Çığ faciasında planlama eksikliği can kaybını artırdı

Van'da meydana gelen çığ faciasında yaşanan kurtarma hatalarını değerlendiren profesyonel dağcı ve çığ uzmanları, can kaybının planlama ve yönetim eksikliği yüzünden arttığına dikkat çekti

Kaynak : Milliyet
Haber Giriş : 07 Şubat 2020 19:54, Son Güncelleme : 07 Şubat 2020 23:56

'Planlama eksikliği can kaybını artırdı'
Van'da 41 vatandaşımızın hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan çığ faciasını Türkiye Dağcılık Federasyonu'nun (TDF) deneyimli uzmanları Milliyet'e yorumladı. Uzmanlar, yetişmiş insan gücü ve teknolojiye rağmen planlama ve yönetim eksikliği nedeniyle can kaybının arttığını vurguladı.

Milliyet'ten Gökhan Karakaş'ın haberine göke: Türkiye Dağcılık Federasyonu Başkanı Prof. Dr. Ersan Başar: "Büyük bir alt yapıya ve potansiyel güce sahibiz ama koordinasyon eksiğimiz sürüyor. Her arama kurtarma birbirinden farklıdır. Her kurtarmaya aynı ekipler yerine konusuna göre uzmanlar gitmeli. Termal sistemlerle kar altındaki insanları bulmak mümkündür.
Dağ Kayağı Ve Çığda Arama Cihazı (Bieps) cihazları bunun için kullanılır. Ama esas olan 24 saat kesintisiz hazır olmaktır. Yani bu insanlar sürekli sahada ve antrenmanlı olmak zorundadır. Çığın arkasından yolu açan iş makinesinin ardında sivil araçların olmaması da çok önemli."

'Zafiyet söz konusu'

TDF Çığ Analiz Uzmanı ve Eğitmeni Murat Salim Şeren: "Van'daki çığ faciasında zafiyet söz konusu olabilir. Tamamen iyi niyetle yapılan çalışmayı gözlemliyoruz. Ama çığ düşen bir bölgeyi haritalandırmadıktan sonra çalışma başlatılmamalı. Van'da bu planların yapılmadığı ya da uygulanmadığını düşünüyoruz. Harita çıkartıldıktan sonra kaçış bölgeleri tespit edilmeli, acil durum planlaması yapılmalı. Gözlem yapacak ve sahadakileri uyaracak gözlemciler olmalı. Olası ikinci ya da üçüncü çığlara önlem alınmadan çalışma yapılmamalı. Böylesi kalabalık çalışılan yerlerde mutlaka sekretarya kurulmalı. Kim hangi ekipman ile nerede, nasıl çalışıyor, bilinmeli. Bunların eksik olduğunu gördük.

Acil durum senaryolarının yapılmadığını ya da uygulanmadığını görüyoruz. Gönüllülük çok önemli ama bilimselliğin dışına çıkılmamalı. Avrupa'da çığ tehdidini sürekli yaşayan ülkelerden teknolojik ve insan kaynağı açısından geri değiliz. Ama Avrupa'da önce uzaktan algılama yapılır. Karın yoğunluğu ve ısısı ölçülerek çığ potansiyeli tespit edilir. Bölgenin topoğrafik haritaları hazırlanır, siyah, kırmızı, turuncu ya da sarı kodlar verilir. Kod renklerine göre bölgedeki insanlara risk bilgisi bilgi verilir. 'Buraya çığ düştü, bir daha düşmez' denilerek hareket edilmez. Van'da çığ rasatı yapılmamıştır. İş makinesinin ardında araçların olması da doğru değil. Çünkü bölgede çığ riski kış boyunca var. Katmanları sarsacak kadar ağır ve gürültülü iş makinesinin güvenli mesafesinde araçların durması gerekirdi. İş makinesi katmanları ve karın stabilitesini bozarak çığı tetikler."

'Canhıraş kurtarma'

Akut Antalya Sorumlusu ve Akdeniz Üniversitesi Spor Bilimleri Öğretim Görevlisi Yılmaz Sevgül: "Van'da arama kurtarma planlaması yapılmadığını görüyoruz. Duygusal travma ve Türk insanı iyi niyetiyle canhıraş insan kurtarmaya gidiyorlar. Profesyonelliğin amatörlükten farkı budur. Çığ arama kurtarmasında önce çevre güvenliği alınmalıydı. İkinci ya da üçüncü çığ riski değerlendirilir. Tabakanın nereden koptuğu bilinmeli, asılı kalan tabakanın zayıflığı bilinmelidir. Kopmayan tabaka potansiyel risktir ve gözlemciler yerleştirilir. Yol açma aracının hemen arkasında araçlar olmamalıydı.

Avrupa'da çığ parkurları sürekli belirlenir, yerleşim yerlerinde çığ potansiyeli olan yerlerde yapay patlatmalarla önlem alınır. Yol üzerinde bir çığ tehdidi varsa hava aracıyla yukarıdan atılan çığ bombasıyla yol açılabilir. DVI yani sinyal takip cihazı arama kurtarmacılar da olursa daha iyi sonuç alınabilirdi. Bürokrat ve siyasetçilerin bölgede olması motivasyon sağlar. Operasyonu yöneten kimse onu bürokrat dinlemeli."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber