Bakan Çelik, neler yaptığını anlattı

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 24 Kasım 2005 11:33, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Milli Eğitim Bakanı Doç. Dr. Hüseyin Çelik, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla Başkent Öğretmenevi'nde düzenlediği basın toplantısında, üniversitelerde görev yapanlar da dahil olmak üzere öğretmenlerin, 800 bin kişiyle kamu çalışanları içinde en büyük grubu oluşturduklarını söyledi.

Hükümetin, eğitimi Türkiye'nin en önemli ve öncelikli meselesi olarak gördüğünün altını çizen Bakan Çelik, bu alanda gerçekleştirilen çalışmalarla, her geçen gün bir öncekinden daha iyi konuma ulaşıldığını kaydetti.

Bakan Hüseyin Çelik, meslekte kariyer yapmak isteyenler için geliştirilen Öğretmen Kariyer Sistemi'ne yönelik ilk sınavın 27 Kasım'da düzenleneceğini hatırlatarak, sınav sonrasında performansları ve sicilleri de dikkate alınan öğretmenlerin objektif kriterler doğrultusunda uzman öğretmen ve baş öğretmen unvanına sahip olabileceklerini anlattı.

Sistemin, iddia edildiği gibi öğretmenler arasında bir ayrımcılığa yol açmayacağını vurgulayan Bakan Çelik, ?Yetiştirdikleri öğrencilere daha faydalı olmaları için bir fırsat olacak. Bu basamakları tırmandıklarında özlük haklarında da gelişmeler olacak. Kendi emekleriyle, alın terleriyle unvan elde edecekler ve bunun karşılığı olarak da fazla maaş alacaklar? diye konuştu.

Tüm öğretmenlerin bilişim okur-yazarı olması için çaba harcadıklarını ifade eden Bakan Çelik bu kapsamda Vakıfbank'la işbirliği ile gerçekleştirilen öğretmenlerin dizüstü bilgisayar edinmesine yönelik uzun vadeli kredi projesinden, 83 binin üzerinde öğretmenin yararlandığını belirlediklerini kaydetti.

Öğretmenlerin ucuz konut edinmesine yönelik olarak da TOKİ ile işbirliği içinde projeler geliştirileceğini anlatan Bakan Çelik, bu kapsamda Ankara'nın Sincan İlçesi'nde geçen yıl yapımına başlanan konutlardan 2 bin 800'e yakınının tamamlandığını söyledi.

Öğretmen atamalarının elektronik ortamda gerçekleştirilmeye başladığını ve objektif kriterlerin dikkate alındığını belirten Bakan Çelik, ?Milli Eğitim Bakanlığı'nda ?hamili kart yakınımdır' mektupları işe yaramamaktadır? dedi. Bakan Çelik, Öğretmenlerin ek ders ücretlerinin artırılmasına yönelik hazırladıkları tasarıyı Başbakanlığa sunduklarını, ancak Maliye Bakanlığı'nın ücretlerin tasarıda belirtildiği şekilde yükseltilmesi halinde maliyeye 3 katrilyon lira ek yük getireceği şeklinde görüş bildirdiğini ifade etti.

Bakan Çelik, bu konudaki çalışmaların sonuçlanmasının ardından önemli bir iyileştirmenin yapılacağını umut ettiğini de vurguladı.

Milli Eğitim Bakanı Çelik, öğretmenlerin içinde bulunduğu sıkıntıları çok iyi bildiğini ve olanaklar ölçüsünde çözüm yolları aradıklarını belirterek, şöyle devam etti: ?Öğretmenlerin maaşlarının düşük olduğunu biliyorum, bundan da üzüntü duyuyorum. Ancak olmayan bir kaynaktan kimseye bir şey verilemeyeceğinin de farkındayım. Öğretmenlerin ücretleri düşük de hemşirelerin, doktorların, hakimlerin, savcıların ücretleri yüksek mi? ?İngiltere'de İsveç'te, Danimarka'da çalışan öğretmenler şu kadar maaş alıyor' diye hesaplamalar yapılıyor. Ama bu hesaplamaları niye diğer kamu çalışanları için yapmıyorlar? Oradaki hakim, savcı ne kadar alıyor? Oradaki alım gücü ne kadardır? Bunlara da bakmak gerekir. Dünyanın hiçbir yerinde öğretmenlere kucaklar dolusu paralar verilmiyor.?

Gazetelerde yayınlanan bir raporda, Türkiye'de öğretmenlerin bin 816 saat çalıştığının yer aldığını kaydeden Bakan Çelik, bunun doğru bir hesaplama olmadığını ifade etti. Öğretmenlerin 15 saat maaş karşılığı derse girdiğini, bunun üzerinin ek ders ücretiyle değerlendirildiğini belirten Bakan Çelik, ?Ben öğretmenlerimiz çalışmıyor, demiyorum. Büyük özveriyle görev yaptıklarını biliyorum ama bazı okullarda dersini 1 güne toplayıp, 6 gün derse gelmeyenler de var? dedi.

Bazı kesimlerin öğretmenleri illegal toplantı ve yürüyüşlere davet ettiğini kaydeden Bakan Çelik, öğrencilere demokrasinin, anayasaya ve toplum düzenine saygının en olduğun öğretecek olan öğretmenlerin, izinsiz gösterilerde yeri olamayacağını söyledi.

Öğrencinin, velilinin yanında öğretmenlerin açlık sınırında bulunduğunu, sefalet içinde olduğunu söylemenin ve bunu sürekli tekrar etmenin öğretmenlik mesleğine olan saygıyı göstermediğinin altını çizen Bakan Çelik, ?Bu ülkede daha fazla ücret talebinde bulunan herkes haklıdır. Ama ?Sesimizi yükseltelim basın para, bize verin' bu olmaz. Bu ülkede sesini yükseltenlere basılıp, para verildi, ülke 2002'de uçurumun eşiğine geldi. Bu hükümet için en kolay şey para basıp, dağıtmaktır. Ama bunun da bedeli sonra çok ağır ödenir? diye konuştu.

Bakan Çelik, öğretmenlerin sorunlarını dile getirmek için düzenleyecekleri her türlü yasal girişimi destekleyeceğini belirterek, eğitim iş kolundaki sendikaları da daha sorumlu davranmaya çağırdı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber