Anlaşmaya inat mülteciler tam gaz kaçıyor

Türkiye 20 Mart itibariyle Yunan adalarına giden tüm yasadışı göçmenleri, Türkiye'den gelmiş olmaları kaydıyla geri alacak. Yetkililer, 20 Mart'tan itibaren tespitlerin başlayacağını, 4 Nisan'dan itibaren de Türkiye'nin bir mülteci geldiği andan itibaren bir Suriyeli'yi Avrupa'ya gönderebileceği bir takas sistemini işleme koyacağını açıkladı. Ancak anlaşma maddelerine rağmen göçmenler Yunanistan'a geçmekten vazgeçmiyor. Çeşme sahillerinde kaçış hazırlıkları tüm hızıyla sürüyor.

20 Mart'ın üzerinden 24 saat sonra Çeşme'deydik. Mülteciler kış boyunca son akşamı geçirdikleri, adeta kamp haline gelen Çiftlikköy'deki makilik alanda kaçış saatini bekliyor. Akşam yaklaştıkça ayrıldıkları otellerden, 3-4 saatlik yürüyüşün ardından ilk nokta olarak adlandırılan bölgede toplanan göçmenler burada hazırlıklarını yapıyor. Annesiyle saklandıkları yerde sessizce konuştuğumuz Fatma'nın hikayesi ilginç. Afganistan'ın başkenti Kabil'de hukuk okumuş. Geçen hafta iki ağabeyinin botu Sakız'a geçmeyi başarmış ancak bir sonraki botta olan Fatma ve annesi sahil güvenlik ekiplerince yakalanıp geri getirilmiş. Fatma ağabeylerinin Yunanistan'da sınırda onları beklediklerini anlatıyor: "Korkuyorum denizden, istemiyorum ama başka şansımız kalmadı. Anlaşmayı, geri göndereceklerini biliyorum ancak Avrupa'daki yakınlarım herkesi değil sebeplere ve niteliğe göre geri gönderme yapılacağını söyledi. Türkiye, Afganlara çalışma izni ve kalmak için şartlar verseydi gitmek istemezdim. İstanbul'da yaşamak isterdim."

AY IŞIĞINDA KAYBOLUYOR

Az sonra hava kararmaya başladığında telefonları çalmaya başlıyor. Telefondaki sesler kaçakçılara ait. O gece gidilecek uygun plajı tarif ediyor, konum paylaşıyor. Ardından çocuklar kucaklanıyor, çantalar sırtlanıyor, bir ele de can yeleklerinin olduğu siyah poşetler alınıyor. Ay ışında o uzun yürüyüş başlıyor. Dağ, taş, tepe, patika, çalılılık... Üç buçuk saat süren, kilometrelerce yol yürünüyor. Arkalarından gidiyoruz. Küçük bir uçurumun altındaki plaja iniliyor. Bot şişiriliyor ve her şey hazırlandıktan sonra bota biniliyor. Erkekler kenarlara kadın ve çocuklar tam ortaya... Açılmaları yarım saati alıyor. Ay ışığında belli belirsiz görünen bot bir süre sonra gözden kayboluyor. Birkaç saat sonra Fatma'dan mesaj geliyor telefonuma: "Geçtim, abilerimle buluşmaya gidiyorum."

14 TÜRK GÖZLEMCİ

ANLAŞMADAN sonra Yunan adalarına geçen mültecilerin iadelerine yönelik çalışma için önceki gün aralarında subayların da bulunduğu 6 Türk gözlemci İzmir'in Çeşme ilçesinden Sakız Adası'na; dün de 8 Türk gözlemci Midilli Adası'na geçti. 20 Mart'tan sonra adalara geçen mültecilerin Türkiye'ye ne zaman iade edilecekleriyle ilgili Yunanistan'dan bir açıklama yapılmadı.

RİSK ALTINDAYIZ

BEKLEME noktasında konuştuğumuz Cevat, Afganistan'da asker olduğunu, uzun süre mahpus kaldığını anlatarak devam ediyor: "Dünya Suriyelilere kapılarını açtı ama kimse Afganların yaşadığını görmüyor. Bizi istemediklerini söylüyorlar. Burada da risk altındayız. Bizi geri göndermek ölüme yollamak demek. Bu dünya için büyük bir insanlık ayıbı."