayakta kalmayı, hızımız azalsa bile ilerleme irademizi kaybetmemeyi artık biliyoruz" dedi.

Başbakan Erdoğan, Temmuz ayı ulusa sesleniş konuşmasında Nabucco Projesi'ne ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 2002 yılında BOTAŞ ile Avusturya'nın OMV şirketlerinin işbirliğiyle başlatılan bu dev projeye, daha sonra Macaristan'ın MOL, Romanya'nın Transgaz ve Bulgaristan'ın Bulgargaz şirketlerinin de katıldığını hatırlatan Erdoğan, 2007 yılında Alman şirketi RWE'nin de katılımıyla Nabucco'nun kapsamının daha da genişlediğini belirtti. Erdoğan, bu ay içinde ilgili ülkelerle birlikte bu önemli projenin startını resmen verme mutluluğunu da yaşadıklarını kaydetti. 13 Temmuz günü Avusturya, Bulgaristan, Macaristan ve Romanya Başbakanlarıyla birlikte, Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Barosso'nun da katılımıyla ilk resmi anlaşmayı imzaladıklarını hatırlatan Erdoğan, "Bunu sadece Türkiye ve diğer ortak ülkeler için değil, Asya'dan Avrupa'ya uzanan çok geniş bir coğrafyada yeni bir dostluk ve işbirliği döneminin başlangıcı olarak görüyoruz. Bu imzalarla Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki ilişkilerde de yeni bir sayfa açılmıştır. İnşallah daha sonraki aşamalarda Ortadoğu coğrafyası da bu projenin bir parçası haline gelecektir. Umudumuz, beklentimiz bu yöndedir" diye konuştu.

"DOĞAL GAZDA AVRUPA'NIN DÖRDÜNCÜ ANA ARTERİ OLACAĞIZ"

Türkiye'nin, kıtaların buluştuğu çok müstesna bir coğrafi konuma sahip olduğuna işaret eden Erdoğan, bir yandan Orta Doğu ve Hazar Havzası olmak üzere dünyanın ispatlanmış doğal gaz rezervlerinin yaklaşık üçte ikisinin bulunduğu bir bölgenin en stratejik noktasında, diğer yandan Avrupa ülkelerinin tamamının doğuya açılan kapısı konumunda bulunduğunu kaydetti. Erdoğan, Nabucco Projesi'nin, bu benzersiz konumunu değerlendirerek Türkiye'yi bölgenin ve dünyanın enerji haritasında bir merkezi üs, bir enerji koridoru haline getirecek olan bir dizi projenin en önemli ayaklarından biri olduğunu vurguladı. Atılan bu adımların, Türkiye'yi doğalgazda Avrupa'nın dördüncü ana arteri konumuna getireceğini kaydeden Erdoğan, Türkiye-Yunanistan Doğal Gaz Enterkonektörü ile başlayan, Nabucco projesinin hayata geçmesiyle devam eden bu sürecin sonunda bu hedefe ulaşmış olacaklarını dile getirdi. Bu tablonun bir başka anlamının da, Türkiye'nin doğal gaz altyapısının Avrupa'nınkiyle birleşmesi olduğunu belirten Erdoğan, bu sayede Avrupa Birliği ile enerji alanındaki ilişkilerin bir başka boyut kazanacağını, Türkiye'nin Avrupa Birliği'nin enerji politikasında önemli bir ortak haline geleceğini ifade etti.

Bu ilk resmi anlaşmayı bir başlangıç olarak kabul ettiklerini, önümüzdeki süreçte hem ilgili hükümetlerin, hem de projenin bir parçası olan şirketlerin daha pek çok adım atması gerektiğini anlatan Erdoğan, Türkiye olarak bu projenin hem Türkiye'ye, hem de bölgeye getireceği kazanımların farkında olduklarını vurguladı. Nabucco'yu sadece bir enerji projesi olarak değil, farklı devlet ve toplum yapılarını buluşturacak, kaynaştıracak bir barış projesi olarak da gördüklerini ifade eden Erdoğan, ülkelerin ortak menfaatlerinin güçlendireceği bu ticari ittifakın, aynı zamanda birlikte yaşamanın, birlikte gelişmenin, birlikte kazanmanın kapılarını açacağını vurguladı.

"YOLLAR TOPLUMLARI BİRBİRİNE BAĞLAR"

Başbakan Erdoğan, Temmuz ayı içinde ulaştırma alanındaki dev projelerden biri olan Konya-Ankara Hattı'nın ilk ray kaynağını törenle gerçekleştirdiklerini hatırlatan Erdoğan, bu sembolik törenin, altyapı çalışmaları tamamlanan bu hattın en kısa zamanda hizmete sunulacağının bir müjdesi olarak da kabul edilebileceğini söyledi. Yol ve suyun medeniyet olduğunu her zaman söylediğini hatırlatan Erdoğan. yolların sadece ülkeleri ve şehirleri değil, toplumları da birbirine bağlayan medeniyet köprüleri olmaya devam ettiğini bildirdi. Cumhuriyet tarihinin en önemli ulaştırma projelerini ardı ardına devreye soktuklarını, yıllardır bitirilemeyen bazı önemli projeleri tamamladıklarını kaydeden Başbakan Erdoğan, Marmaray'la iki kıtayı denizin altından birbirine bağladıklarını, böylece Asya ve Avrupa kıtalarının kesintisiz biçimde demiryoluyla birbirine bağlanmış olacağını vurguladı.

Ankara-Konya Hızlı Tren Hattının, geri sayımı başlayan projelerden biri olduğuna işaret eden Erdoğan, önümüzdeki yılın sonuna bu projeyi yetiştirmeye çalıştıklarını belirtti. Ankara-Sivas Hızlı Tren Hattının da adım adım ilerlediğini kaydeden Erdoğan, "Demiryolları konusunda bu ülkede 40 yıl boyunca çivi bile çakılmamıştı. En son demiryolu 40 yıl önce Van'a yapılmıştı. Biz bu makus talihi de değiştirdik. Bugün tamamlanan ve çalışmaları devam eden bu hızlı tren hatlarıyla dünyanın bu imkandan yararlanan sayılı şehirleri arasında bizim şehirlerimizin de adları yazılmıştır" şeklinde konuştu. Bütün bu adımları atmalarının asıl sebebinin, Türkiye'nin gecikmiş ulaştırma atılımını hayata geçirmek olduğunu ifade eden Erdoğan, Türkiye'yi bu alanda daima çağdaş dünyanın gerisinde kalan değil, önüne geçen, örnek alınan ülke konumuna getirmek istediklerini söyledi. Türkiye'nin ulaştırma vizyonunu bugünün ihtiyaçlarına uygun hale getireceklerini dile getiren Erdoğan, karada, denizde, havada tüm nimetlerden Türk halkının istifade edebileceği modern bir Türkiye hedeflediklerini söyledi.

Başbakan Erdoğan, bu ay dış politika açısından yine yoğun ve önemli bir trafik içinde olduklarını hatırlattı. 8 Temmuz'da gerçekleştirilen G-8 Zirvesi'ne katılmak üzere gittiği İtalya'da çok önemli etkinliklere katıldığını anlatan Erdoğan, zirve gündeminde yine küresel ekonomik krizle mücadele, dünya ticaretinin önündeki engellerin kaldırılması, gıda güvenliği ve güvencesinin sağlanabilmesi gibi önemli konular bulunduğuna işaret etti. Avrupa Birliği müzakere sürecinde, zorluklara rağmen ilerlemenin devam ettiğini ve vergilendirme başlığının da müzakereye açıldığı açıklayan Erdoğan şöyle konuştu: "Bu sürecin bazı zorlukları beraberinde getireceğini zaten öngörmüştük. Şimdi bu bilinçle ve eksilmeyen bir samimiyetle, gayretle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. İnanıyorum ki, her geçen gün, Avrupa Birliği ülkeleri nezdinde, bu gayretlerimiz daha iyi anlaşılacak ve yolumuz kısalmaya başlayacaktır. Dünyada yaşanan son gelişmelerle birlikte, Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliğinin sadece Türkiye için değil, Avrupa Birliği için de ne kadar değerli olduğu, daha da açık biçimde ortaya çıkmıştır. Bunun Avrupa kamuoyu tarafından da zaman içinde daha iyi fark edileceğine inanıyoruz."

"RUM BASININDAKİ HABERLER YALAN"

Başbakan Erdoğan, 16 Temmuz'da Filistin Ulusal Yönetim Başkanı Mahmud Abbas'ı misafir ettiklerini belirterek Abbas'a Ulusal Yönetimin güçlendirilmesi ve Filistin halkının sosyo-ekonomik şartlarının iyileştirilmesi konusunda her türlü katkıyı vermeye hazır olduklarını ifade ettiklerini söyledi. Abbas'la çok yönlü pek çok somut proje üzerinde görüş birliğine vardıklarını anlatan Başbakan Erdoğan, "Bölgede barışın tesisi konusunda, öncelikle Filistin'in kendi iç barışının bizim için çok büyük önem taşıdığını altını çizerek ısrarla vurguladık. Türkiye'nin gayretlerinin devam edeceğini de Sayın Abbas'a ifade ettik. En son Gazze'de yaşanan acı insanlık tablosunun bir daha bölgede asla yaşanmaması için gereken her türlü adımı atmaya kararlı olduğumuzu ifade ettik. Ayrıca şu hususu da bir kere daha vurgulamak istiyorum. Sayın Abbas'ın bu ziyareti, Rum basınında yer alan ve maalesef bazı medya kuruluşlarının da tahkik etmeden kullandıkları bazı yalan haberleri açıkça tekzip etmesine de vesile oldu. Çünkü haberer yalandı" dedi.

"KARAMSARLIĞA KAPILMAK İÇİN NEDEN YOK"

Türkiye'nin büyük bir ülke olduğunu vurgulayan Başbakan Erdoğan, bu büyüklüğünün gerektirdiği her adımı da içeride, dışarıda atmaya devam edeceğini belirtti. Olumsuz düşünmek ve karamsarlığa kapılmak için hiçbir sebep olmadığını belirten Erdoğan, Türkiye'nin hedeflerine doğru ilerlemeye devam ettiğini vurguladı. Türkiye'nin, şu güzel yaz günleriyle birlikte yakaladığı iyimser çizgiyi devam ettireceğine ve her geçen gün global krizin etkilerinden adım adım uzaklaşacağına samimiyetle inandığını ifade eden

Erdoğan sözlerini şöyle bitirdi: "Sıkıntılarımız elbette tümüyle ortadan kalkmamıulaştır ama gördük ki en olumsuz şartlarda bile ayakta kalmayı, hızımız azalsa bile ilerleme irademizi kaybetmemeyi artık biliyoruz. Bu ülkenin huzur ve istikrarını asla bozdurmayacağız. Bu ülkede millet iradesinin, demokrasinin, hukukun ve insan onurunun tartışma konusu yapılmasına asla fırsat vermeyeceğiz. Türkiye'yi hepimizin gurur duyacağı, dünyanın örnek alacağı bir ülke haline getirmek için bütün gücümüz ve enerjimizle çalışmaya devam edeceğiz. Hiçbir güçlükten yılmayacağız, hiçbir engele takılıp kalmayacağız. Mazeret, bahane, problem değil, iş, hizmet ve proje üreteceğiz. Milletimizi asla hayal kırıklığına uğratmayacak, umudu daima canlı tutacağız. Hepimiz ülkemizi seviyor, bu ülkenin büyük hedeflerine ulaşacağı o mutlu ve müreffeh yarınlara inanıyoruz." ZAFER ÇAKMAK

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber