'Bu yıl yaklaşık bin 500 ormanda yangın çıktı'

Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı (TEMA) Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, Türkiye'de orman yangınlarının çıkmasında ve yayılmasında Akdeniz iklim kuşağının etkili olduğunu belirterek, "Bu yıl, Temmuz ayının sonuna kadar Türkiye'de bin 462 orman yangını çıktı ve 3 bin 194 hektar alan zarar gördü" ifadelerini kullandı.

Ataç, yazılı açıklamasında, Türkiye'de son yıllarda İtalya, Fransa, Portekiz, Yunanistan ve İspanya gibi çoğu ülkeye göre orman yangınlarını söndürme ve kontrol altına alma konusunda daha başarılı çalışmalar yürütüldüğünü belirtti.

Buna rağmen her yıl çıkan ortalama 2 bin 17 yangında, 8 bin 400 hektarlık orman alanının zarar gördüğünü bildiren Ataç, bunun da yüzbinlerce ağacın, ot ve çalının kül olması, milyonlarca canlının yanarak yaşamını yitirmesi, orman ekosistemlerinde yaralar açılması anlamına geldiğini vurguladı.

Deniz Ataç, yanan alanların ağaçlandırılmasının ise her yıl yaklaşık 50 milyon liraya mal olduğunun altını çizerek, "Türkiye'de orman yangınlarının çıkmasında ve yayılmasında en uygun koşullara sahip Akdeniz iklim kuşağı etkili oluyor. Bu yıl, Temmuz ayının sonuna kadar Türkiye'de bin 462 orman yangını çıktı ve 3 bin 194 hektar alan zarar gördü. Yangınların bin 170 hektarını örtü yangını, 2 bin 24 hektarını ise tepe yangını oluşturdu. Son zamanlarda hemen hemen her gün 15-25 orman yangını çıkıyor" değerlendirmesinde bulundu.

-"Yangın, toprağa da zarar veriyor"

Yangınlarda topraklarda da önemli hasar oluştuğuna dikkati çeken Ataç, şöyle devam etti:

"Toprakların yaşamsal gücü, toprağın en üst katmanında çokça yaşayan mikrobiyel dünya ile ilgili. Bu canlı toplulukları gözle görülemez düzeyde olsalar bile toprakların verim ve yenilenme gücünü sağlayan eşsiz bir canlılar sistemini oluşturuyor. Yangınlar sırasında bu canlıların bileşimi değişirken, yararlı birçok organizma da yok oluyor. Yangınların diğer zararı ise toprak parçacıklarının birbirine bağlı kalmasını sağlayan doğal organik madde olan humusun yanması olarak öne çıkıyor. Böylelikle toprak tanecikleri kırılgan ve duyarlı bir hal alarak, çok ufak zerreciklere ayrılıyor. Dikilen fidanlar toprağı örtene kadar erozyonla toprak kaybı oluşuyor."

TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Ataç, orman yangınlarının tamamına yakınının insanlardan kaynaklandığını, bunların yüzde 76'sının piknik ateşi, sigara, orman içi veya kenarında bulunan çöplükler, çoban ve avcı ateşi, anız yakılmasın nedeniyle çıktığını kaydetti. Faili meçhuller eklendiğinde bu oranın yüzde 90'a ulaştığını aktaran Ataç, yangınların yüzde 8'inin ise kasten yakmalar sonucu oluştuğunu anlattı.

Ataç, açıklamasında şunları kaydetti:

"Kamuoyunun orman yangınlarına karşı uyarılmasına özel önem veriyoruz. Eğitim çalışmalarımızda orman yangınlarının neden olduğu çevresel sorunlara ağırlık veriyoruz. Yangınların, 'ALO 177 Orman Yangın İhbar Hattı'nı arayarak bildirilmesi erken müdahale için çok büyük önem taşıyor. Zira erken müdahale ile yangınlar daha kısa sürede daha küçük alanlarda kontrol altına alınabiliyor. Türkiye'de 2002'de yangına ortalama 40 dakikada ulaşılıyorken bu süre son yıllarda 18 dakikaya kadar düşürüldü. Bu sürenin düşürülmesinde erken haber alma sistemlerinin oluşturulması, helikopter dahil müdahale araçlarının yenilenmesi önemli bir rol oynadı."