Hipertansiyondan dört hastalık doğuyor
Endüstri toplumlarının çoğunda erişkin nüfusun yüzde 25'ini etkileyen temel sağlık sorunlarında olan hipertansiyonun inme, miyokard infarktüsü, konjestif kalp yetmezliği ve son dönem böbrek yetmezliği gibi en sık rastlanılan sakatlık ve ölüm nedenleri için en önemli risk faktörü olduğu belirtildi.
Nedeni belli olan hipertansiyonların yüzde 50'sinin kronik böbrek yetmezlikleriyle oluştuğunu belirten Acıbadem Bursa Hastanesi İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Dr. Hüseyin Çelik, şöyle konuştu: "Hipertansiyonunuz var ise böbrek kaynaklı olabileceğini düşünüyoruz. Ayrıca bu böbrek yetersizliğinin de habercisi olabilir. Nedenini bilemediğimiz hipertansiyonlara primer hipertansiyon deriz ve bu yüzde 90-95 civarında bir oranı kapsar. Diğer bir açıdan bakılırsa, kronik böbrek yetmezliklerinin yüzde 90'ında hipertansiyon vardır. Hipertansiyon ile böbrek rahatsızlığı ilişkisi bir nevi yumurta-tavuk ilişkisidir, birbirlerinin hem nedeni hem sonucudurlar."
Çelik, hipertansiyona neden olan böbrek hastalıkları arasında şunlar saydı: "Böbrek yokluğu, böbrek yetmezliği olmaksızın böbrek hastalığı, akut böbrek yetersizliği, kronik böbrek yetersizliği, böbrek nakli sonrası."
Sadece vücut ağırlığının yüzde 0,5'ini oluşturmasına karşın, kalp debisinin yüzde 20'sini böbreklerin alması bu organların beyinden sonra en çok kanlanan ikinci organ olduğunu gösterdiğini belirten Çelik, "Her iki böbrekte toplam 2 milyon 400 bin glomerül yumağı denilen damar yumakları bulunuyor. Bunların uç uca bağlanması halinde oluşacak uzunluk, dünya ekvatorunu birkaç defa dolaşacak uzunlukta. Böbrekler tamamen damarlardan oluşuyor. Bu anatomik özelliğin sonucu olarak böbrek hastalıklarının hipertansiyonun hem nedeni hem de sonucu olması kaçınılmazdır." diye konuştu.
Yüksek tansiyon ve böbrek hastalıklarının toplumda çok ciddi sağlık sorunlarına yol açtığına dikkat çeken Çelik, bu nedenle 30-35 yaşından önce veya 50-55 yaşından sonra oluşan ani hipertansiyonlarında 'renovasküler hipertansiyon' (böbreğe ait damarların daralması sonucu oluşan hipertansiyon) hastalığının akla gelmesi gerektiğini söyledi.
Bu hastalıkların hem ciddi bir maliyet yükü hem de hasta yaşamında ciddi olumsuz etkiler oluşturduğunu anlatan Dr. Çelik, şöyle devam etti: "Hipertansiyonu bulunan bir hastada altında bir böbrek rahatsızlığı var mı sorusu akla gelmeli, hipertansiyonu olan hasta sonradan gelişebilecek böbrek rahatsızlığı nedeni ile yakın takip altında tutulmalıdır. Böbrek, gerek kendi hücrelerinden kaynaklanan hastalıkları gerekse damar patolojilerinden kaynaklanan hastalıkları nedeni ile yüksek tansiyonu oluşturuyor. Hipertansiyon ise böbreğin damar yapısını bozarak böbrek hastalıklarını başlatıyor, başlayan böbrek hastalıkları da yüksek tansiyonu daha da ağırlaştırıyor."