Eğitim-Bir-Sen, eğitim hizmet kolunda, yetkili sendika oldu

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 27 Mayıs 2011 15:35, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Memur-Sen'e bağlı Eğitim-Bir-Sen eğitim hizmet kolunda genel yetkili sendika oldu. Eğitim Bir Sen'in açıklamasına göre, 15 Mayıs 2011 tarihi itibariyle Eğitim Bir Sen'in 195.670, Türk Eğitim Sen 179.025, eğitim Sen 115.849 üyeye sahip...

Eğitim-Bir-Sen, eğitim hizmet kolunda 195 bin 670 üyeyle 2011 yılının genel yetkili sendikası oldu. Konuyla ilgili bir açıklama yapan Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, sendikacılığı kavga zemininde rekabetten, rekabet zemininde hizmet sendikacılığına dönüştürme iddiası ve ısrarı ile çıktıkları yolda ortaya kondukları özverinin Eğitim-Bir-Sen'i zirveye taşıdığını ifade ederek, "Değer merkezli, çözüm odaklı, özlük ve özgürlük temelli, sadece tenkit eden değil, teklif de üretebilen

bir yaklaşımla sürdürülen hak arama mücadelesinde Eğitim-Bir-Sen, kendine gösterilen teveccühün altında kalmayıp 'yetki'nin hakkını verecektir" dedi.

Sendikacılığın, haksızlıklara ve adaletsizliklere karşı "hayır" diyebilmek ve mücadele etmek olduğunu kaydeden Gündoğdu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Meşru haklar ile yasal haklar arasındaki makası daraltmak için özlük; darbeseverlere karşı darbesavar duruşuyla da özgürlük mücadelesi veren Eğitim-Bir-Sen, özgürlüklerin genişlediği oranda ekmeğin de büyüyeceğine inanmaktadır. Öfke ve sloganın yerine aklın ve bilimin öne çıkarılması gereken sendikal kulvarda, insanların sağlıklı değerlendirme yapabilmesi, iş yapan ile gürültü çıkaranı ayırabilmesi, ancak demokrasinin teneffüs alanlarının genişlemesiyle mümkündür. Toplumun bütün kesimlerine hitap eden

bir yaklaşımı hayata geçiren Eğitim-Bir-Sen, demokratik iklim ılımanlaştıkça, gücüne güç katmaya devam edecektir."

Türkiye'de ekmeğin büyümesinin yolunun, ekonomik istikrar ve demokrasinin bütün dinamikleriyle kurumsallaşmasından geçtiğini vurgulayan Ahmet Gündoğdu, "Emeğin ve ekmeğin değerini sıfırlayan antidemokratik süreçlerin bir daha yaşanmaması için, 'kuruş değil, duruş sendikacılığı' yaparak farkımızı ortaya koyduk. Ülke demokrasisinin korku tünelinden çıkma sürecinde çetelerin ve paramiliter yapıların ırgatlığını değil, halkın ırgatlığını yapmaya ve iradesini ipotek altına sokanların tutarsızlıklarını deşifre

etmeye devam edecek; sorumlu, ilkeli, demokrasiden, özgürlüklerden ve haklıdan yana duruşumuzu muhafaza ederek, hak bildiğimiz yolda yürüyeceğiz" şeklinde konuştu.

Gündoğdu, yıllardır, istikrarı bozma potansiyeli olan ve kontrol altında tutulması gereken yapılar olarak görülen ve hala tam olarak anlaşılamamış olması bir sistem sorunu olan sendikaların, genellikle, etki alanlarını; 'sistemi değiştirmeye teksif etmek' yerine, ücret eksenli taleplere yoğunlaştırdığını dile getirerek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Türkiye'nin demokratikleşme sürecinde periyodik olarak tökezlemesinde sendikaların duruş probleminin de katkısı vardır. Vesayetten arındırılmamış demokrasinin kalıcı kazanımları olmayacaktır. Kazanılmış hakların kaybedilmesi, aslında kurumsallaşamayan demokrasi sorunudur. Her defasında yeniden başlamak zorunda kalınması, çalışanlar hesabına iş yapanlarla, halkla çatışanlarla iş tutanların fark edilmemiş olmasından kaynaklanmıştır. Eğitim-Bir-Sen olarak, gelecek tasavvurumuzda özgür birey, sivil anayasa

ve sivil toplumun olduğunu belirtmemiz gerekir. 12 Haziran seçimlerinden sonra 'Sivil Anayasa' talebimizin hayata geçirilmesi için azami gayret göstereceğiz. 12 Eylül darbe anayasasının revize edilmesi için uğraşılmasının doğru olmadığını söylüyoruz. Halkın tercihlerine dayanan katılımcı bir Anayasa için yine inisiyatif alacağız."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber