Erdoğan: Bu tamamen kolektif bir terör eylemidir

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara'daki terör saldırısıyla ilgili, "Bu tamamen kolektif bir terör eylemidir. Burada DAEŞ de var, PKK da var, el Muhaberat da var, PYD terör örgütü de var" dedi.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 22 Ekim 2015 13:41, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Erdoğan: Bu tamamen kolektif bir terör eylemidir

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara'daki terör saldırısının terör örgütlerinin ortak eylemi olduğunu söyledi.

Atatürk Spor Salonu'nda HAK- İŞ 13. Olağan Genel Kurulu'nda konuşma yaptı.

Ankara'daki terör saldırısına değinen Erdoğan, şunları söyledi:

"İşte neler yaptıklarını görüyorsunuz. Şurada Gar'ın önünde... Bakın bu yaşanan olay terörün nasıl kolektif uygulandığını gösteren bir olaydır. Şimdi kalkıyorlar 'efendim burayı DAEŞ yaptı, bunu bilmem kim yaptı.' Bu tamamen bir kolektif terör eylemidir. Burada DAEŞ de var, burada PKK da var, burada El Muhaberat da var, burada Suriye'nin kuzeyindeki PYD terör örgütü de var. Hepsi beraber ortak olarak bu eylemi planlamışlardır. Bunu özellikle bilmenizi istiyorum. Kimse kimseyi aldatmasın. Suruç'ta yaşananlar belli, Diyarbakır'da yaşananlar belli ama benim Kürt kardeşlerim bu oyunu çok iyi ayırt etmek durumundadır. Çünkü bunlar için insan canının değeri yoktur. Asla ona kıymet vermezler. Her terör eyleminin ardından yurt içinde, yurt dışında algı operasyonuna başlıyorlar.

Daha eylemin olduğu anda kalkıp da 'bunu saray yaptı' diyenlerin ne mantığının olduğunu artık anlayın. Çünkü ortak çalışıyorlar. Terör örgütü kan akıtacak, bunlar da çıkacaklar manşetleriyle, ekranlarıyla, siyasetçileriyle o terörü, o terör örgütlerini, o teröristleri himaye edecekler. Senaryo bu. Bu Paralel Yapı, bu malum medya kuruluşları, terör örgütleri ve bazı siyasi partiler kendi çıkarlarını, kendi rantlarını düşünüyor olabilirler. Fakat biz hiçbir zaman 'ben' demedik, her zaman 'biz' dedik. Allah korusun memleket yangın yerine dönse uzaktan bunu keyifle seyredecek kadar ülkelerinden ve milletlerinden, milletinden kopmuş durumdalar.

Biz ne bu ülkenin yangın yerine dönmesine ne de bu hainlerin keyiflenmesine müsaade etmeyeceğiz. Biz bu büyük davanın, bu kutlu davanın hasbelkader ismi öne çıkmış bir neferiyiz. Şahsıma 'muhtar bile olamaz' dediklerinde bunu bana değil, aslında bu millete, Hak-İş'in de sancaktarlığını üstlendiği bu kutlu davanın neferlerine söylüyorlardı. Bugün de Cumhurbaşkanlığı makamına oturan şahsım değildir, cumhurun ta kendisidir."

"Bu tür sıfatlar kullananlar iki yüzlüdür"

Hak-İş'i kuranların, işçinin, çalışanın derdi kadar Türkiye'nin, milletin, bu ülkenin kadınlarının, erkeklerinin, çocuklarının, gençlerinin dertlerini kendilerine dert edindiğine vurgu yapan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"Saldırılara, baskılara, zulümlere direndiler. Darbelere direndiler. 28 Şubat'ta üçlü, beşli çetelere direndiler. Bir takım örgütler, darbecilerin önünde el pençe divan dururken Hak-İş de Hak-İş gibi kuruluşlar da tehditlere rağmen dik durdular. Bakın şimdi, televizyonlara, meydanlara çıkıp, sağda solda pervasızca, edepsizce, ahlaksızca diktatör kavramını kullananlar var. Allah aşkına soruyorum, siz 28 Şubat'ta neredeydiniz, 12 Eylül'de neredeydiniz? 12 Eylül'ün paşası cumhurbaşkanlığı yaparken bir kez olsun bu kelimeyi, bu kavramı kullanabildiniz mi? Diktatör kavramını 28 Şubat'ta o brifinglere gittiğinizde kullanacaktınız, kullandınız mı? Gerçek diktatörlere bir kez olsun diktatör diyebildiniz mi? Diyemezler, diyemediler. Çünkü bunlar cennetmekan Sultan Abdülhamit Han'a diktatör diyenlerin adeta neslidir, onların devamıdır.

Bunlar merhum Özal'a diktatör diyenlerin neslidir. Hiç değişmez, aynı şablon, aynı kalıp, aynı slogan devam ediyor. Cumhuriyet tarihinin seçimle gelmiş, yüzde 52 oy oranıyla gelmiş bir cumhurbaşkanına karşı bu tür sıfatlar kullanan kişiler iki yüzlüdür. Milletim kimin ne olduğunu biliyor. Bunlar hiçbir zaman millete konuşmadılar. Bugün de millete konuşmuyorlar. Çünkü iki yüzlü tavırlarını millete yutturamazlar. Bunlar başka yerlerde iş tutuyorlar, mesajlarını başka yerlere veriyorlar. Kendi hesaplarınca uluslararası çevrelerle, uluslararası medyayla, oralardaki bir takım kuruluşlarla söylem birliğine girip, güya burada operasyon yapacaklar, algı operasyonu yapacaklar, ameliyat yapacaklar. Onların kimlerle yürüdüklerini biz çok iyi biliyoruz. Ama biz milletle yürüdük, milletle yürümeye devam edeceğiz."

"Kanıma dokunuyor"

Diyarbakır'da Yenişehir Belediyesinin Hz. Muhammed'e hakaret karikatürünü kullanması konusunda Erdoğan, "Bir insan olarak, bir Müslüman olarak bu benim kanıma dokunuyor. Ben bu makamda, 'şuna oy verin, buna oy verin veya vermeyin' diyemem. Kime oy verdiğinize iyi bakın, düşünün. Ben Kürt kardeşimle her zaman gönül diliyle konuştum. Şimdi de diyorum ki teröre, teröriste, terör örgütlerine karşı cesur olun. En kutsal değerlerimize dahi pervasızca hakaret eden bu densizlerle aranıza cesaretle mesafeyi koyun" dedi.

-Bu yapı diğerlerinden çok daha tehlikeli-

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde HUDER heyetini kabul etti.

Erdoğan, kabulde yaptığı konuşmada "17-25 Aralık" operasyonlarını anımsatarak, şunları söyledi:

"Biz tüm enerjimizi ve zamanımızı adalet sistemimizin yeniden yapılanmasına ayırmışken, 17-25 Aralık 2013 tarihinde, yargı içindeki bir çetenin ki bu çete, tabanı ibadet, ortası ticaret, tavanı ise ihanet olan bir çetedir. Emniyet içindeki bir grupla birlikte hükümete ve şahsıma yönelik bir darbe hazırlığı içinde olduğu gerçeğiyle karşılaştık. Aldandık. Niye? Bakıyorsun tabanda ibadet var, ortada da ticareti görüyorsun ama tavanda ihaneti doğrusu tespit edememenin orada zaafı içinde olduk."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "27 Mayıs'ta Yassıada, 12 Eylül'de Mamak'ta yargılama yapanlarla 28 Şubat'ta darbecilerin karşısında 'hazır ol'da duranlarla 17-25 Aralık'ta gerçek yüzlerini ortaya koyanların hiçbir farkı yoktur. Hatta bu yapı, milletimizin kutsal değerlerini istismar etmesi sebebiyle diğerlerinden çok daha sinsi, çok daha tehlikeli, çok daha tahripkardır" dedi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber