Babacan: Küçülmüyoruz, 4. vitesteyiz/ Video

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 13 Ekim 2011 12:37, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Başbakan Yardımcısı, Ali Babacan, kamu maliyesinde mali disiplinden asla taviz vermeyeceklerini, yatırım ortamının iyileştirilmesiyle ilgili eylem planını uygulamayı devam edeceklerini bildirdi.

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, ''Bu yılın sonunda yüzde 7,5, 2012 yılında dünyadaki ve Avrupa'daki büyüme oranlarındaki düşüşe paralel bir şekilde Türkiye'de de büyüme oranımızın yüzde 4, olarak gerçekleşmesini bekliyoruz. Ancak 2013 ve 2014 yıllarından itibaren de nisbi bir toparlanmayla yüzde 5'lik büyüme oranları bekliyoruz'' dedi.

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, cari işlemler açığının bu sene milli gelirin yüzde 9,4'üne ulaşmasını beklediklerini bildirdi. Cari açıkta artık azalış trendinin başladığını vurgulayan Babacan, gelecek yıl yüzde 8'e, 2013 yılında yüzde 7,5'a, 2014 yılında yüzde 7'ye düşmüş bir cari açık öngördüklerini kaydetti.

Ali Babacan, merkezi yönetimin bütçe açığının bu yılın sonu itibariyle milli gelire oranının yüzde 1,7'ye düşmesini beklediklerini söyledi. Babacan, 2012'de bu düşüşün devam ederek, yüzde 1,5'a, 2013'de yüzde 1,4'e, 2014'e de yüzde 1'e inmesini öngördüklerini kaydetti.

Başbakan Yardımcısı Babacan, Türkiye'nin kamu borç stoğunun geçen yıl yüzde 42,2 olduğunu belirterek, ''Bu yıl sonunda yüzde 39,11 seviyesine ineceğini öngörüyoruz. 2014 yılı sonunda yüzde 32'ye çekmiş olacağız'' dedi.

Babacan: Küçülmüyoruz, 4. vitesteyiz

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türk ekonomisinin küçülmediğini, büyüme hızının biraz düştüğünü belirterek, ''5. vitesle giderken, 4. vitesle gidiyoruz'' dedi.

Başbakan Yardımcısı Babacan ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Orta Vadeli Program'ı (2012-2014) bir basın toplantısıyla açıkladı ve ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Programda yer alan cari açık öngörüsü ile ilgili soru üzerine, cari açığın en önemli nedenlerinden birisinin enerjide dışa bağımlılık olduğuna dikkat çeken Babacan, ''Bu tabloya şöyle bir bakacak olursanız 2012, 2013, 2014 yıllarında hep 50 milyar hatta 50 milyar doların biraz üzerinde yakıt ithalatımız söz konusu. Yine ihracatımızın, ithalata bağımlılığı oldukça yüksek seviyelerde. Dolayısıyla büyüme, kuşkusuz cari açık üzerinde etkili. Ama tamamen büyümeyle ya da büyüme oranlarının değişmesiyle açıklamakta mümkün değil'' dedi.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de ÖTV ile ilgili bir soruyu yanıtlarken, ÖTV'deki artışların bir vergi artışı, bir zam olarak görülmemesi gerektiğini belirterek, bu artışların, 74 milyonun hakkı olan maktu vergi gelirlerinin tamamen güncellemesine, sınırlı güncellemesine yönelik olarak görülmesi gerektiğini söyledi. Şimşek, şöyle devam etti:

''Çünkü maaşlar artıyor, sağlık harcamaları artıyor, alt yapı harcamaları artıyor. Bütün harcamalarımız en az deflatör kadar artıyor. Aslında bir çok harcamamız deflatör artı büyüme kadar artıyor. Bazı sosyal harcamalarımız bunun çok ötesinde artıyor. Dolayısıyla tüm bu harcamalarımız artarken, maktu vergileri sabit tuttuğunuz zaman reel değerleri düşüyor. Bu güncellemelere, o çerçevede bakmanızda büyük yarar görüyorum.

Diğer bazı unsurlar gelirden çok cari açığın sınırlanmasına yönelik. Tamamen ithalat boyutu yüzde 80-90 hatta yüzde 100'lere varan bir takım unsurlar var ve onları da o çerçevede görmekte yarar var.'' Şimşek, tedbirlerin önemli ölçüde güncellemeleri içerdiğini bir kez daha vurgularken, kısmen cari açığı besleyen unsurlara yönelik tedbirler olduğunu söyledi. Ekonominin canlı bir organizma olduğunu ve gerektiğinde aşağı ya da yukarı yönlü tedbirler alınabileceğini belirten Şimşek, ancak genel bir çerçevenin bulunduğunu kaydetti. Şimşek, şöyle devam etti:

''Bundan sonra herhangi bir vergi oran artışı falan gündemde değil. Yani şu anda maktu olan bazı vergileri güncelleme, yani yeniden değerleme oranı çerçevesinde güncelleme söz konusu olabilir. Vergilerin enflasyona karşı erimesine yönelik basit bir adım olarak görülmesi lazım. Bütün diğer ülkelerde otomatik. Ama ülkemizde Bakanlar Kurulu kararına bağlanmış. Birçok ülkede yıl değiştiği zaman parlamenterlere göre tüm maktu vergiler güncelleniyor. Türkiye'de de yapılması gereken bu. Ama zaman zaman biz vatandaşlarımıza yönelik kolaylıklar olsun diye yapmadığımız dönemler oluyor. Bu tedbirler, bütçe öncesi alınmış tedbirlerdir. O çerçevede görmek lazım. Ama bundan sonra birtakım yıl sonunda harçlar gibi alanlarda güncelleme çerçevesinde değerlendirilir. Ama özel, spesifik bir tedbir olarak görmüyoruz.

Başbakan Yardımcısı Babacan da aynı soruyu yanıtlarken, Türkiye'de tüketilen sigarada kullanılan tütünün yaklaşık yüzde 80'inin ithal olduğunu vurguladı.

En çok satılan ve Türkiye'de de ağırlıklı olarak üretilen motor silindir hacmi 1,6 litrenin altındaki otomobillerde bir ÖTV değişikliği olmadığını hatırlatan Babacan, 1,6 ile 2 litre motor silindir hacmi olan otomobillerin anahtar teslim fiyatına yansımasının yüzde 12,5 olduğunu bildirdi. Babacan, söz konusu artışların 2 litrenin üzerinde motor hacmi olan otomobillerdeki anahtar teslim fiyatına yansımasının da yüzde 25 olduğunu belirtti.

-''İsraf ekonomisi olmayacağız, verim ekonomisi olacağız''-

Babacan, büyüme hızındaki yavaşlamaya yönelik soru üzerine, ''Küçülmüyoruz, büyüme hızımız biraz düşüyor. 5. vitesle giderken, 4. vitesle gidiyoruz'' yanıtını verdi.

Tasarruf önlemlerine ilişkin soru üzerine de Babacan, toplum olarak, israftan kaçınıldığı sürece, herkes ayağını yorganına göre uzattığı sürece, Türkiye'nin korkacak hiçbir şeyi olmadığını ve Türkiye ekonomisinin temellerinin sağlam olduğunu bildirdi. Dünyada yaşanan problemlerin temel kaynaklarına bakıldığında, söz konusu sebeplerin Türkiye ekonomisi için geçerli olmadığını ifade eden Babacan, ''Dolayısıyla halkımızın geleceğe güvenle bakması ve bütün kararlarında Türkiye'ye güvenmesi, burada son derece önemli. Öte yandan, israf ekonomisi olmayacağız, verim ekonomisi olacağız'' dedi. Kıdem tazminatı ile ilgili soru üzerine de Babacan, kıdem tazminatının hükümet programında sosyal taraflarla istişare edilerek karar verileceği şeklinde yer aldığını kaydetti. Babacan, şu anda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanınının sendikalarla bunun bir ön görüşmesini yaptığını ve henüz verilmiş karar olmadığını söyledi. Babacan, ''Burada amaç bir yandan çalışanlarımızın haklarını güvence altına alırken, diğer yandan da işveren üzerindeki yükü daha öngörülebilir hale getirecek bir formulasyon. Haklarda geri gidişten bahsetmiyoruz. Hakları güvence altına almaktan bahsediyoruz. Dolayısıyla, bizim bu konudaki hazırlıklarımız öyle inanıyorum ki sosyal tarafların da destekleyeceği ve benimseyeceği niteliktedir. Ama her şeyle istişare edilecek, görüşülecek, nihai kararlar daha sonra verilecek'' diye konuştu. -''Yıl sonunda enflasyon yüzde 8'e yaklaşacak''

Öte yandan, Babacan konuşmasında, enflasyonun bu yıl sonu itibariyle muhtemelen yüzde 8'e doğru yaklaşacağını belirtirken, ''ancak daha önce de ifade ettiğim gibi bu özellikle kurdaki geçişgenliğin bir geçici etkisi. Ve bu geçici etkinin gelecek yıldan itibaren ortadan kalkacağını, 2012 yılı sonunda 5,2, 2013 ve 2014 yılında da yüzde 5 civarında seyretmesini bekliyoruz'' dedi.

Babacan, Orta Vadeli Programa ilişkin de ''kuşkusuz bundan sonraki dönemde uygulayacağımız tedbirlerin etkisi belli ölçülerde bu tahminlere yansıtılmış durumda. Sadece büyüme oranlarıyla bağlantılı bir tablo değil, bu aynı zamanda bazı alanlarda somut politika tedbirlerinin de devreye gireceğini varsaymış durumdayız'' diye konuştu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber