Vekil'den Diyarbakır'da belediye'ye ağır suçlama

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 07 Şubat 2007 17:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Diyarbakır'da 5 kişiye mezar olan binanın ardından şehirdeki yapı denetimi yeniden tartışılmaya başlandı.

AK Parti Diyarbakır Milletvekili Cavit Torun, "Diyarbakır, bina ve arsa rantının en büyüğünün oynandığı illerden birisi." dedi.

Şehrin son 10-15 yıl içerisinde çok büyüdüğüne dikkat çeken Torun, Diyarbakır'da arsaların paylaşımında ve binaların kurulmasında hemen hemen hiçbir kuralın tanınmadığı illerden birisi olduğunu belirtti.

"Yasal olmayan yollardan elde edilen paralar Diyarbakır'da arsa-arazi alım satımı ve bunlar üzerine kurulan binalar ile aklanmakta ve karşınıza ismini cismini duymadığınız insanlar bir anda müteahhit olarak çıkmaktadırlar." diyen Torun, "Son 30 yılda şehrin yapılaşmasında müteahhit olarak çalışan insanları büyük çapta tanıdığımı zannediyorum. Çoğunluğu köy kökenli olan bu insanların bir şekilde ulaştıkları sermaye ile müteahhitlik yaptıklarını ve bu şehirdeki binaların yüzde 90 nında bu insanların imzasının olduğunun farkındayım. Cahil cesur olur kuralının en iyi örneği ilimizde müteahhitlik yapan bir kısım insanlardır. İşte bu ortamlarda piyasada iş tutan insanların yaptığı binalardan hiçbir ilde olmadığı biçimde maalesef sadece bizim ilimizden habire yıkılma haberleri geliyor. Bu kaçıncı binadır çöküyor. Söyleyin Allah aşkına bu tür haberler neden başka illerden gelmez.? Burada büyük ihmaller zinciri ile karşı karşıyayız." diye konuştu.

Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'e de bir çağrıda bulunan Torun, evleri yıkılan insanlar ile yıkılan binanın altında kalan insanların ailelerine yapılacak yardımları koordine etmesini istedi.

Bu konuda hem Kayapınar Belediyesi'nin hem de müteahhitlerin sorumluluğunun bulunduğuna dikkat çeken Torun, şehrin yöneticilerine şu soruları sordu: "Bu şehirde imar planı uygulamalarına riayet edilmekte midir? İmar Planı uygulamalarına riayet etmeyen binalara neler yapılmaktadır? İmar planı uygulamalarına aykırı davranan bu müteahhitlere şimdiye kadar ne yapılmıştır? İnşaat ruhsatlarının çok büyük paralar karşılığında verildiği sağır sultanların bile duyduğu şayialar arasındadır. Gerçekten böyle bir şey var mıdır, yoksa insanlar birilerini karalamak için tezvirat mı yapmaktadır? Şehirde yapılacak bir inceleme neticesinde ruhsata aykırı kaç bina vardır ve bu binalara hangi belediyeler iskan ruhsatı vermiştir? Belediyeler 'biz iskan ruhsatı vermedik, vatandaşlar gidip oturmuşlar' diyorlar ise ruhsata aykırı bu yerlerin elektrik ve su bağlantıları kimler tarafından yapılmıştır? Alkan l Apartmanı'nın çökme tehlikesi, içerisinde olduğunun saptanıp, boşaltılmasına rağmen etrafı çitlerle çevrilip kesinlikle canlı varlıkların girmesinin önüne geçme görevi kime aittir? Çöken Alkan l Apartmanı'nın isminden de anlaşılacağı üzere Alkan ismi altında başka apartmanlar var mıdır ve bunların tespiti yapılıp çökme tehlikesine karşılık üzerinde inceleme yapılmış mıdır? Böylesine ruhsata aykırı işlemler yapıp insanlarımızın ölümüne neden olanlar sadece müteahhitler midir? Her aşamada inşaatın kontrolü ile görevli resmi ve özel sorumlular kimlerdir? Cezai ve Hukuki (evleri yıkılan insanlarla, inşaatta vefat eden. kişilerle ilgili olarak) açıdan tüm resmi kurum yetkililerinin, özellikle Belediyelerin sorumlulukları nelerdir?"

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber