Müdürlüğü sakıncalı denilen öğretmen yöneticilik sınavında 3. olmuş

Haber Giriş : 10 Şubat 2006 07:19, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Danıştay 2. Dairesi'nin ?kamusal alan'da uygulanan başörtüsü yasağını sokağı da içine alacak şekilde genişleten tartışmalı kararına tepkiler büyüyor.

Üniversitelerde ve kamu kurumlarında başörtüsü yasağını savunan hukukçuların da eleştirdiği kararın laiklik ilkesi ile çeliştiği belirtilirken Danıştay'ın dışarıda da başını açmasını istediği öğretmen Aytaç Kılınç'la ilgili ilginç ayrıntılar ortaya çıktı. 15 yıllık anaokulu öğretmeni ve bir çocuk annesi Kılınç'ın 2000 yılında yapılan yöneticilik sınavında 85 puan alarak Ankara üçüncüsü olduğu ve ilçesinde gidebileceği tek okula müdür olarak atandığı belirtildi. DSP'li Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu döneminde askerî alan içindeki Gölbaşı Bayrak Anaokulu Müdürlüğü'ne tayin edilen Aytaç Kılınç, kimliğinde başörtülü fotoğrafı olduğu gerekçesiyle görevine başlatılmadı. Kararı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) taşıyacağı öğrenilen Kılınç, yakın çevresine başından geçenleri şöyle anlatıyor: ?Okulun içinde olduğu garnizon kapısından içeri hiç giremedim. Başı açık fotoğrafımın olduğu nüfus cüzdanından sonra öğretmen kimliğim istendi. Öğretmen kimliğinde başörtülü fotoğrafımın görülmesi üzerine garnizon tarafından inceleme başlatıldı. İki gün sonra başı açık fotoğraf yapıştırdığım öğretmen kimliği de kabul edilmedi.? Arkadaşlarına, Danıştay'ın hakkında verdiği hükmü duyduğunda çok üzüldüğünü söyleyen Kılınç'ın, ?Kurallara uyuyorum, okulda başımı açıyorum. Kimse özel hayatıma karışamaz. Sokakta başımı açmam söz konusu olamaz. Başörtüsü benim kişisel inancım.? dediği ifade edildi. Kılınç'ın, dün Keçiören Sancaktepe İlköğretim Okulu'nda derslerine girdiği görüldü.

Okulda kural gereği başını açan, sivil hayatında ise başörtüsü takan öğretmen Kılınç'ın idare mahkemesine açtığı dava kabul edilirken Danıştay, idare mahkemesinin kararını bozmuştu. Danıştay, kararında laiklik ilkesine atıf yaparak öğrencilere örnek olan bir öğretmenin dışarıda da başını açması gerektiğini savunmuştu. Bir çocuk annesi 15 yıllık anaokulu öğretmeni Kılınç, Milli Eğitim Bakanlığı'nın 2000 yılında açtığı yöneticilik sınavında Ankara üçüncüsü olması üzerine DSP döneminde garnizon içindeki Gölbaşı Bayrak Anaokulu Müdürlüğü'ne atandı. 2001 yılında yapılan atama sonrasında başörtülü olduğu gerekçesiyle görevine başlatılmadı. Yakın çevresinin anlattığına göre, okulun içinde olduğu garnizon kapısından içeri hiç giremeyen Kılınç'tan başı açık fotoğrafının olduğu nüfus cüzdanından sonra, öğretmen kimliği istendi. Öğretmen kimliğinde başörtülü fotoğrafının görülmesi üzerine garnizon tarafından inceleme başlatıldı. Kılınç'ın iki gün sonra başı açık fotoğraf yapıştırdığı öğretmen kimliği de kabul edilmedi. Mahkeme kararına rağmen müdürlüğe başlatılmayan Kılınç, garnizonun şikayeti üzerine yapılan soruşturma sonrasında ceza aldı ve ataması yapılmadı. Müdürlük görevi üstünde olarak ilçe milli eğitim müdürlüğünce 2 yıl boyunca başka görevlerde çalıştırılan Kılınç, bu konuda arkadaşlarına, ?2 yıl boyunca adeta sürgün hayatı yaşadım. Bilgisayarların ana merkezi olan radyasyon yüklü odalarda çalıştırıldım, gezici öğretmen gibi başka okullarda görevlendirildim." diye dert yandı.

Gölbaşı'nda atanabileceği başka anaokulu olmadığı için garnizon içinde Bayrak Anaokulu'nu tercih eden Kılınç, 2 yıl aradan sonra tayin isteyerek 2003'te Sevgi Anaokulu Müdürlüğü'ne atandı. Kılınç, bu okuldaki 7 aylık görevi sırasında ise okulda yaşanan usulsüzlükleri ortaya çıkardı. Kılınç'ın şikayetleri üzerine okul koruma derneği kapatılırken, görevliler hakkında suç duyurusunda bulunuldu. Usulsüzlükleri olan kişilerin kapsamlı yıldırma operasyonlarına da uğrayan Kılınç, Ankara Milli Eğitim Müdürlüğü'nden ise gerekli desteği bulamadı. Yaşadığı olaylar sonrasında ?işyerinde huzuru bozmak' suçundan ceza alan Kılınç, yeniden öğretmenliğe atandı.

?AİHM'e gitmeyi düşünüyorum'

Dün akşam ders bittikten sonra Sancaktepe İlköğretim Okulu'ndan başı açık dışarı çıkan Aytaç Kılınç, ?Sadece şunu söyleyebilirim. Danıştay'ın kararına üzülüyorum; fakat saygılıyım.? şeklinde konuştu. Gazetecilerin, ?Temyize gidecek misiniz?? sorusuna ?Bakalım, herhalde giderim.? cevabını veren Kılınç, süreç tamamlandıktan sonra Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne gitmeye düşündüğünü söyledi. ?Kararı bekliyor muydunuz?? sorusuna ise Aytaç Kılınç, ?Karar henüz bana gelmedi bile; ama kesinlikle beklemiyordum, çok şaşırdım.? cevabını verdi.

zaman

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber