Rektör: Bakanlığa gidecek cevap ile kamuoyuna yapacağımız bildiri ayrı olsun

Haber Giriş : 02 Ağustos 2005 14:35, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Vakit, rektörlerin ve YÖK'ün, Türkiye'yi nasıl oyaladığını belgelemeye devam ediyor... 31 Temmuz 2003'teki Üniversitelerarası Kurul (ÜAK) toplantısının tutanaklarını açıklayan Vakit, bu defa da 19 Ağustos 2003 tarihli ÜAK toplantısının perde arkasını gözler önüne seriyor.
Hükümete meydan okuyarak YÖK Yasa Tasarısı'nın geri çekilmesini ve iki yıldır gündeme getirilmemesini sağlayan rektörler ve YÖK, kapalı kapılar ardında "ordu göreve" provokasyonuna zemin hazırlayacak sözler de sarfetmişler.

25 Ekim 2003'te YÖK Yasa Tasarısı'na tepki için yürüyen rektörlerin eyleminde "ordu göreve" pankartlarının açılmasına, iki ay önce Üniversitelerarası Kurul toplantılarında konuşulanlar kaynak teşkil etmiş. 9 Eylül Üniversitesi Rektörü Emin Alıcı, 19 Ağustos'taki toplantıda "Cumhuriyet'i kuranlar, Cumhuriyet'e sahip çıkmadılar" diyerek askerleri suçlamış.

25 Ekim 2003'te de Anıtkabir'e yürüyen rektörlerin eyleminde "ordu göreve" pankartları açılmıştı. Eylemde Emin Alıcı da ön sıralardaydı. Ünlü Anıtkabir yürüyüşünün, Marmara Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İrfan Güney'in "Kamuoyunu bilgilendirelim. Kamuoyu duyurusunu Ata'nın huzurunda yapalım" önerisiyle gündeme geldiği anlaşılıyor. Rektörlerin kapalı kapılar ardında "Şu anda ülkede tek müttefikimiz var, Cumhurbaşkanımız" diye sızlanmaları ilginç bir itiraf olarak kayıtlara geçiyor.
İşte çarpıcı tutanaklar:

İrfan Güney
(Marmara Rektör Yrd):
Bu hükümet bizi by-pass edemez. Biz de bunları kendi silahı ile vuralım. YÖK Tasarısı'nın AB kriterlerine uymadığını açıklayalım. Kamuoyunu bilgilendirelim. Kamuoyu duyurusunu Ata'nın huzurunda yapalım.

Ülkü Bayındır (Ege Rektörü):
"İpe un serme" izlenimi vermeyelim. Hazırlanan duyuruyu kısaltalım; hem Milli Eğitim Bakanlığı'na, hem de kamuoyuna duyuralım. Komisyon mutlaka bu toplantıda kurulmalıdır.

TEK MÜTTEFİK SEZER!
Emin Alıcı (9 Eylül Rektörü):
Şu anda ülkemizde bir tek müttefikimiz var, o da Cumhurbaşkanımız. Çok üzgünüm, Cumhuriyet'i kuranlar, Cumhuriyet'e sahip çıkmadılar. Atatürk'ten sonra en iyi Cumhurbaşkanı odur, onu yüreklendirmeliyiz. Aklımızı kullanarak bu savaşı kazanmalıyız. Bu savaş sizin değil, Cumhuriyet'in savaşıdır.

Kemal Gürüz (YÖK Başkanı):
Erbakan rektörleri toplantıya çağırdı; ihtiyaçlarınız nedir diye? Ama onun da niyeti farklı idi. Biz ona da gerekenleri söyledik. Cumhurbaşkanı'nın özel okullara fakir öğrencilerin alınması ile ilgili kanunu red ederken ileri sürdüğü gerekçelere aynen katılıyorum. Cumhurbaşkanı yüzde yüz haklıdır. Bence, Cumhurbaşkanı Devlet Denetleme Kurulu'nu göndermeli, Milli Eğitim Bakanlığı'nı denetlemelidir. Cumhurbaşkanı'nın desteğini kazanmaya çalışalım. Onu yüreklendirelim.

Ferit Bernay (19 Mayıs Rektörü):
Bakanlığa gidecek cevap ile kamuoyuna yapacağımız bildiri ayrı olsun. Bakanlığa gidecek yazıda kesinlikle öneriler kısmı olmamalı, sadece eleştiri olmalı. Cumhurbaşkanı'nın özel okullarla ilgili red gerekçelerim destekleyelim. Tezkere ile birlikte YÖK Kanunu da ele alınırsa bir B planını da konuşmalıyız.

YÖK'ÜN BASKISI
Fikri Canoruç (Dicle Rektörü):
Siyasî otoritenin üniversitelere girmesini istemiyorum ve MEB'in hazırladığı taslağa karşıyım, ancak yürürlükte olan kanunun tamamen desteklenmesini yanlış buluyorum. "YÖK'ün bizim üzerimize baskısı yoktur" diyenlere üzülüyorum. Çünkü, bize üç yıldır kadro verilmiyor.

Mustafa Yurtkuran
(Uludağ Rektörü):
Oldu bittiye getiriliyor. Bakanın samimiyetine inanmadığımı söylemiştim. Bu son toplantı olabilir. Acil eylem planı hazırlanmalı. Gürüz'ün dediği gibi, komisyon kuralım. Basına duyuralım. Bütün öğrenci velilerine duyuralım. İlanlar yapalım. Kurultay toplayalım.

Gülsüm Sağlamer (İTÜ Rektörü):
Biz doğrudan Bakan'a sunacağımız görüşü hazırlayalım. Kamuoyu aracılığı ile anlaşamayız. Komisyon kuruyoruz dersek, kamuoyu nezdinde kaybederiz.

Fatih Hilmioğlu (İnönü Rektörü):
İzleyeceğimiz yol ne olmalıdır? Onu konuşmalıyız.

Lütfü Çakmakçı
(Süleyman Demirel Rektörü):
Üniversitelerin açılış döneminde, hazırlanan bu rapor çerçevesinde konuşalım.

Ayhan Alkış (ÜAK Başkanı):
İzlenmesi gereken yol; tasarının asla kabul edilemez olduğu fikri. Bizim kendi kanunumuza sahip çıktığımızı gösterelim. Proaktif davranalım. "Biz görüşlerimizi size verelim. Siz yasamayı ondan sonra yapın, siz bizim işimize karışmayın" diyelim. Salt karşı çıkmak yetersiz kalır. Bizim de bir şeyler yaptığımızı göstermeliyiz. Toplum bizden bunu bekliyor. Kamuoyuna, olumlu biçimde yansıyacak öneriler yapalım.

...VE AÇIKLAMA
Üniversitelerarası Kurul (ÜAK) Başkanı Prof. Dr. Ayhan Alkış, Yüksek Öğretim Yasa Taslağı'nı 'kabul edilemez' olarak niteledi. Sabah saat 10.30'da başlayan ÜAK toplantısı, 5 saat süren çalışmanın ardından sona erdi.
Kurul Başkanı Alkış, toplantı sonrasında yaptığı açıklamada, kurul tarafından oybirliği ile alınan kararda söz konusu taslağın 'kabul edilemez' olduğunu belirtti.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber