Bakan Pepe'den Çevre kanunu'na sıkı takip
Çevre Bakanı Pepe, Meclis açılınca ilk işlerinin yeni Çevre Kanunu'nu çıkarmak olacağını belirterek, "Böyle gelmiş ama böyle gitmez. İsteyene istediği yerde fabrika yaptırmam, tapulu arazime gecekondu kondurtmam" dedi.
AB süreciyle birlikte çevre konusu da Türkiye'de yaşayanların sorunu olmaktan çıkıp bir AB sorunu haline geldi. 3 Ekim'de başlayacak olan tam üyelik müzakerelerinde ele alınacak 35 başlık arasında "çevre" konusu önemli bir yer tutuyor. "Çöp depolama ve işleme ile atık su arıtma" konusunda son derece yetersiz olan Türkiye'nin, bu müzakerelerin bu aşamasında hayli zorlanacağı, hatta "sınıfı geçemeyeceği" değerlendirmeleri yapılıyor.
Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe ile görüşürken, bu nedenle "orman"ı bıraktık, sadece "çevre" ile ilgili konuştuk. Bakan Pepe de, bu iki önemli konunun ayrı ayrı vurgulanması gereğine inandığını belirterek, çevre konusunda AB'ye uyumun "mutlaka" sağlanacağını vurgulayarak başladı sözlerine. Bakan, işinin hayli zor olduğunun da farkında. İşin mali boyutu da bu zorluğu kanıtlıyor: 35 milyar dolar...
Kararlılığını, "Böyle gelmiş ama böyle gitmez" sözleriyle ortaya koyan Pepe, sorularımıza şu cevapları verdi:
35 milyar dolar lazım
"Türkiye'nin çevre fotoğrafına baktığımızda işin neresinde olduğumuzu görüyoruz. Mevzuatımızı AB mevzuatına uyumlu hale getirme çalışmasının yarısına geldik. Mevzuatı 2006 yılının sonuna kadar hazırlarız. Atık su arıtma tesisleri, çöp bertaraf sistemi ve denizleri, gölleri, barajları, nehirleri, ormanları izleme ağlarının oluşturulması lazım. 35 milyar dolarlık bir yatırım yapmak lazım. AB ile müzakereler başladıktan sonra belli bir oranda hibe alabiliriz. Bu yüzde 15 ile yüzde 20 olabilir. Yüzde 30 özel sektörün yapması lazım. Organik sanayi bölgelerinde bile yüzde 50 oranında dahi, arıtma su, atık su arıtma tesisleri yok. 3 bin 325 belediyenin çok önemli bir kısmında, yani nüfusun yüzde 65'inin yaşadığı yerlerde atık su arıtma tesisi yok. Nüfusun yüzde 60'ının yaşadığı yerlerde çöpler düzenli olarak depolanamıyor. İnşallah 2006 sonuna kadar bütün illerinin çöp depolama sistemini kuracağız. Projelerimiz hazır. Binlerce belediyenin çöp sorununu böyle çözmüş oluşacağız. Bu yıl sonuna kadar 30 ilin çöp depolama sisteminin temeli atacağız."
Tarım arazisine fabrika kurdurmam
"1960'tan itibaren bir planlama dönemi başlamış. Ama yaklaşık 45 senelik sürede yapılan çevre düzenlemesi yüzde 5'tir. Bizim şu andaki yaptığımızla yüzde 55'e çıkartılmıştır. Bu şu demek: Tarım arazilerinde fabrika kurulamayacak. Alüvyonlu topraklarda konutlar yapılamayacak. Bu alanlar çevre düzenlemesine girecek ve korunacak."
"Çevre konusunun, AB ile müzakerelerde rahat aşılan başlıklardan biri olacağı konusunda çok umutluyum. Üye olan son 10 ülkenin durumunu ve izledikleri yolu biliyorum. Biz onlardan kötü değiliz. Üyelik için tahmin edilen 2015 yılına kadar AB seviyesine geleceğimizi hesaplıyoruz."
Zehirli atık Türkiye'ye asla giremez
"Türkiye bir süre öncesine kadar dünyada bazı ülkelerin zehirli atıkların atıldığı, depolandığı bir yerdi, doğrudur. Ama artık öyle bir şey yok. Yazılı olan ve olmayan bütün yollarla bunların önüne geçeceğimiz söyledik. Bunu taraflara ilettik ve neticesini de aldık. Söylediklerimiz etkili olmasaydı batan Ulla gemisini çıkartırlar mıydı?"
20 yıllık çevre kanunu değişecek
"Yeni yasama döneminde Çevre Kanunu'nu çıkartacağız. Bugünkü Çevre Kanunu artık miadını doldurmuş. 20 yıl önceki çevre anlayışı ile bugünkü çevre anlayışı arasında dünya kadar fark vardır. Bu 20 yılda Avrupa belki 20 kez çevre kanunlarını değiştirmiştir. Ama Türkiye bu konuda çok istikrarlıdır(!).. Biz değiştireceğiz. Herkes şunu görecek: Bu iş böyle gelmiş ama böyle gitmeyecek."
'Ormana karşı işlenen suçlar insanlığa karşı işlenmiştir'
Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe, dün de, Bayındır İlçesi'nde 14 Ağustos Pazar günü çıkan ve 200 hektar alana zarar veren orman yangınıyla ilgili incelemelerde bulundu. İzmir Adnan Menderes Havalimanı'nda basın toplantısı düzenleyen Pepe, Bayındır'daki yangının, geçen yıl Seferihisar'da yaşanan yangında olduğu gibi, ekili alan temizliği sonrası ateş yakılması nedeniyle çıktığına dikkati çekerek, vatandaşlardan bu konuda daha hassas olmalarını istediklerini belirtti. Orman yangınlarının faillerinin aldığı cezalar konusunda yapılan bir araştırmada, faillerin ancak yüzde 30'unun ceza aldığının ortaya çıktığını anlatan Bakan Pepe, "Geriye kalanlar da çeşitli şekillerde cezadan kurtulmuşlar. Yangınla ilgili bir kadın gözaltına alınmış ama bu tip olaylarda şahit ve delil bulunamaması sıkıntıya neden oluyor. Bazı bölgelerde suçun cezai ehliyeti olmayan kişilerin üzerine yıkıldığını görüyoruz. Verilen ceza da en alt limitten. Mahkemenin işine karışamam ama ormana karşı işlenen suçu, insanlığa karşı işlenmiş bir suç olarak görüyorum, kesinlikle en ağır şekilde cezalandırılmasının şart olduğunu düşünüyorum" dedi.
Atilla Koç'un bir telefonu yeterli
Bakan Pepe, "Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, 'Osman Pepe'nin kapısını çalıp, golf sahası için arazi isteyeceğim' demişti. Atilla Bey golf sahası için kapınızı çaldı mı?" sorumuzu cevaplarken, Bakan Koç'a da mesaj gönderdi. Pepe, "Kapımız herkese açık. Makul ve mantıklı olan hiçbir talebi geri çevirmedim. Başkalarının başarılarıyla gurur duyarım. Çünkü sonuçta ülke kazanıyor. Başka bakanlığın çalışmalarına destek vermekten gurur duyarım. İlla da kapımızın çalınmasına gerek yok; Atilla Bey telefon açsa bile yeterli" dedi.
yenişafak