Erdoğan 9 Eylül Üniversitesi açılış töreninde konuştu

Kaynak : Hürriyet
Haber Giriş : 30 Eylül 2009 15:18, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Başbakan Erdoğan, İzmir'de 9 Eylül Üniversitesi'nin 2009-2010 eğitim-öğretim yılının açılışında konuşuyor.

İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları:

Türkiye'nin geldiği bu noktadan sonra sosyal devlet ilkesinden geriye dönüş söz konusu olamaz. Hatta bu ilkelerin zayıflatılmasına dahi göz yummayız. Bir Başbakan olarak ben mahalle aralarında sokak aralarında kapı çalan bir insanım ve bunu yaparken sosyal devlet olmanın ilkesi gereği yapıyorum. Arkadaşlarımla beraber bunu yapıyorum. Sadece evine oturup yada Ankara'ya yerleşip oradan ülkeyi izleyen bir Başbakan da değilim. 81 vilayetin her birine 3 defa gittim. Bakanların yanıma takıp şantiyeleri geziyorum.

Bana anlatılması bana yetmez, yerinde göreceğim. Hızlı tren çalışıyor mu? İnşaatlar devam ediyor mu, bölünmüş yollar devam ediyor mu? Yoksa bürokrat gelir raporu koyar her şey yapıldı der. Teoriyle pratiği eğer buluşturacaksak uygulamayı yerinde görmek zorundasınız.

Dört temel taş üzerinde Türkiye'yi yükselteceğiz dedik, birincisi eğitimdir, sağlık iki numara, adalet üç numaradır, emniyet dört numaradır.

Bütün bu adımlar atılırken biz bu dönemde, bir milli birlik projesinin adımını attık ve bir açılım sürecini başlattık. Terör artık son bulsun istiyoruz. Terör artık son bulsun istiyoruz. Ülkemizi oluşturan hangi etnik grup varsa onların sorunları var. Alevi vatandaşlarımızın sorunları var, azınlıkların sorunu var, üniversitelerimizin sorunları var adımlar atmamız lazım.

Bütün bunları sıfırlayabilir misiniz? Hayır. Ama minimize edebiliriz. Bunu bir mutabakat veya azami mutabakat zemininde çözmek durumundayız. Büyük bir devlet bu açılımlardan bir şey kaybetmez.

Türkiye son 30 yılını bu tartışmalarla geçirmeseydi bugün nerelerdeydi? 30 yıl boyunca mesaimizi enerjimizi kaynaklarımızı, doğu ve güneydoğu'daki meselelere aktarmasaydık, bugün nasıl bir ülkede yaşıyor olurduk?

Bugün Dokuz Eylül Üniversitesi, bu şehrin güzelleşmesinin en önemli itici gücü olmuştur. Aynı şekilde Bitlis'te Mardin'de Iğdır'da 1980'lerde üniversiteler kurulsaydı, o kentlerin görünümü bugünkü gibi olur muydu? İnanın olmazdı. Oralardaki yaşam şekli değişirdi.

Bir ilimizdeki bir bölgemizdeki sorunlar hiç kaçınılmaz olarak diğer illerimizin tamamını etkiliyor. İşsizlik yoksullukta etkiliyor.

Türkiye 21. yüzyılda bu meseleleri tartışarak kaybedemez. Türkiye'nin bu meselesini çözmek durumundayız. Son derece samimi şekilde kararlılıkla yola çıktık. Kazanan 81 vilayetimizin tamamı olacaktır. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın.

İzmir'li nice annenin de gözyaşı döktüğünü, İzmir'de nice ocaklara ateş düştüğünü biliyoruz ve kazanan İzmir'li anneler olsun istiyoruz. Terörle mücadeleden taviz vermek mümkün değil. Aynı zamanda hiç kimse kendisini hukukun üstünde göremez.

Suçla mücadelemizi sürdürecek ama asla ve asla hukuktan taviz vermeyeceğiz.

Özgüven son derece önemli. Aynı zamanda umutlarınızı taze tutmanızı bilhassa rica ediyorum.

Bir gerçeği açıkça vurgulamam gerek. Her üniversiteyi bitiren veya tüm halk iş sahibi olur diye bir kaide yok. Dünyanın hiçbir yerinde ABD başta olmak üzere, halkının tümüne iş sağlamıştır diye bir gerçek yok. İspanya gibi bir ülke yüzde 18 işsizlikle baş başa. Biz ise yüzde 13'teyiz.

Tabiî ki mücadelemizi vereceğiz. Göreve geldiğimde yüzde 10.7'ydi ama şu anda krize rağmen yüzde 13'teyiz. Bunu mutlaka tek haneye düşürmek zorundayız.

Yıllarca eğitimin öneminden gençlerimizin öneminden herkes bahsetti. Ama gençliği geleceğe hazırlamak konusunda taşın altına elini koymadı. Biz eğitim söz konusu olduğunda hiçbir mazeret kabul etmeyiz. Biz eğitimi bütçeden en fazla pay alan kalem haline getirdik.

Dünyanın en güçlü 10 ekonomisi arasına girebilmek için ARGE ve yenilik çalışmalarının hayati bir önemi olduğunu düşünüyoruz. Bu dönemde 63 yeni üniversite kurduk. 81 ilimizin tamamını üniversiteye kavuşturduk. 81 bin yeni kadro açtık.

Sadece ormanın dışındaki ağaca bakarsak o bizi yanıltabilir. Akademisyen ihtiyacımızı karşılamak için başta ABD olmak üzere, öğrencilerimizi gönderiyoruz. Bugüne kadar 1585 öğrencimizi Milli Eğitim Bakanlığı vasıtasıyla, 285 öğrencimizi de YÖK vasıtasıyla lisans üstü ve doktora çalışmaları için yurt dışına gönderdik.

Size bir de müjde vereyim. 9 Eylül Üniversitesi'nin Denizcilik Yüksekokulu bir fakülte haline geldi ve artık imzadan çıktı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber