Reflü tedavisindeki son yöntemler nelerdir?

Kaynak : NTV
Haber Giriş : 21 Ocak 2008 00:26, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:57

Kötü beslenme reflünün yanısıra kabızlığa yol açarken, kabızlık da kalın bağırsak kanserinin oluşum nedenleri arasında yer alıyor.

International Hospital Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Dursun Buğra, reflü ve kalın bağırsak kanseri konusunda merak edilenleri yanıtladı:

Reflü hastalığı neden son yıllarda çok fazla görülmeye başladı?

Günümüzde daha çok fast food, hızlı yemek yeme alışkanlığı, kötü yağlarla yapılan gıdaları tüketme alışkanlığı, aşırı çay, kahve içilmesi, kola, soda, bira gibi gazlı içeceklerin tüketilmesi, nikotin yani sigara alışkanlığının artması bütün bunlar mideden yukarıya doğru asit kaçışını kolaylaştırıcı etkenlerdir. Kötü beslenme alışkanlığı nedeniyle kilolar da artmaya başladı. Kilonun biriktiği yer ise en sıklıkla karındır. Karında biriken fazla kilolar, yağ artışı midenin basıncını artırır, dolayısıyla mide içindeki yüksek basınçtan, daha düşük basınçlı yemek borusuna doğru hem asidin hem de gıdanın kaçışı kolaylaşmış olur ve bunlar da reflüyü kolaylaştıran etkenlerdendir.

Reflü tedavisindeki son yöntemler nelerdir?

Tedavide en sıklıkla kullanılan yol ilaç tedavisidir. Tek başına ilaç tedavisi yeterli olmayabilir hastanın da yardımı gerekiyor. Yaşam tarzını değiştirmesi gerekebiliyor. Kilo alımı, kötü beslenme, gazlı içecekleri içme, kahve ve sigara gibi olumsuz etkenlerden vazgeçmesi gerekir. Geceleri baş tarafını yükselterek önlemler alınabilir. Bunların yanında asit önleyici ilaçları da kullanırsa hastalığın yüzde 90'ı bu tedaviden yarar görüyor. Tedaviden sonra yakınmaları tekrar ortaya çıkanlarda ya da ilaç tedavisinden hiç yarar görmeyenlerde ise cerrahi girişimler yapılabilir.

Kalın bağırsak kanserine yakalanma riski olan kişiler kimlerdir?

Kalın bağırsak kanseri yüzde 90 nedeni bilinmeyen bir şekilde farklı etkenlerin sonucunda ortaya çıkıyor. Kabızlık bunlardan biri olabilir. Yüzde 10'unda ise nedeni bilebiliyoruz. Bu yüzde 10 içinde ailevi kolorektal kanserler var. Örneğin kalın bağırsak mukozasında çok fazla polibin olduğu ve kanser gelişmesinin yüzde yüz olduğu ailevi bir hastalık gelişmesi. Yine ailevi fakat polipe bağlı olmayan bir kanser türü var. Bunları topladığınız zaman yüzde 3-4 civarındadır. Bir de iltihabi bağırsak hastalıkları tedavi edilmezse onların zemininde de kanser gelişebiliyor. Risk altındakiler ailesinde kolon kanseri hastalığı olan kişiler olabilir. Yani birinci derecede yakınlarında kolon kanseri varsa o kişinin riski de yüzde 2 ya da üç artıyor. Yaş ilerledikçe kalın bağırsakta kanser görülme riski de artıyor.

Işın tedavisi almak kanser riski yaratıyor mu?

Rahim ya da prostat kanseri nedeniyle radyasyon almış kişilerde bu hemen organların arkasındaki rektumda kanser gelişmesi olasılığı normal kişiye göre daha yüksek. Işın tedavisinin bir yeri düzeltirken başka bir yerde kanser oluşturma etkisi olabilir.

Bu kanser türünü önlemek için alınacak tedbirler var mı?

Bu tür risk etkenleri taşıyan kişilere tarama programı uygulanabilir. Tarama bir hastalığı çok önceden fark ederek tedavi etmeye yarayan önemli bir tıbbi yoldur. Ailesinde kolon kanseri olanları, radyasyon almış kişileri, 50 yaşını geçmiş kişileri taramak gerekiyor. Yılda iki defa dışkıda gizli kan testi yapılabilir. Ciddi risk grubundaki kişiler düzenli şekilde kolonoskopik taramalara tabii tutulabilir. Bu yöntemlerle hastaların çok önemli bir kısmında kalın bağırsak kanserini erken fark etmek ve tedavilerini yapmak mümkün.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber