Şüpeli polislere zor sorular!

Paralel yapının emniyet ayağına yapılan operasyonda gözaltına alınan sanıklara başta Başbakan ve MİT Müsteşarı olmak üzere kritik görevlerde bulunan devlet görevlilerinin dinlenmesiyle elde edilen tapelerin kimlere servis ettikleri soruldu.

Kaynak : Star Gazetesi
Haber Giriş : 25 Temmuz 2014 08:41, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Şüpeli polislere zor sorular!

Paralel yapıya yönelik operasyonu yürüten İstanbul Cumhuriyet Savcılığı, Selam Tevhid örgütü bahanesiyle Başbakanı, bakanları, ve MİT Müsteşarını dinleyen örgütün kayıtları hangi ülkelere ve kime sattığının peşine düştü. TİB'den kopyalanarak imajları imha edilen ve 4 harddiske kaydedilen belgelerin, İstanbul'da Emniyetten sorumlu olan imamlar aracılığıyla Pensilvanya'ya gönderildi. Şüphelilere sorgularında imamların kimler olduğu da soruldu. İddiaya göre, Emniyet teşkilatını yöneten ancak emniyetten olmayan imamlar emniyetin her şubesini kontrolleri altında tutuyorlardı. TEM, Organize, KOM ve diğer emniyet şubelerinin ayrı ayrı imamlarca yönlendirildiğini tespit eden savcıların "Kayıtları kime verdiniz. İmamların isimlerini verin" diyerek şüphelilerden talimat aldıkları kişileri deşifre etmelerini istediler. Savcılık imamlarla ilgili soruşturmayı derinleştirdi.

Dinleme talimatını kim verdi?

Savcılığın şüphelilere şu soruları yönelttiği öğrenildi:

- Yasa dışı dinleme ve eylemler için kimden talimat aldınız

- Başbakan ve diğer üst düzey devlet yetkililerini kim dinleyin dedi.

- Elde edilen kayıtları nasıl bir yöntemle kimlere servis ettiniz.

- Uydurma işlemlerle devletin üst düzey kademesi dahil toplumun birçok kesimine yönelik dinlemelerin kimlere ne amaçla servis ettiniz.

- Casusluk yapmak için kimlerden talimat aldınız.

- Devletin sağladığı imkanları yasa dışı işlemler için neden kullandınız.

- Teknik dinleme ve izlemelerin yapıldığı cihazlar nerede.

- Emniyette kaybolan kaçırıldığı tespit edilen Selam-Tevhid dosyası nerede.

- TİB kayıtlarını kimlerin aracılığıyla gizleyip kaçırdınız.

- Özel hayatın gizliliği kapsamına giren konuşmaların kaydını neden tuttunuz.

- Emniyetten sorumlu imamlar kimlerdir.

- Şantaj ve baskıyla siyaset, medya ve iş dünyasına nasıl yön verildi.

- 17-25 Aralık soruşturmalarını neden Başsavcılık makamından gizlice yürüttünüz.

- Neden sahte isimlerle dinleme ve izlem yaptınız.

- Uydurma delilleri nasıl oluşturdunuz.

Başbakan'ı danışmanı Varank üzerinden dinlediler

Paralel yapı operasyonunda gözaltına alınan şüphelilere, Başbakan Erdoğan, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, eski Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ı hangi yetkiyle dinledikleri ve kayıt altına aldıkları soruldu. Selam örgütü soruşturma dosyasına göre Başbakan Danışmanı Mustafa Varank şüpheli olarak yer alıyor. Dosyada, Başbakan Erdoğan'ın, kimi zaman danışmanı Varank'ın telefonu üzerinden görüşmeler yaptığı kaydedildi. Bu kapsamda 25 Kasım 2013'te Varank'ın dinlenilen telefonundan Başbakan Erdoğan'ın, Abdülkadir isimli biriyle görüşme yaptığı, yine bir gün sonra aynı telefondan İsmail isimli biriyle, üç gün sonra da Ahmet Mahmut Ünlü ile görüştüğü belirtildi. Varank'ın telefonu dinlenildiği için tüm bu görüşmelerin teknik takibe takıldığı ve kayda alındığı, Başbakan Erdoğan'ın, danışmanı Varank üzerinden de dinlenilip kayda alındığı aktarıldı. Varank'ın, bakanlar Mehmet Şimşek, Efkan Ala ve Fatma Şahin ile yaptığı görüşmelerin de dinlemeye takıldığı ve devlet politikası açısından önem arz eden görüşmelerin kayıt altına alındığı vurgulandı. Selam örgütü dosyasında şüpheli olarak yer alan Faruk Koca'nın Hakan Fidan ve Bakan Taner Yıldız ile yaptığı görüşmelerin de dinlemeye takıldığı kaydedildi. Bu görüşmelere ilişkin tape dökümlerinin de hazırlandığı ve Fidan'a tape dökümlerinde "Emin" kod adının verildiği bildirildi. Başbakan Erdoğan, bakanlar Davutoğlu ile Yıldız ve Hakan Fidan ile diğer bazı kişilerin devlet güvenliği açısından önemli toplantılar planladığı, bunların arasında Başbakan Erdoğan'ın başka ülke diplomatı/devlet büyüğü ile yapacağı gizli toplantıların da olduğu belirtildi. Türkiye ve Irak arasında oluşan diplomatik bir sorunun çözümüne ilişkin görüşmelerin de kayıt altına alındığı, söz konusu iletişimlerin bir kısmının içeriklerinin devlet güvenliği açısından önem arz ettiği ve gizli kalması gerektiği kaydedildi.

TİB'DEKİ DOSYALARI ARŞİVLEMİŞLER

17 Aralık yargı darbesi girişimin ardından sözde Selam-Tevhid örgütü soruşturma savcısı Adnan Çimen'in talimatıyla TİB'deki 3 yıllık yasa dışı dinlemelerin 4 harddiske kaydedilerek imha edildiği ortaya çıktı. Savcıya verilen 4 harddiskin akıbeti ise belli değil. Emniyet tarafından paraflı örneğinin kaçırıldığı ve bir kısmı adli emanete taşınan dosyayla ilgili polis başmüfettişleri bir inceleme yaptı. Raporlardaki skandala göre, paralel savcılardan "Tevhid-Selam örgütü" soruşturmasını yürüten Çimen, 17 Aralık darbe girişiminin ardından jet hızıyla 18 Aralık 2013'te bir yazı yazarak, 3 yıl boyunca "Selam-Tevhit örgütü" adı altında yapılan tüm dinlemeler, e-posta takipleri ve sinyal bilgilerinin özel bir harddiske aktarılarak kendisine gönderilmesini, kayıtların kalan imajlarının ise imha edilmesini istedi. 4 harddiske kaydedilip mühürlü torbayla savcıya teslim edilen tüm dinleme verileri, 18 Aralık 2013'te silindi. HELİN ŞAHİN


30 ilde paralel temizlik

KEMAL GÜMÜŞ İSTANBUL

İstanbul'da bir dönem Terör, Organize, İstihbarat ve Mali Şubelerde görevli üst düzey polislerin gözaltına alındığı 'Paralel Emniyet' soruşturması, devlet içindeki yasadışı oluşuma yönelik yürütülen tek soruşturma değil. Devletin tüm kilit kurumlarına sızan paralel örgüte yönelik 30 şehirde onlarca soruşturma açıldı. Merkezler ise İstanbul, Ankara, Adana, Mersin, İzmir ve Van... Sadece İstanbul'da Fethullah Gülen, cemaat imamları, örgüt bağlantılı finans kurumları ve emniyet ayağına yönelik 4 farklı soruşturma açıldı. Soruşturmalardan biri 'Terör Örgütü Kurmak ve Yönetmek' suçlamasıyla Fethullah Gülen ve O'nun talimatıyla grubunu koordine eden 'imamlara' yönelik. İstanbul'daki ikinci soruşturma cemaat bağlantılı özel kuruluş ve bankalara, diğer soruşturmalar ise Emniyet ayağına yönelik.

TÜBİTAK ve TİB soruşturması

Ankara'da da Gülen, TİB ve TÜBİTAK'a yönelik önemli soruşturmalar yürütülüyor. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Bürosu'nda yürütülen soruşturmada Gülen ve örgütü araştırılıyor. Başbakan, MİT Müsteşarı, komutanların kriptolu telefonlarının dinlenmesine yönelik olarak da TÜBİTAK için de bir soruşturma var. Ankara'daki bir başka casusluk soruşturmasının şüphelisi ise TİB. TİB'deki paralel personelin binlerce ismi dinlediği ve kayıtları yabancı devletlere sızdırdığı ileri sürülüyor. Adana'da da başta MİT TIR'larına yapılan baskın olmak üzere telekulak soruşturmaları sürüyor. MİT soruşturmasında 13 sanık bulunurken İki telekulak davasında toplam 24 sanık yargılanıyor. Mersin'de de kentin ileri gelenleri, emniyet yetkilileri ve yargı mensuplarının yasadışı dinlenmesine ilişkin çalışma sürüyor. Kaynaklar, tüm Türkiye'de başlatılan soruşturmaların devletin derin devlete karşı giriştiği en kapsamlı yargı harekatı olduğu görüşünde.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber