Polisler: Silahımız alınır diye doktora gitmiyoruz
Yaşadıkları ekonomik ve sosyal problemler sebebiyle travma geçiren polisler, olumsuz bir verinin siciline işlenerek silahının alınacağı kaygısıyla, psikoloğa gitmekten kaçınıyor
Silahımız alınır diye doktora gitmiyoruz
RİSKLİ çalışma koşulları, ağır mesai süreleri, iş ortamının stresi ve ekonomik sıkıntılar içinde fedakarca görev yapan Emniyet personeli, toplumun huzurunu korumaya çalışıyor. Ancak bu yüklere, kimi zaman kişisel ve ailevi sıkıntılar da eklendiğinde istenmeyen sonuçlar ortaya çıkabiliyor. Özellikle ekonomik sıkıntıların arttığı dönemler, toplumun genelinde olduğu gibi polisler de psikolojik sorunlarla karşılaşıyor.
Pek çok polisin, olumsuz bir verinin siciline işlenerek silahının alınacağı kaygısıyla psikoloğa bile gitmekten kaçındığı ifade ediliyor. Ancak son yıllarda Emniyet Genel Müdürlüğü'nün bu konuda yürüttüğü başarılı ve kapsamlı çalışmalar, etkisini göstermeye başladı.
Emniyet Genel Müdürlüğü'nün (EGM) verilerine göre, 2005 yılında 17 emniyet personeli intihar etti. 1992-2006 yılları arasında intihar eden polis sayısı ise 380'i buldu. Bunlardan büyük çoğunluğunda ekonomik sıkıntılar ile ailevi sorunların da tetikleyici olduğu ifade ediliyor. Emniyet, psikolog sorununu çözmek için çalışma yapıyor. Halen 42 psikologun görev yaptığı Emniyet'te, bu sayı yıl içinde 92'ye çıkmış olacak.
Dr. Akcan'ın uyarıları
Bakırköy Psikiyatri Tedavi ve Araştırma Merkezi Koordinatörü Psikaytr Dr. Ayhan Akcan, polislerin sürekli toplumun en problemli kesimleriyle, hırsızlarla, canilerle, düzenbazlarla uğraştığını, bunun da sürekli stres ve tedirginlik kaynağı olduğunu söylüyor. İstanbul'da 4 bin 500 polis üzerinde yaptıkları araştırmada, polislerin meslek içi tükenmişliğinin yüzde 95 çıktığını, kendini saklama eğiliminin yüzde 80, çok çabuk depresyonun yüzde 60 olduğunu belirtiyor. Öfke patlamasına dikkat çeken Akcan, 'meslek öncesi psikolojik değerlendirme', 'meslekte ihlal iddialarıyla soruşturma geçirilmesi' ve 'sosyal problemler' konularına özen gösterilmesi gerektiğini vurguluyor. Polislerin kimi zaman 24 saat mesai yaptığını hatırlatan Akcan, görevlerine, aile içi şiddet, boşanma, kıskançlık gibi durumlar da eklendiğinde, çabuk depresyona girme olaylarının meydana gelebildiğini belirtiyor. Polise psikolojik destek birimleri kurulmasını isteyen Akcan, 'Nasıl temizlik veya yemek için dışarıdan hizmet alınıyorsa, burada da hizmet dışarıdan alınmalı. O zaman polisler baskı hissetmeden psikolog yardımından yararlanabilir. Psikolojik destek biriminin amiri, emniyet müdürü olmamalı. Önce emniyet müdürü bu testlere girmeli' dedi.
Genç polisler...
İntiharı Önleme Derneği Başkanı Psikiyatr Prof. Dr. Işık Sayıl 'İntihar olaylarında genç polisler, en büyük risk grubu. Polislerden de intihar edenlerin çoğunun yaşı genç. İkincisi, bunların elinde silah var. İntiharlar, bir anlık dürtüsel harekete bağlı da olabiliyor' diyor.
SORUNLARINI ANLATTILAR
Sinemaya bile gidemiyoruz-ANKARA
POLİSLERİN aylık harcamalarında, sosyal etkinlikler yok gibi. Ankara'da görev yapan M. adlı polis gerekçesini şöyle anlatıyor: 'Diyelim ki bir pazar günü izinliyim ve eşimle sinema planı yapıyoruz. 5 YTL yol parası vereceğiz. Girdiniz bir kafeye kola vs. 10 YTL orada harcayacaksınız. Sinema bileti için de 10'ardan 20 YTL veriyoruz. Çıktıktan sonra hafiften bir akşam yemeği yemeye kalksak 20 YTL de ona gidiyor; toplam 55 YTL. Bunu izinli olsak ve her hafta sonu yapmaya kalksak, ayda 220 YTL ayırmamız gerekiyor. Biz buna para ayırmaktansa, evin diğer ihtiyaçlarını karşılamayı tercih ediyoruz.'
Yine Başkent'teki bazı polisler, özellikle devletin üst kademesinde görev yapan kişilerin takındığı tavırlardan rahatsız. Milletvekilleri, bürokratlar, hakim ve savcıların, 'dokunulmazlıklarını' ön plana getirerek görev yapmalarını zorlaştırdıklarını belirten polisler, Ankara'daki çalışma zorluklarına dikkat çekiyor. Meclis'ten büyükelçiliklere, valilikten kamu binalarına kadar çeşitli yerlerde koruma görevini üstlenen Ankara Hassas Bölgeler Koruma Şubesi ise personel azlığından dertli. Görevli polisler, 'Bir aydır 12-12 çalışıyoruz, haftalık izin de yapamıyoruz. Personelimiz yetersiz' diyorlar.
Amir, memurunu motive edebilir-KAYSERİ
TÜRKİYE genelinde olduğu gibi Kayseri'de de polisin sorunlarının hemen hemen aynı olduğunu belirten Başkomiser Y.B. isterse amirinin memurunu memnun edebileceğini belirtiyor. Y.B, Emniyet Müdürü Orhan Özdemir'in çözülebilecek sorunları saptamak amacıyla bilimsel anketler yaptırdığını belirterek şöyle dedi: 'Belirlenen sorunların çözümüne yönelik çalışmalar yapmak amacıyla kalite çemberleri oluşturulmuştur. Bu çemberlerde polisler sorunlarına çözüm önerileri getirmişler ve bu öneriler sonucunda Emniyet Müdürümüzün emriyle birçok düzenleme yapılmış ve yapılmaya devam edilmektedir.Yapılan çalışmalar sonucunda; Personelin yıllık izinleri bahar ve yaz aylarına gelecek şekilde düzenlenmiştir. Maç, konser gibi ek görevlerde görev alan personelin sayısı ve görev alma saatleri azaltılmıştır. Personelin eksik teçhizatları tamamlanmıştır. Moral motivasyon artırıcı geziler düzenlenmiştir. Çocuklara yönelik yaz kursları düzenlenmiştir. Personelin ödüllendirilmesi yaygınlaştırılmıştır. Hastası, cenazesi olan personele gerekli yardımlar yapılmıştır. Bu uygulamaların artarak devam etmesi bizleri memnun etmektedir' dedi. Davut GÜLEÇ / KAYSERİ
Kızım bana 'amca' diyecek-MERSİN
İL merkezinde uzun süredir görev yapan polis memuru B.D, 'En önemli sorunlarımızdan biri çalışma saatleri. Sürekli stres içindeyiz. Evimize, eşimize çocuğumuza vakit ayıramıyoruz. Çocuğum neredeyse bana 'amca' diyecek. Yüzlerine hasret kalıyorum. Sosyal yaşantımız yok. Evde sorun, işte sorun yaşıyoruz. Ama nereye kadar'. Yine polis memurlarından H.Y ise 'Mesleğin yorucu olasının yanı sıra maaşlarımız çok düşük. Geçinmek büyük sorun haline geldi. Ev kiralarına yetişemiyoruz. Lojmanlar olsa belki bir nebze sorunumuz çözülür. Emekliliğim yaklaştı ama emekli olduğumda kesintiler olacak, yan ödemeler kalkacak bu da beni çok düşündürüyor. Bu şartlarda çalışmak da zor, emekli olmak da' diyor. Asuman AKGÜN / MERSİN
Telefonla arayıp dalga geçiyorlar - HATAY
155 Polis İmdat'a görevli bir polis A.K, 'Günde gelen binin üzerindeki telefonun 600-700'ü fuzuli, gereksiz sırf muhabbet olsun diye açılıyor. Tabii bu da bizim diğer önemli görevlerimizi yapmamıza engel oluyor. Bu telefonları arayanlar arasında eşinden ayrılan, psikolojim bozuk diyen, dalga geçen çoğunlukta. Biz birim olarak her ihbarı her telefona cevap vermek durumundayız. Gereksiz gibi algıladığımız telefondan önemli konularda çıkabilme ihtimalini değerlendiriyoruz' dedi. Yine Hatay'da görev yapan C.K, 'Personel eksikliğini fazla çalışarak kapatmak zorunda kalıyoruz. Yaklaşık bin memurun yapacağı işi 600 polis ile yürütmeye çalışıyoruz. Bize ağır geliyor. Ayrıca lojman sıkıntımız var. Fatih Sultan Mahallesi'ndeki lojmanlar da çok yetersiz, küçük ve bir ki çocuklu aileler sığmıyor' diyor.
tercüman