Din işleri yüksek kurulu üyesinden 'Menzil' uyarısı

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu üyesi Prof Mustafa Öztürk, FETÖ'nün ardından boşluğu doldurmak isteyen cemaatler türediğini belirterek, "Menzil cemaatinin devletle ilişkilerinin senli benli olmaya çalıştığını bu konuda çok talepkar olduğunu biliyorum" dedi.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 13 Ekim 2016 20:46, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Din işleri yüksek kurulu üyesinden 'Menzil' uyarısı

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimini araştırmak amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, ilk dinlemelerini bugünkü toplantıda gerçekleştirdi.

Komisyon, AK Parti Burdur Milletvekili Reşat Petek başkanlığında toplandı.

- "Asla ve kata bir tarife sığmayan bir yapı"

Çukurova Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurul Üyesi Prof. Dr. Mustafa Öztürk, FETÖ terör örgütünü, "Her yeni duruma göre kendini yeniden yapılandıran, tanımlandıran asla ve kata bir tarife sığmayan bir yapı" olarak nitelendirdi.

Zamanında bu örgütle ilgili babasını bile inandırmakta güçlük çektiğini dile getiren Öztürk, FETÖ'nün dini bir yapı olarak ortaya çıkmasına rağmen bütün yapılanmasının emniyet, asker, yargı gibi kritik alanlarda olduğunu, bununla örgütün neyi amaçladığının görülebildiğini söyledi.

İlahiyat alanının, yapının içinde en önemsenmeyen bölüm olduğunu belirten Öztürk, "Bir vaizden bahsediyoruz ama yapının içinde ilahiyatçı profili, amiyane tabirle getir götür işlerine bakıyor." dedi.

Örgütün eleman devşirmedeki yöntemlerinin Cizvit tarikatıyla örtüştüğünü söyleyen Öztürk, şunları dile getirdi:

"Bu ülkede din-devlet-cemaat ilişkileri sıkıntılı gidiyor. FETÖ'nün muadilleriyle, muhtemel önümüze çıkacak yeni şekilleriyle böyle bir karşılaşma yaşamamak için devlet aklı bunları dikkate almalı. Bu dini yapıların devlet tarafından hem denetlenmesi hem de faaliyet alanlarının belirlenmesi gerekir. Türkiye'de cemaatlar açısından bu kadar özgürlüğün lüks olduğu kanaatini taşıyorum. Bu kadar alan açmak ya da kapatmak sağlıklı sonuçlar vermiyor. Ne yer altına indirecek kadar baskı yapılmalı ne de bu kadar önü açılmalı. Devlet denetiminde bu yapılar devam etmeli.

Başka yapılar da ağır ağır bu boşluğu doldurmanın hevesi içindeler. Menzil cemaatinin devletle ilişkilerinde senli benli olmaya çalıştığını, hevesli ve talepkar olduklarını biliyorum. Nurculuğun başka kollarının da aynı hevesleri taşıdığını biliyorum. 'Benim bakış açımla dine bakacaksın' demek faşizanlıktır ama denetim ve kontrol gereklidir."

Diyanet İşleri Başkanlığının, bu yapının dinle ilgili olmadığı noktasında sesini yükseltmediği, inisiyatif almadığını, bunu kurumuna yönelik bir özeleştiri olarak dile getirdiğini belirten Öztürk, "Neme lazımcı davrandıkları kanaatini taşıyorum. Diyanet bu yapıya karşı zamanında sesini yükseltseydi, bu yapı bu kadar alan bulamazdı." diye konuştu.

Öztürk, FETÖ ele başı Fetullah Gülen'e ilişkin, "Ben bu adamın en başından beri vazifeli olduğunu, bu örgütün ABD odaklı yönetildiği düşünüyorum. Bu kadar suç işleyip ele avuca bilgi belge geçmemesi, vaiz aklının fevkinde bir yazılım ve çalışma gibi görünüyor." değerlendirmesinde bulundu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber