Muğla'da köylüler, şehirleşmek istemiyor

TBMM Genel Kurulu'nda 13 ilin büyükşehir olmasına ilişkin tasarısı kabul edildi.

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 16 Kasım 2012 11:08, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Muğla, büyükşehir statüsüne geçtikten sonra 398 köy ile 61 belde mahalleye dönüşüyor. Menteşe ve Seydikemer ilçeleri geliyor. Büyükşehir yasasının meclisten geçmesinin ardından Muğla'nın kırsal kesimlerinde yaşayan birçok vatandaş, köy statüsünden çıkmak istemiyor. Büyükşehir ile birlikte birçok haklarının ellerinden gideceğini düşünen köylüler, mahalle olmanın kendilerine bir avantaj sağlamayacağı görüşünde.

Muğla'nın Merkez ilçeye bağlı Kozağaç köyünde çobanlık yapan Himmet Kılıç, büyükşehir ile ilgili bir bilgisinin olmadığını ifade ederek, ?İnşallah hayırlı olur.? dedi.

Çiftçi Bayram Ali Bozkurt ise büyükşehire ilişkin bilgisinin olmadığını, köylü ne derse o olacağını söyleyerek, ?Nedenlerini bilmiyorum ama bence iyi olmayacak. Gelirlerimiz azalacak giderlerimiz çoğalacak.? diye konuştu.

Bugüne kadar iyi kötü yaşadıklarını dile getiren emekli Halil İbrahim Özgür de ?Bundan sonra biraz zor yaşayacağımıza eminim. Köyümüz 920 rakımlı. Kışın, don olayından dolayı bütün su saatlerimiz patlıyor. Ekim ayında saatlerimizi sökeriz. Ama bundan sonra onu bile sökemeyeceğiz. Tarlalar ekilmiyor orman oldu. Yarın onlardan vergi alacaklar. Mahalle olunca odunu da parayla alacağız. Su parası vermiyordum su parası vereceğim. İyi kötü iki arık domates ekiyorduk. Belediye belki de onu da götürecek. Sulatır sulatmaz onun keyfine kalmış. Bizim için kötü oldu. Biz büyükşehir olmayı istemiyoruz. Kendi yağımızla kavrulmaya alışmışız. Bu düzeni biz hiç sevmedik. Hiç sevmiyorum ama yaptılar. Özel idaremiz var gerekeni yapıyor. Ufak bir delik olsa yapıyorlar. Belediye olsa hangi birine bakacak bunların. Bütün beldeler kalkacak. İyi kötü kendi işlerini yapıyorlardı. Hiç iyi yapmadılar. Oy avcılığına çıktılar.? diye tepki gösterdi.

Emekli Mustafa Atilla ise devletin kendilerine yüzde 3-4 enflasyon farkı verdiğini ve piyasaya yüzde 50 zam yaptığını ileri sürerek, ?Biz zaten bunları kaldıramazken şimdi de tarlalarımıza, evlerimize emlak vergisi, su vergisi gelecek. Biz bunların altından kalkamayız, biz köylüyüz. Köylü olarak büyükşehir olmayı istemiyoruz. Şimdi tarlalarımız ekip biçilmiyor. Mazot 4 liraya benzin 5 liraya çıkmış durumda. Ektiğimizden zararlı çıkıyoruz. Biz köylüyüz, köylü vatandaşıyız, büyükşehiri istemiyoruz.? ifadelerini kullandı.

Kozağaç köyü kahvehane işletmecisi Mehmet Ali Çolak da büyükşehirin kendi köyleri için iyi olmayacağını savunarak, ?Büyükşehir olunca dağdan odunumuzu getiremeyeceğiz. Çöp parası şimdi 30 lirada vereceğiz sonra 200 lira vereceğiz. Su parası üç ayda bir veriyoruz. Şimdi 12 ay vereceğiz. Büyükşehir olursa her şey bitti sayılır, artık dağa gidemeyeceğiz, odunumuzu kömürümüzü toparlayamayacağız. Sulama suyu da vermeyecek belediye, bahçemizi ekip biçemeyeceğiz bunun için büyükşehir olmak istemiyorum.? diye konuştu.

71 yaşındaki Kübra Borazan ise büyükşehirden bir beklentileri olmadığını kaydederek, ?Bir tane bina yapamayacağız. Suyumuzu alıp gidecekler. Çöpümüz, suyumuz paraya binecek. Biz o zaman öldük. Avantajları olmaz. Bize dokunmayın. Biz hiç bir şey istemiyoruz, köy olarak kalmak istiyoruz. Mahalle olunca en fazla gidip gelmek için bir araba verirler bize. Âlemin arabası var. Binsin gitsin binsin gelsin. Büyükşehir olunca köyümüzün sorunları çözülmez imkansız. Hiç bir şey istemiyoruz. Bir tek araba eksiğimiz var. Başka bir şeyimiz yok.? şeklinde konuştu.

Kozağaç köyü sakinlerinden Kerim Çevik ise şunları söyledi: ?Büyükşehirli olmak istemiyorum. Emlak vergisi vereceğiz, su parası vereceğiz. Elektriği büyükşehir fiyatıyla kullanacağız. Bir sürü sıkıntılarımız olacak. Çivi çakamayacağız. Bunun için karşıyız. Yüzde 1 avantajı olursa yüzde 80'de bizim zararımız olur. Biz büyükşehir olmak istemiyoruz.?

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber