'FATİH Projesi eğitimde fırsat olabilir mi?' raporu

Rapora göre, projenin, öğretmen ve öğrenci deneyimlerinden sürekli beslenmesi, geri bildirimlere açık olması, şeffaf yönetişim, bağımsız izleme ve değerlendirme çalışmalarıyla desteklenmesi gerekiyor

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 10 Nisan 2014 22:28, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'FATİH Projesi eğitimde fırsat olabilir mi?' raporu

Her sınıfa birer etkileşimli tahta, 5-12. sınıflardaki tüm öğrencilere de birer tablet bilgisayar sağlanmasının planlandığı Eğitimde Fırsatları Artırma ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi (FATİH) Projesi'nin değerlendirildiği rapora göre, projenin, öğretmen ve öğrenci deneyimlerinden sürekli beslenmesi, geri bildirimlere açık olması, şeffaf yönetişim, bağımsız izleme ve değerlendirme çalışmalarıyla desteklenmesi gerekiyor.

Eğitim Reformu Girişimi'nin (ERG) Research Triangle Institute International (RTI) ile FATİH Projesi'ni değerlendirdiği "FATİH Projesi eğitimde dönüşüm için bir fırsat olabilir mi? Politika analizi ve önerileri" başlıklı rapor, Türkiye Bilişim Vakfı'nın ev sahipliğinde düzenlenen basın toplantısında kamuoyuna açıklandı.

Toplantıda konuşan Türkiye Bilişim Vakfı Başkanı Faruk Eczacıbaşı, FATİH'in bir teknoloji projesi olarak sunulmasından endişeli olduklarını belirterek, "Eğitimde teknoloji olmazsa olmaz, ama sadece teknolojiyle de eğitim olmuyor. Gençlerimiz, ülkemizin en önemli doğal kaynağı olan sosyal sermayemizdir. Gençlerimizin, geleceğin en değişken ve dinamik teknolojik ve düşünce kalıplarına hapsolmasına izin veremeyiz. Her dönem, yaratıcılığa açık bir eğitim sistemine onları emanet etmemiz gerekiyor. Sorgulamacı, yaratıcı, kendini geliştirmeye ve değiştirmeye açık, geleceğin küresel rekabet ortamına hazırlıklı gençler yetiştirmek umudumuzdur" diye konuştu.

- "Projeyle her yerden eğitime ulaşmayı sağlamayı hedefliyoruz"

Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Asım Balcı da FATİH Projesi'nin en çok "tablet ve teknoloji projesi" olarak takdim edilmesinin eleştirildiğini ifade ederek, bunun kendiliğinden oluşan bir algı olduğunu söyledi.

Eğitimdeki sorunların bir çoğunun bilgi ve iletişim teknolojilerini kullanarak çözülebileceğini belirten Balcı, projeyle 4 bine yakın okula uydu üzerinden internet sağlandığını, bunun bile fırsat eşitliği olarak görülebileceğini anlattı.

Balcı, eğitim sektöründe teknolojinin kullanılmasının gereklilik olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Projeyle her yerden eğitime ulaşmayı sağlamayı hedefliyoruz. Eğitimde performansımızı ölçmeyi, öğretmenlerin daha iyi hizmet içi eğitim ve kariyer planlamasını ümit ediyoruz. Karşımızda dijital bir jenerasyon var. Bu jenerasyon yeni teknolojiyi nefes alma gibi normal bir şey görüyor. Tabletlerle zamanlarını geçiriyorlar. Geçmişteki kuşaklarla farklılıklar oluşuyor. Çocuklarımızı en baştan dijital okur-yazarlıkla buluşturabilirsek, bunun doğru kullanımını sağlayabilirsek geleceğe daha fazla sahip olabileceğimizi düşünüyoruz."

- Rapordan

Rapora göre, projenin, öğrencilere en iyi öğrenme çıktılarını verebilmesi için, öğretmen ve öğrenci deneyimlerinden sürekli beslenmesi, geri bildirimlere açık olması, şeffaf yönetişim, bağımsız izleme ve değerlendirme çalışmalarıyla desteklenmesi gerekiyor.

Milli Eğitim Bakanlığı, İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü, Türkiye Bilişim Vakfı, TÜBİTAK, üniversiteler, bilişim sektörü ve sivil toplum kuruluşlarından temsilcilerle yüz yüze görüşmelerin yapıldığı raporda, teknoloji kullanımının okul dışı etkinliklere yayıldığında, motivasyon, katılım ve kullanımda artış gözlemlendiği belirtildi.

Raporda, FATİH'in insan sağlığı üzerine olası etkilerinin izlenmesi, gerek donanımdan gerekse donanımın kullanım biçiminden ve uygulamalardan kaynaklanabilecek olumsuz etkilerin en düşük düzeyde tutulması gerektiğine de değinildi.

- Öneriler

Raporda, FATİH kapsamında e-atıkların geri dönüşümü ve bertaraf edilmesi konusunun nasıl ele alınacağı netleştirilerek, gerekli mevzuatın oluşturulması ve yaşama geçirilmesi önerildi.

Kademeli bir strateji benimsenmesi, mesleki gelisimin hızlandırılması ve yeniden kurgulanması, hedeflerin somut olarak tanımlanması ve izleme, degerlendirme cercevesinin olusturulması, kurumsal liderligin ve paydaslarla iletisimin gelistirilmesinin önemi vurgulanan raporda, şu değerlendirmelere yer verildi:

"Paydasların, ozellikle de velilerin ve okulların, katılımının saglanması, egitimde bilgi teknolojileri uygulamaları dahil olmak uzere bircok egitim reformu girisiminin surdurulebilirligi icin kritik onem tasır. Ögrenci basarısı duzeyinde bir donusumun gerceklesmesi yonunde kırılma noktasına gelinmesini saglayabilecek etken, veli ve okul katılımıdır. Ne var ki, donanım, icerik ve egitimlerin dagıtım ve yonetiminde halihazırda uygulanan model son derece merkezi olup, olmazsa olmaz geri bildirim mekanizmalarından yoksundur. Projedeki gelismelerin paydaslarla saydam bicimde paylasılmaması, bu onemli yatırımın etkisini zayıflatabilir. Onumuzdeki donemde, tum paydaslarla acık ve saydam iletisimi benimseyen, gerekli geri bildirim mekanizmalarını barındıran, paydaslar arası esgudum ve isbirligini saglayan bir yonetisim modelinin yasama gecirilmesi, basarılı bir degisim surecine onayak olacaktır."

Raporda, okulları ve ogretmenleri sunulan teknolojiyi kullanmaya, egitimler aracılıgıyla kendilerini gelistirmeye, teknolojiyi kullanarak ogrenme yontemlerini gelistirmeye yonelik herhangi bir somut tesvik mekanizması olmadıgı ifade edildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber