Birden: Siyaset bizim işimiz değil ama fikrimizi de söylemek durumundayız

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 03 Aralık 2010 16:01, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Danıştay Başkanı Mustafa Birden, yargı-siyaset tartışmasında yargının sorumlu tutulmasına tepki gösterdi. Yargıçların mesleğin onuru, şerefi ve çalışma koşullarını bilerek yetiştiklerini ifade eden Birden, siyasi kesimin düşüncelerine bir şey diyemeyeceğini ancak fikirlerini de söylemek zorunda olduklarını kaydetti. Birden, yargının vatandaştan kopuk bir kurum olmadığını da savundu.

Çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere Samsun'a gelen Birden, beraberinde Samsun Bölge İdare Mahkemesi Başkanı Çetin Aday ile Vali Hüseyin Aksoy'u makamında ziyaret etti. Vali Aksoy, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek Birden'e ziyareti anısına Atatürk anıtı işlemeli tablo hediye etti. Aksoy'un ardından Cumhuriyet Başsavcısı Canip Yetişir'i ziyaret eden Birden, kapıda baro başkanı ve cumhuriyet savcısı tarafından karşılandı.

Birden, ziyaret öncesinde yargı-siyaset tartışmalarına ilişkin değerlendirmede bulundu. Basın mensuplarının sorularını da cevaplandıran Birden, ''Siyasi cepheden yüksek yargıya eleştiriler geliyor, yargının toplumu etkilediği düşünülüyor, bu konudaki görüşleriniz nelerdir?'' sorusuna karşılık, yargının bu konuda sorumlu olarak gösterilmesini doğru bulmadığını söyledi.

Yüksek yargının 1,5 asırdır görevini yerine getirdiğine işaret eden Birden, ''Neden burada sorumlu yargı oluyor? Ben 35 sene önce neysem oyum. Arkadaşlarım da öyle. Bu mesleğin onurunu, şerefini, çalışma koşullarını bilerek devamlı bunlarla yetiştiler. Bunlara göre karar verdiler. Yani hiç kimse toplumda huzursuz ortamın olmasını istemez, bunlar hukuki tartışmalardır. Biz fikrimizi zaten değişik cephelerde söyledik.'' diye konuştu.

Kanun çıkarma yetkisinin parlamentoda olduğunu kaydeden Birden, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Yani kanunlar Meclis'ten geçer, bunlara biz bir şey yapamayız. Sadece yüksek yargıyla ilgili bir oluşum, süreç içinde, bu süreçte fikirlerimizi de söylemek zorundayız. Çünkü biz, Yargıtay olsun, Danıştay olsun 1,5 asırdır yüksek yargı, kendini hiçbir şeyden soyutlayamaz. Türkiye'nin çalışan önemli kurumlarından ikisinin, yargının toplumu olumsuz etkileme gibi bir durumu olamaz. Vatandaşlar arasındaki uyuşmazlıkları çözüyor, yüz binlerce ihtilafı çözüyor, bunların arasında tabi ki beğenilen olur, beğenilmeyen olur, o ayrı bir konu. Onlar kendi hukuku içinde çözümlenir, zaten yargının varlığı da devletin temeli olmasının nedeni de vatandaş arasında, devlet ve vatandaş arasında uyuşmazlık çözümlensin diye.''

Yargının vatandaştan kopuk bir kurum olmadığını vurgulayan Birden, şöyle devam etti: ''Vatandaşa hizmet için kurulmuş bir kurum bu nedenle, böyle siyaset çatışması diye algılamaktan ziyade, hukuki bazı tasarılar hakkında Yargıtay olsun, Danıştay olsun, görüşlerini bildirdi. Zaten de belirtmek zorunda. Anayasal bir kurum olarak onun görevi. Kendi görevimizle ilgili her türlü düzenleme hakkında düşüncemizi sadece söyleriz, başka yaptığımız bir şey yok. Siyasi kesimin değerlendirmesine ben bir şey diyemem. Ama biz de 40 yıl çalıştık bu meslekte. Tabi ki nereye kadar neyi söyleyeceğimizi tartarak söylüyoruz. Mesela biz, anayasa değişikliği ile ilgili görüşümüz var, 'bunlar olsun' dedik, Bazıları oldu, bazıları olmadı. Bunlar karşılıklı fikir alış verişi yapılarak çözülecek şeyler tabi ki. Kanunu biz çıkarmıyoruz. Fikrimizi de söylemek durumundayız. Yılların verdiği birikimimiz, deneyimimiz, görevimiz bunlarla ilgili olarak ne söyleyeceğimizi tartarak, biçerek hukuk adına ne gerekiyorsa onu yaptık. Kabul edilir, edilmez artık o parlamentonun kararı. Anayasa sürecinde düşüncelerimizi söyledik. Anayasa değişti, yeni hukuki bir değişiklik bir süreç olursa yine söyleyeceğimizi hukuka uygun olarak savunduğumuz fikirler varsa, savunuruz.''

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber