YÖK Başkanı, rektörlerden tüm eğitim fuarlarına katılmalarını istedi
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Yusuf Ziya Özcan, Türkiye'deki yabancı öğrenci sayısını artırmak istediklerini belirterek, rektörlerden bütün eğitim fuarlarına katılarak üniversitelerini tanıtmalarını istedi.
YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan, genel kurula verilen öğle arasında gazetecilerle biraraya geldi. Yabancı öğrenci sayısını artırmak için çeşitli ülkelerle işbiliği protokolü imzaladıklarını hatırlata Özcan, bu çerçevede Suriye'den 100 öğrencinin, devlet burslusu olarak Türkiye'ye geleceğini söyledi.
Benzer işbirliklerinin Dubai, Kosova, Kuveyt gibi ülkeler ile de yapıldığını ve yapılacağını kaydeden Özcan, Türkiye'ye gelen yabanı öğrenci sayısını artırmak istediklerini belirtti. Rektörlerden, bütün eğitim fuarlarına katılarak, okullarını tanıtmalarını istyen Özcan, "Rektörlerden beklentimiz, oralardan daha fazla öğrenci getirmeleri. Biz yaptığımız protokollerle onlara yol açıyoruz." diye konuştu.
Üniversitelerde İngilizce bölüm çoğalırsa, yabancı öğrencilerin sayısının da artacağını kaydeden Özcan, "1-2 sene içinde ne kadar öğrenci çektiğimize siz de şaşıracaksınız." dedi.
Türkiye'de 17 bin civarında yabancı öğrenci bulunduğunu söleyen Özcan, şöyle devam etti: "Bu rakamı seneye en az iki misline katlamamız lazım. Ondan sonra da artarak devam etmeli. Yabancı öğrenciler için Türkiye'de aldığımız öğrencilerin dışında ayrıca kapasiteler düşünüyoruz. Tüm üniversitelere, yabancı öğrenciler için yer bırakmaları için haber verdik. Onlar da hazırlıklı." Özcan, yabancı öğrencilerin büyük bölümünün tıp ve mühendislik fakültelerini tercih ettiğini söyledi.
"VAKIF ÜNİVERSİTELERİ VE İKİNCİ ÖĞRETİMLERİN KONTENJANINI FAZLA ARTIRMADIK"
Bu yıl vakıf üniversiteleri ve ikinci öğretimlerin kontenjanlarını fazla artırmayacaklarını kaydeden Özcan, "Rektörlüklerin talebi olsa bile artırmadık. Çünkü geçen yıl, hangi kontenjanın ne kadar dolduğu ile ilgili bir araştırma yaptık. Üniversitelerden gelen talebi değil, bunu esas aldık. Doluluk oranları yüzde 5 ile yüzde 100 arasında değişen miktarlarda. Biz de yüzde 20'nin altındakilere hiç kontenjan vermeyelim dedik. Hatta bazılarına sıfır kontenjan verdik ki kapatılsın. Çünkü 2-3 yıldır hiç öğrenci almayan bölümler var." şeklinde konuştu.
Özellikle bilgisayarla ilgili bölümlere daha fazla kontenjan vereceklerini dile getiren Özcan, "Ancak laboratuvar, alet edevat gerektiren bölümleri artırmadık. Dişçilik, tıp, mühendislik gibi bölümleri bu nedenle çok artırmadık. Zaten tıp fakültelerini geçen yıl belli bir oranda artırmıştık." ifadesini kullandı.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın okul öncesi öğretmenliği, engelli çocukların eğitimi ile ilgili bölümler gibi bazı öğretmenliklerin kontenjanlarının artırılmasını istediğini söyleyen Özcan, "Biz de onlar ne istediyse onları artırdık. Mesela sınıf öğretmenliğini hiç istemiyorlar." şeklinde konuştu.
YENİ ÜNİVERSİTELERDE ARAŞTIRMA GÖREVLİLERİNİN ASKER SAYILMALARI İLE İLGİLİ ÇALIŞMA SONUÇLANMADI
Prof. Özcan, bir soru üzerine, araştırma görevlilerinin askerliklerini, yeni kurulan üniversitelerde görev alarak yapmış sayılmalarına yönelik çalışmanın henüz tamamlanmadığını aktardı. Özan, bu çalışma ile yeni kurulan üniversitelerin öğretim elemanı ihtiyacını karşılamayı hedeflediklerini söyledi.
Üniversitelerde bu durumda olan kaç kişi olduğunun belirleneceğini kaydeden Özcan, rektörlere bu konu ile ilgili yazı yazdıklarını dile getirdi. Özcan, rektörlerden cevap aldıktan sonra Genelkurmay'a da bir yazı yazabileceklerini belirtti.
25 YAŞIN ÜSTÜNDEKİLERE İKİNCİ SINAV
Ayrıca, 25 yaşın üstündekilere bir sınav yaparak, üniversitede okuma olanağı verilmesine yönelik düşüncesini henüz YÖK üyeleri ile paylaşmadığını aktaran Özcan, "25 yaşını bitirmiş, üniversiteye gidememiş insanlar, ev kadınları, ikinci bir diploma almak isteyenler için böyle bir şeyin çok yararlı olacağını düşündük." dedi.
Bu sayede bütün toplumun niteliğinin de yükseleceğini dile getiren Özcan, "Bunu yaparken kaliteli bir iş gücü elde edilebilir. Aslında ben bunun peşindeyim." diye konuştu.
Bu uygulamayı, öncelikle daha az talep olan bölümler için kullanmayı planladıklarını aktaran Özcan, şöyle dedi: "Aslında ideal olan 25 yaşın üstündekileri sınav bile yapmadan alınması. Ancak, biz gideceği bölümle kişinin özellikleri arasında bir ilişki olsun diye bir yetenek sınavı yapmayı düşündük.''