Öldürülen Sevilay öğretmenin ablası: İnşallah katil de bundan ders alır

İnşallah o da bundan ders alır, bundan sonraki hayatında iyi bir çocuk olur." dedi.

Nazire Merzeci Ortaokulu 8. sınıf öğrencisi H.K.'nin (15), geç gelmesi sebebiyle tartıştığı öğretmeni Durukan'ı derste bıçakladığı iddia ediliyor. Ağır yaralanan Durukan, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmiş, zanlı H.K. ise sorgulamasının ardından İzmir Adliyesi'ne sevk edilerek, nöbetçi mahkeme tarafından tutuklanmıştı. Durukan'ın cenazesi, dün İlahiyat Camisi'nde kılınan ikindi namazının ardından Yeni Buca Mezarlığı'nda toprağa verilmişti.

Öğretmen Durukan'ın Karabağlar ilçesindeki evinde gözyaşı dinmek bilmiyor. Türk bayrakları asılan evde, yakınları taziyeleri kabul ediyor. Kalp hastası eşinin sürekli doktor kontrolünde olduğu belirtilirken çocukları da aile yakınlarının gözetiminde teskin edilmeye çalışılıyor. Rabia Sevilay Durukan'nın ablası Serpil İlkgül, H.K.'nin en ağır cezayı alması gerektiğini ve farklı bir sonuçla karşılaşmak istemediklerini belirtti. Tansiyon hastası olduğunu ve ilaçlarla ayakta durabildiğini ifade eden İlkgül, kız kardeşinin görevine âşık biri olduğunu söyledi: ?O bizim nazlı kızımızdı. Ona bir şey olacak diye korkardık. Sırf öğrencilerine yeni bir şeyler katmak için çalışırdı. Öğrencilerine kızsa dahi mutlaka iyilikleri için kızardı. Onları topluma kazandırmak için uğraşırdı.? Durukan'ın iki çocuğunun da psikolojik destek aldığını belirten İlkgül, ?Evimize binlerce kişi geliyor ama kardeşim yok. Ev bomboş. Bizde hiçbir zaman acısı dinmeyecek. Çocuklarının psikolojisi bozuk. Hasan ve kardeşi, psikolojik destek alıyor. Hasan ağlayamıyor. 9 yaşındaki oğlu Hasan, ?İnsanın annesini kaybetmesi ne kadar zor bir şeymiş.? diyor. Canım yanıyor.? diye konuştu.

Okul yönetmeliğine aykırı davanışlarda bulunan ya da okumak istemeyen, psikolojik problemleri olan çocukların araştırılarak yardım almalarının sağlanması gerektiğini vurgulayan Serpil İlkgül, ?İnşallah hak ettiği cezayı alır. O da bundan ders alır. Allah'tan sürekli sabır diliyoruz. Umarım farklı bir sonuç almayız. Okumak istemiyorsa okumasın. Eğitim kanununda değişiklik yapılabilir. Dediğim gibi ailelerin altyapısı araştırılıp psikolojik destek verilmeli. Bir şeyler yapılmalı. Benim canım gitti, başka canlar yanmasın.? dedi.

Kardeşinin sadece görevini yaptığını belirten abla Sevgi Öztüzün de şunları söyledi: ?Kardeşim kötü bir şey yapmadı, görevini yaptı. Sabahleyin okula gönderdik, öğlen ölüm haberini aldık. Öğrenci geç gelmiş, 'Geç kâğıdı al.' demiş. Sonra çıkıp gitmiş, ardından da gelip kız kardeşimi öldürmüş. Eğitimde böyle bir şey olabilir mi? Dışarı çıktığı zaman, ?Hem müdürü hem de seni bıçaklayacağım.' demiş. O anda müdür, öğretmenleri neden okula bir görevli getirmiyor? Niye korumadılar? Benim kardeşim olmazdı, öbür öğretmen olurdu. Zaten benim kardeşim onu tanımıyordu, daha yeni öğrencisiydi. Dersine bile bir iki kere girmiştir. Benim kız kardeşim. tamamen görevini yaptığı için öldürüldü."