Aile hekimi esnaf mı?

Haber Giriş : 27 Ocak 2006 08:40, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Sağlık Bakanlığı'nın hazırlığını yaptığı aile hekimliği uygulamasına tepkiler bitmek bilmiyor. Türk Sağlık Sen, bu yöntemin doktorla hasta ilişkisini, esnaf-müşteri alış verişine döndüreceği uyarısını yaptı

AİLE hekimliği uygulamasıyla ilgili tartışmalar hala sürüyor. Türk Sağlık Sen, hazırladığı rapor ve broşürlerle hükümeti uyararak, sistemin iyi planlanmadığını belirtti, eksik görülen noktaları sıraladı. Çıkarılan konuyla ilgili yönetmeliğin mercek altına alındığı Türk Sağlık Sen'in raporunda, aile hekimleriyle yapılacak sözleşmenin süresi eleştirildi.

Raporda, ?Aile hekimleri ve aile sağlığı elemanları ile yapılacak sözleşmenin süresi 1 yıl olarak belirlenmiştir. Bu süre çok kısadır. Uygulamada ciddi sıkıntılara yol açabilir. Aile hekimlerinin sözleşmelerinin hangi şartlarda sona ereceği yönetmelikte açık olarak belirtilmesine rağmen sözleşme süresinin bu kadar kısa tutulması ileride keyfi uygulamalara yol açabilecektir? denildi. Aile hekimlerinin izinleri konusunda yaşanabilecek sıkıntılara dikkat çekilen raporda, çalışma sürelerinde de eşitsizlik olduğu savunuldu. Konuyla ilgili bölümde, ?Uygulama kapsamında çalışacak personelin haftalık çalışma süresi 40 saattir. Sağlık Bakanlığı'nda görevli diğer personelin haftalık çalışma sürelerinin 45 saat olduğu düşünüldüğünde bu uygulamanın da eşitlik ilkesine aykırı olduğu görülmektedir? ifadesi kullanıldı.

Müşteri arar gibi!

Aile hekimine yapılacak ödemeler konusunda da çarpıcı tespitler yapıldı. Yönetmelik, sözleşmeyle çalıştırılan aile hekimlerinin, verdikleri hizmetler karşılığı kayıtlı kişi sayısına bakılmaksızın, ilk bin kişiye kadar aile hekimliği uzmanı ise 2 bin YTL, uzman tabip veya tabip ise bin 500 YTL almasını içeriyor. Ayrıca, bin kişinin üzerindeki her kayıtlı kişi başına da 1 YTL alacağı yönetmelikte belirtiliyor. Bu ücretlendirme raporda sert bir dille eleştirilirken, şöyle deniliyor: ??Bin kişinin üzerindeki her kayıtlı kişi başına ayrıca 1 YTL esas alınır' ifadesi, doktorları müşteri arar gibi aile hekimi olacağı kişi aramaya yöneltecektir. Ekonomik şartlar göz önüne alındığında bu durum ?kaçınılmaz son' olarak görülmektedir. Böylelikle sağlık hizmetlerinin piyasalaşmasının önü açılacak ve doktorlarla insanlar arasında hasta-doktor ilişkisi yerine esnaf-müşteri ilişkisi oluşmasına neden olacaktır. Bu durum ise sağlık hizmetlerinin sunum mantığına aykırıdır.?

Düzce örneği

Pilot il Düzce'de, aile hekimliğine geçiş sürecinde yaşananlar da rapora yansırken, ?Sistemde görev alacak personellerin gönüllü olarak başvuruda bulunmamaları durumunda görevlendirmelerin resen yapılacağı ifadeleri ile psikolojik baskılar yapmışlardır? deniliyor. Baskılarla eksik personel sayısının tamamlanmaya çalışıldığı öne sürülürken, şu eleştiri yapılıyor:

?Burada esas yapılmak istenen, Sağlık Bakanlığı'nın kendisine bağlı devletin memuru olan sağlık çalışanları ile sağlık hizmeti vermek istememesidir. Bu düzenleme devlet memuru sağlık personelini ortadan kaldırma girişimidir.?

tercüman

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber