Gündoğdu: 80 bin öğretmen açığı var

Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın işçi-memur ayrımının kaldırılması yönündeki açıklamasına ilişkin, "Sayın Başbakanımıza da çağrımız, bu düşünceden vazgeçsinler. Biz devlet adına, kamu hizmeti görüyoruz. Bir fabrikada bisküvi imal eden işçi kardeşlerimizle aynı statüde algılanmak istemiyoruz" dedi.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 28 Eylül 2013 20:34, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Gündoğdu: 80 bin öğretmen açığı var

Palandöken Dağı'ndaki bir otelde, 11 ilden öğretmen, sendika şube başkanları ve idarecilerin katılımıyla Eğitim Bir-Sen Doğu Anadolu Bölge Toplantısı düzenlendi.

Toplantıya katılan Gündoğdu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, birinci önceliklerinin eğitim, eğitimde birinci önceliklerinin ise müfredat olduğunu belirterek, bu müfredatı öğretmenlerin hayata geçireceğini söyledi.

Ağrı başta olmak üzere Kars, Ardahan, Erzurum, Erzincan, Bayburt, Gümüşhane ve Iğdır gibi illerin öğretmen açığının en fazla olduğu bölgeler olduğunu vurgulayan Gündoğdu, şunları kaydetti:

"Eğitim Türkiye'nin en önemli meselesidir. Öğretmen açığını gideremediğimizde, boş geçen dersler vasıtasıyla derse giren vekil ya da ücretli öğretmenlik uygulamasıyla verilecek ders ya da verilmeyen ders bu ülkenin geleceği açısından büyük bir olumsuzluk oluşturur. Bu faturayı acı bir şekilde hep beraber öderiz. 40 bin öğretmen aldıkları için tebrik ediyoruz, bu ciddi bir sayı ama hala 80 bin açık var ve bu açık bir ülkenin geleceğine zarar verir."

Başbakan Erdoğan'ın "memur-işçi ayrımının ortadan kaldırılması gerektiği" yönündeki açıklamasına ilişkin Gündoğdu, şöyle devam etti:

"Sayın Başbakanımız buna niye gerek duydu bilemiyorum. Biz böyle bir talepte değiliz. Böyle bir ihtiyaç olduğuna inanmıyoruz. Evet, emekli maaşlarının skalasında farklılık var, eşitleyelim. Emekli ikramiyelerinde farklılık var, eşitleyelim. Aynı işi yapanları eşitleyelim. Grev hakkı, siyaset hakkı istiyoruz, bunu elde edeceğiz. İşçilerin grev hakkı var, grev bile yapamıyorlar. Memurlar yüzde 70 örgütlenme oranına sahip. İşçiler yüzde 8.

Geçmişte bunlar beşli çete içerisinde yer alarak, bu ülkenin demokrasisini katledip, başbakanlarını devirmek için üyelerinin verdiği aidatı, darbecilerin çarkına su taşımaya döndürdüler mi? Döndürdüler. Biz yetkili olmadan önce Ergenekon'a ev sahipliği yapan, yetkili konfederasyon Kamu-Sen var mıydı? Vardı. Biz yetkili olmadan önce PKK'ya yanaşmalık yapan bir KESK var mıydı? Vardı. Şimdi Memur-Sen var. Memur-Sen her türlü illegal yapılanmaya hayır diyor, millet iradesinin, dünya mazlumlarının yanında yer alıyor. Biz bu haklarımızı elde ettik. İstediğimiz kalan haklarımızı da elde etmek için mücadele edeceğiz. Hiçbir hakkımızı isterken, müktesep hakkımızla takas etme gibi bir düşüncemiz yok. Sayın Başbakanımıza da çağrımız, bu düşünceden vazgeçsinler. Biz devlet adına, kamu hizmeti görüyoruz. Bir fabrikada bisküvi imal eden işçi kardeşlerimizle aynı statüde algılanmak istemiyoruz."

Batının hiçbir ülkesinin Türkiye'ye örnek olamayacağını ifade eden Gündoğdu, "Biz yeni bir model oluşturduk. Artık batıyı örnek alan bir Türkiye değil, kendi değerlerini, demokratik kriterlerle buluşturarak, batıya örnek olan bir ülke istiyoruz" dedi.

"Kürtlerin çözüm sürecine ilişkin üzerine düşeni yaptığı" yönündeki açıklamalara ilişkin de Gündoğdu, şunları söyledi:

"Kürtlerin içerisinde üzerine düşeni yapan çok Kürt kardeşimiz oldu. Memur-Sen'li Kürtler üzerine düşeni yapmıştır ama 'KESK, KCK, BDP üzerine düşeni yapmış mıdır?' sorusunu sormak lazım. Çözüm sürecinde Memur-Sen vardı, KESK vardı. BDP de destek verdi mi? Verdi. Çözüm süreci Kürt sorununu çözmeyi, Türk'ü, Kürt'ü Çanakkale ruhunda yeniden buluşturmayı, bu terör sorununda bataklığı kurutmayı esas aldık. Bu sorunda eğer KCK, BDP, KESK üzerine düşeni yaptıysa bu sorunu çözmemeyi amaç edinenlerin tezgahladığı Taksim'de, BDP'nin, KCK'nın ne işi vardı? BDP milletvekilinin ilk orada organizatör olarak Taksim'de yer almasını gördük mü? Gördük. Siyasi parti temsilcilerine çağrımız, millet adına siyaset yapmalarıdır. Karar versinler Taksim mi, çözüm süreci mi? Çünkü Taksim, bu milletin kardeşliğini sabote etme projesidir. Faiz lobisinin referandumdan rahatsızlığının intikamını alma projesidir."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber