Hastanelerde alarm zili çalıyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe'de öğrencilerle birlikte yaptığı sahurda Türkiye'nin kanayan bir yarasına parmak bastı. Üniversite hastanelerinin borç içinde olduğuna dikkat çeken Erdoğan "Kardeşim batırıyorsunuz bizi, maliyet çok yüksek. Biz bunun altından kalkamayız ki" diyerek sağlık sistemindeki tablonun vehametini ortaya koydu

Kaynak : Karar
Haber Giriş : 08 Haziran 2018 08:00, Son Güncelleme : 08 Haziran 2018 10:03
Hastanelerde alarm zili çalıyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan, eşi Emine Erdoğan'ın Twitter'dan yaptığı paylaşıma cevap vererek Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki sahur davetine katılan gençlerle bir araya geldi, öğrencilerin sorularını yanıtladı. Cumhurbaşkanlığının resmi Twitter hesabı üzerinden de canlı yayımlanan sahur programında Türkiye'nin çok tartışılmayan ancak en ağır sorunlarından birini de açıklayan Erdoğan, üniversite yönetimlerine eleştirilerde bulunarak Tıp Fakültelerinin korkunç bir borç içinde olduklarını dile getirdi. Üniversite Tıp Fakültelerinin devlete devredilmesi gerektiğini ifade ederek işin idari yönetiminin Sağlık Bakanlığına bırakılması çağrısında bulunduklarını aktaran Erdoğan, buna itiraz edildiğini anlatarak, "Kardeşim batırıyorsunuz bizi, maliyet çok yüksek. Biz bunun altından kalkamayız ki" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'altından kalkamayız' diyerek durumun ciddiyetini vurguladığı üniversite hastaneleri sorunu aslında yeni değil. Her 10 senede bir iflasın eşiğine gelen üniversite hastaneleri krizi son olarak geçtiğimiz Mart ayında yine gündeme gelmişti. O dönem 45 üniversite hastanesi artan borç yükünü karşılayamadıkları için kapısına kilit vurma noktasına gelmişti. Hastane sarf malzemelerini dahi alamayan kurumlar çareyi devlete başvurmakta bulmuştu. Yaklaşık 3,5 milyar TL'yi bulan borç da Maliye Bakanlığı tarafından üstlenilmişti. Maliye'ye borçlanan Üniversite hastaneleri de bu borçlarını 2020'den sonra taksitle ödeme kolaylığına kavuşmuştu.

YÜKSEK KALİTE DÜŞÜK HİZMET: Uzmanlara göre üniversite hastanelerinde kronik krize neden olan borç batağının altında bir çok neden yatıyor. Türkiye sağlık sisteminde 355'i özel olmak üzere toplam bin 191 hastane bulunuyor. Bu hastenelerden 77'si de üniversite hastanesi. Bunların 836'sı Sağlık Bakanlığı'na bağlı. Üniversite hastaneleri, gerek yetiştirdikleri doktorlar, gerekse de tıptaki yüksek kalite ortalamaları ile Türkiye'de sağlık sisteminin bel kemiğini oluşturuyor. Ancak bağlı bulundukları üniversiteler tarafından yönetilen hastaneler her dönem tartışmaların merkezinde yer aldı. Sağlık Bakanlığı'na bağlı hastane çalışanları, devlet kadrosundaki memurlar ve işçiler iken üniversite hastaneleri kendi çalışanlarının maaşını hastane döner sermayesinden ödemek zorunda. En büyük gider kalemlerinden birini teşkil eden personel istihdamı, SGK ile yapılan anlaşmalardan gelen düşük ücretlendirmeler nedeni ile bu hastanelerin önündeki en büyük kriz maddesini oluşturuyor.

Uzmanlar, Bakanlığa bağlı diğer hastanelerle aynı SGK ücretini alıp daha yüksek kalitede sağlık hizmeti veren bu kurumlara SGK bütçesinden daha yüksek yüzdeli ödemelerin yapılması gerektiğine dikkat çekiyor. SGK'nın üniversite hastanelerindeki ameiyat ve tedavi masrafları için belirlediği ücretlerin reel olmadığını söyleyen uzmanlara göre bu rakamlar her sene güncellenmeli.

Hastaneler için en büyük handikap ise özel firmalardan aldıkları sarf malzemeleri. Sağlık Bakanlığı hastanelerinde devletin temin ettiği malzemeleri üniversite hastaneleri kendi döner sermayelerinden almak zorunda kalıyor. Buna mukabil yine SGK'nın belirlediği düşük ücretlendirmelerden ödemelerini geri alıyor. Uzmanlar bu sorunun da ödemelerin ya devlet garantisine alınması ya da ücretlendirmenin sık sık güncellenmesi ile aşılabileceğine dikkat çekiyor.

YASTIK ALTI BİRİKİMLERİNİZİ SİSTEME SOKUN

Cumhurbaşkanı Erdoğan Ankara Ticaret Odası'nın iftar programında da ekonomik krizi değerlendirdi. Erdoğan vatandaşlara seslenerek "yastık altında tutulan" döviz, para ve altınları bankalara yatırma çağrısı yaptı. Erdoğan, "Evinizde yastık altında tuttuğunuz dövizlerinizi, para ve altınlarınızı bankalara katılım şirketlerine yatırarak sisteme sokun ve ülkemizin büyümesine hep beraber katkıda bulunun. Kaynağa ihtiyacı var. En büyük kaynak milletimizin, işadamlarımızın sanayi tüccarın kendisidir" dedi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber