Hemoroid ameliyatında ölüme 144 bin liralık tazminat talebi

Sakarya'da hemoroid (basur) ameliyatı için gittiği özel hastanede yapılan anestezi sonrası hayatını kaybeden 26 yaşındaki gencin ailesi hastane ve doktor hakkında 144 bin liralık tazminat davası açtı.

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 15 Temmuz 2012 11:46, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Kocaali ilçesinde bir cep telefonu bayisi işleten Erdinç Hallı, 20 Ocak'ta hemoroid şikâyetiyle özel bir hastanenin tıp merkezine başvurdu. Doktor B.T. tarafından muayene edilen Hallı, ameliyata alındı. Hallı, ameliyat öncesi uygulanan anestezi iğnesi sonucu aniden fenalaştı. Yaşam fonksiyonları duran Hallı, hastanedeki doktorların tüm müdahalesine rağmen hayatını kaybetti. Savcılık gencin ölümüyle ilgili soruşturma başlattı. Çocuklarının ölümünde hastanenin ve doktorun ihmali olduğunu savunan aile, Sakarya Asliye Hukuk Mahkemesi'nde hastane ve doktor hakkında tazminat davası açtı.

Ailenin avukatı Asena Aslan Burak tarafından mahkemeye sunulan dilekçede, Erdinç Hallı'nın yetkisi olmayan kişilerce yapılan anestezi iğnesi sonrası ameliyata hazırlık evresi de yapılmadığından hayatını kaybettiği ileri sürüldü.

Hallı'nın ameliyat edilmek üzere alındığı ve anestezi uygulandığı yerin ameliyat işlemi yapmak için uygun bir yer olmadığı, anestezi uygulanan hasta için gelişebilecek her türlü komplikasyona karşı tedbir alınmadığı, damar yolu açılmayan hastanın monitöre de bağlanmadığı öne sürülerek; "Ameliyat yerinde kalp masajı aleti bulundurulmamıştır. Anestezinin uygulanmasında gelişebilecek komplikasyonlara karşı uygulanacak lipit dahi hazır değildir. Bu husus anestezi uzmanı doktorun ifadesinde yer almıştır. Hasta gerekli detaylı muayene yapılmadan hemoroid teşhisi konularak ivedilikle ameliyata karar verilmesi, zira davalı doktorun hastayı görmesi ve ameliyata karar vermesi sadece 1 dakika sürmüştür. Doktor hastanın şikayetini ve oturamamasını baz alarak fiziki muayene etmeden hemoroid teşhisi koymuştur ve ameliyata karar vermiştir" denildi.

TAZMİNAT CAYDIRICI NİTELİKTE OLMALI

Baba Musa Hallı ise hastaneye doktordan randevu alarak gittiklerini söyledi. Oğlunun hastane ücretini ödedikten sonra ameliyata alındığını ifade eden Hallı, şunları kaydetti: "Ameliyat için kredi kartımla 650 lira ödedim. Geri döndüğümde ameliyat odasında oğlumu ve hemşireyi gördüm. Hemşireye "iğneyi siz mi yapacaksınız" diye sordum. Hemşire dışarı çıkmamı söyledi. Dışarı çıktıktan yaklaşık 2 dakika sonra içeri koşarak bir görevli girdi. "Ne oluyor" diye sorduğumda "sizinle alakası yok" dediler. Daha sonra önlüklü bir kişi daha koşarak içeri girince bende içeri girdim. 3-4 kişinin oğluma kalp masajı yaptığını gördüm."

Dava konusu olayda hastanenin ve doktorun özen borunu yerine getirmediğini belirten avukat Burak, hasta ve yakınlarını aydınlatma ve onarımlarını alma yükümlülüğünün de yerine getirilmediğini savundu. Tazminat miktarının caydırıcı nitelikte olması gerektiğini kaydeden Burak, baba Musa Hallı için fazlaya ilişkin hakları kalmak üzere 7 bin lira maddi, 50 bin TL manevi, anne Naile için 7 bin lira maddi, 50 bin lira manevi ve kardeş Levent Hallı için de 30 bin lira manevi tazminat olmak üzere 144 bin liralık tazminatın yasal faiziyle birlikte aileye ödenmesini istedi. Hastane ise savunmasında hekimin tüm tıbbi gerekliliği yerine getirdiği, ameliyathanede her türlü tıbbi olanağın mevcut olduğunu ve hastaya tüm ilgili uzmanlarca müdahale edildiğini belirtti.

Haber Arama Sonuçları

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber