Prof. Omay: Ülkemiz, insanıyla arasına koyduğu bariyerleri bir bir kaldırıyor

Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Serdar Bedii Omay, Türkiye'nin müreffeh, hür ve huzurlu bir ülke olmasının önünde duran engellerle etkili bir mücadele içine girdiğini belirterek, "Ülkemiz, kendi insanıyla arasına koyduğu mesafeleri, bariyerleri bir bir ortadan kaldırıyor." dedi.

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 26 Eylül 2012 18:36, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) ve Avrupa Birliği (AB) tarafından ortaklaşa düzenlenen 'Kültürler Arası Diyalog Forumu' toplantısının ikinci oturumunda 'Kültürel Çeşitliliğin Benimsenmesi-Çoğulculuk, Hoşgörü ve Kültürler Arası Diyalog' konuşuldu.

Moderatörlüğünü, AK Parti Mardin Milletvekili Muammer Güler'in yaptığı oturuma, konuşmacı Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Serdar Bedii Omay ve Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Kurumsal Gelişim ve Sivil Toplum Başkan Yardımcısı Susanne Martin katıldı.

Mardin'in, kültürler arası diyaloğa verdiği önemi anlatan Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Serdar Bedii Omay, dünyanın her tarafında, gücü elinde bulunduranların çoğunun, bilgi ve iletişim araçlarını habis (kötücül) niyetlerle kullanmaktan çekinmediği bir dönemin yaşandığını söyledi.

Prof. Omay, ?Hal böyleyken, bugün değineceğimiz demokrasi, adalet, kültürel çeşitlilik, çoğulculuk, empati, tolerans, diyalog gibi kavramlar da hem çokça kullanıldıkları, hem de bu kullanımları esnasında samimiyet ve derinlikten uzak bir şekilde ortaya konulmaları gibi sebeplerle, ya aşındırılıyor ya da içleri boşaltılıyor. Bugün, burada söz alanlar olarak bizler, bundan uzak durmaya çalıştığımızı, çalışacağımızı söyleyebilirim.? diye konuştu.

Hz. Âdem'den beri neslin devam ettiğini, tarihin (zaman) akışı ve coğrafi (mekân) farklılıklarla birlikte, bu unsurlara eklenen diğer faktörlere göre değişerek, dönüşerek varlığını sürdürdüğünü ifade eden Omay, şöyle devam etti: ?Bu değiştiren ve dönüştüren faktörlerin etkisiyle ırki, etnik, dini, kültürel yönleri gittikçe farklılaşmıştır. Allah'tan gelen bütün kutsal sözler, metinler, bu noktaya dikkat çekmiş; ancak bu farklılıkların bir üstünlük aracı olamayacağını vurgulamıştır. Hepimiz şu an bulunduğumuz kişiden çok farklı bir sosyal, dini ve etnik kimlikle var olabilirdik. Bir siyahî veya bir beyaz olmak, bir Müslüman, bir Hıristiyan veya bir ateist olmak; bir köylü veya bir kentli olmak, bir Asyalı, bir Amerikalı veya bir Avrupalı olmak, böylesine farklı kimlik özellikleriyle ve önceden tasarlayarak doğmak, elimizde olan bir şey değil. Kültürler arası diyalog kavramını da işte bu ifadelerin ışığında okumak gerekir.?

Türkiye'nin; müreffeh, hür ve huzurlu bir ülke olmasının önünde duran engellerle etkili bir mücadele içine girmiş durumda olduğunu kaydeden Prof. Omay, ?Ülkemiz, kendi insanıyla arasına koyduğu mesafeleri, bariyerleri bir bir ortadan kaldırıyor. Diller, dinler, güzel sanatlar, mimari gibi araştırma alanlarının öne çıktığı güçlü ve etkili bir sosyal bilimler üniversitesi. Yılların ihmali ve inkârıyla karşılaşmış ülkemizdeki her dezavantajlı kesimin, haklı kültürel taleplerinin karşılanması için büyük adımlar attık. Kırmanci ve Zazaki filolojileriyle ilgili çalışmalarımız artık meyvelerini vermeye başladı. Bir ay önce biten bir master tezimizin dili Zazaca idi. Süryanice, Farsça ve Arapça dil ve kültürlerine dair çalışmalarımız, kurslarımız sürüyor. Hiçbir önyargı taşımadığımızın bir delili olarak, insanlığın kadim dillerinden biri olan İbranice çalışmalarımızın ilk adımı olarak, bu dilde kurslar vermeye başladık.? şeklinde konuştu.

Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Kurumsal Gelişim ve Sivil Toplum Başkan Yardımcısı Susanne Martin de Mardin'deki farklı kültürlerin, inançların ve dillerin nasıl bir arada yaşadığına dikkat çekti. Martin, Kültürler Arası Diyalog Forumu'nun, Mardin'i dünyaya örnek olarak sunması gerektiğini ifade etti. Toplantı, daha sonra dilek ve temennilerin sunulması ardından sona erdi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber