Türkiye, eğitim programlarında 31 AB ülkesini solladı

Kaynak : Referans
Haber Giriş : 09 Şubat 2008 14:40, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

AB fonlarından yeteri kadar yararlanmamakla eleştirilen Türkiye, eğitim programlarında 31 AB ülkesini solladı. Türkiye, tüm AB ülkeleri arasında bütçesi yüzde 70 artırılan tek ülke oldu. 7 yıl için 560 milyon euro bütçe tahsis edilen Türkiye'de 300 bin kişinin bu fonlardan yararlanması bekleniyor.

Proje üretmemesi nedeniyle Avrupa Birliği (AB) fonlarından yeteri kadar yararlanamayan Türkiye, gençlik ve eğitim programlarında gösterdiği performansla 31 ülkeyi solladı. 2004'te programa dahil olan Türkiye, 3 yılda 45 bine yakın öğrenci, öğretmen, akademisyen ve meslek sahibinin programdan yararlanmasını sağlayarak kendine tahsis edilen fonların yüzde 98'ini kullandı.

Türkiye bu performansıyla 31 ülke arasında bütçesi yüzde 70 oranında artırılan tek ülke oldu. 2007-2013 dönemi için 560 milyon euro ödenek tahsis edilen Türkiye, bu performansıyla özellikle gençlik programlarında İspanya, İtalya gibi ülkeleri bile geride bıraktı. Okul öncesinden başlayıp yetişkin eğitimine kadar uzanan süreci kapsayan programlarda Türkiye en büyük başarıyı ise yükseköğretime yönelik Erasmus'ta sağladı. Bu program kapsamında 89 üniversite 3 yıllık süreçte Avrupa'daki yükseköğretim kurumlarıyla bin 600 anlaşmaya imza attı. En büyük başarıyı ise, 497 bin euroluk hibe alan İstanbul Teknik Üniversitesi gösterdi. Vakıf üniversiteleri arasında ise 110 bin euroluk fon desteği sağlanan Sabancı Üniversitesi birinci sıraya oturdu.

Hedef nitelikli iş imkanı sunmak

Devlet üniversiteleri programlarda yararlanan öğrenci ve akademisyen sayısı bakımından listenin en tepesinde yer aldı. Buna karşın, programdan yararlananların toplam öğrenci ve öğretim elemanı sayısına oranı bakımından vakıf üniversitelerinin devlet üniversitelerine üstünlüğü göze çarpıyor. 2004'te Türkiye'de pilot olarak uygulanmaya başlayan eğitim programlarından ilk yıl 8 bin kişi yararlanmıştı. Üçüncü yıl sonunda bu sayıyı yaklaşık 45 bine çıkaran Türkiye'nin tekrar büyük bir performans sergilemesi ve 2013 itibariyle 300 bin kişinin bu programlardan faydalanması bekleniyor.

Eğitim ve gençlik programları, AB'nin dünyadaki rekabet ortamında bilgiye dayalı bir ekonomik kalkınmayla öne geçebilme hedefi doğrultusunda ortaya koyduğu vizyonun bir parçası. AB'nin 2005'te yeniden oluşturulan Lizbon Stratejisi'ne göre AB'nin "sürdürülebilir kalkınmayla birlikte daha fazla sayıda ve daha iyi nitelikte iş imkanları sunan, daha fazla sosyal uyumun varolduğu, bilgiye dayalı ileri bir toplum olması" öngörülüyor. Bunun için ise, birlik tarafından üye ülkelerin eğitim faaliyetlerini tamamlayıcı nitelikte destek oluşturulması amaçlanıyor. Türkiye'nin de 2004'ten itibaren yer almaya başladığı AB Eğitim ve Gençlik Programları da bu doğrultuda Avrupa vatandaşlarına bu alanda yapacakları projelere yöntem ve finansman desteği sağlamak üzere kurulmuş. En önemli özelliği ise, ülkelerarası öğrenci ve öğretim elemanı değişimleriyle karşılıklı işbirliği, anlayış ve etkileşimi geliştirebilmek.

Yüzde 100 oranında başarı elde edildi

Programlar sayesinde AB'ye üye ve aday ülkelerdeki eğitim seviyelerinin yükseltilmesinin yanı sıra, Avrupa halkları arasında bir anlayış ve işbirliği ortamının geliştirilmesi hedefleniyor. Ana amaçlardan biri, öğrenci, öğretmen ve öğretim elemanı değişimleriyle Avrupa ülkeleri arasında kültürel tanınma ve Avrupa vatandaşlık bilincini artırarak ırkçılık ve yabancı düşmanlığı gibi olumsuzlukların da önüne geçebilmek. Bu doğrultuda 1995 yılında bir çatı altında toplanarak sistemleştirilen eğitim programları, 2007'de ise yeniden yapılandırılarak "Hayatboyu Öğrenme Programı" (LLP) çatısı altında toplandı. AB adaylık statüsünü 1999'da kazanan Türkiye ise bu programlara 1 Nisan 2004 tarihinde tam üye olma hakkını elde etti. Programın 2000-2006 yıllarını kapsayan "İkinci Uygulama Dönemi"nde üyeliğe kabul edilen Türkiye, böylece programın son 3 yılına dahil oldu. AB Komisyonu ile yapılan müzakereler sonunda 2004, 2005 ve 2006 yıllarını kapsayan dönem için yaklaşık 70 milyon euroluk bütçe oluşturuldu. Bu bütçenin yüzde 100'e yakın bir kısmı vatandaşların bireysel başvuru ve projelerine tahsis edilerek AB fonları arasında kullanım oranı açısından önemli bir başarı elde edildi. 3 yıllık dönemde hem yapılan başvurular, hem kabul edilen proje sayısı hem de tahsis edilen ödenek bakımından sürekli bir büyüme elde edildi. Programın uygulandığı ilk 3 yıl en dikkat çeken durum ise, programlara yönelik ilgideki artış oldu. İlk yıl 841 proje başvurusu yapılırken, başvuru sayısı 2005'te 4 bin 551'e, 2006'da ise 5 bin 21'e çıktı.

Yüzde 70'lik bütçe artışı Avrupa'da tek

AB ile yapılan müzakereler doğrultusunda Türkiye için programdaki ilk 3 yıllık dönemde 70 milyon euroluk bütçe oluşturulduğunu söyleyen Türk Ulusal Ajansı Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanı Fatih Hasdemir, "Bütçenin yüzde 100'e yakın kısmı projelere tahsis edilerek hayata geçirildi. Elde edilen bu başarı sonunda AB, Türkiye'nin İlerleme Raporları'na bu başarıya atıf yaparak Türkiye'nin daha fazla desteklenmesi gerektiğine vurgu yaptı" dedi. Bunun sonucunda 2007-2013 dönemi için Türkiye'ye sağlanacak ödenekte yüzde 70 artışa gidildiğini vurgulayan Hasdemir, "Türkiye'nin bütçesini kullanmadaki başarısı nedeniyle bu oranda bir artışa gidildi. Bu Avrupa'da bir ilk. Sadece sayı değil, hayata geçirilen projelerin kalitesi de çok önemli. 2013'te yeni bir değerlendirme yapılacak. Bütçenin daha da artacağını öngörüyoruz" diye konuştu. Programın "Üçüncü Uygulama Dönemi" olan 2007-2013 yılları için Türkiye'ye 560 milyon euro tahsis edildiğini belirten Hasdemir, böylece Türkiye'nin bütçe bakımından Gençlik Programı'nda 4, Hayatboyu Öğrenme Programı'nda ise 7'nci en büyük finansmanı elde ettiğine işaret etti. Bu dönemde 300 bin kişinin daha bu programlardan yararlanacağını söyleyen Hasdemir, bu doğrultuda söz konusu programlar kapsamında eğitim ve gençlik konusunda proje hazırlayıp uygulayacaklara finansman desteği sağlayacaklarını söyledi.

89 üniversite 1600 anlaşmayı hayata geçirdi

Türkiye, Hayatboyu Öğrenme Programı kapsamında en büyük başarıyı ise yükseköğretime yönelik Erasmus'ta gösterdi. Mesleki eğitimi kapsayan Leonardo da Vinci Hareketlilik Projeleri'nde 2006 yılında 2 bin 572 olan toplam başvuru sayısı 2007'de 2 bin 838'e yükseldi. Okul eğitimini kapsayan Comenius programında da 2006'da bin 157 olan proje başvuru sayısı 2007'de bin 337'ye çıktı. Buna karşın Erasmus'ta 2007 yılı için yapılan başvuru 9 bin 970 olarak gerçekleşti. Türkiye'de 85'i devlet, 30'u vakıf olmak üzere 115 üniversite bulunuyor. 89 üniversite ise eğitim ve gençlik programları kapsamında Avrupa'daki yükseköğretim kurumlarıyla bin 600 değişim anlaşması imzalamış durumda. Programın Türkiye'deki 3 yıllık geçmişi düşünüydüğünde, bu Türk üniversiteleri için önemli bir başarı olarak değerlendiriliyor.

Erasmus'a yoğun ilgi

Erasmus için pilot uygulama yılı olan 2003-2004 akademik yılında 15 üniversite programa dahil oldu. Bu kapsamda ilk yıl Türkiye'den 125 üniversite öğrencisi yurt dışına gidip eğitimine bir Avrupa üniversitesinde devam ederken, 17 yabancı öğrenci de Türkiye'ye geldi. 2004-2005 akademik yılı Erasmus Programı'nın ilk gerçek uygulama alanı oldu. Bu dönemde bin 142 Türk üniversite öğrencisi eğitimine yurtdışında devam ederken, 2005-2006 döneminde ise bu sayı 2 bin 862'ye çıktı. 2006-2007 akademik yılında ise bu sayı neredeyse ikiye katlanarak 4 bin 950'ye ulaştı. Toplamda ise 9 binin üzerinde üniversite öğrencisi değişim programı kapsamında yurt dışında eğitim imkanı yakaladı. Üç yıllık dönemde 2 bin 574 öğretim elemanı da uluslararası değişimden yararlandı. Bu akademik dönemde ise 5 bin 542 yükseköğretim öğrencisi ile 2 bin 317 öğretim elemanın değişim programından yararlanması bekleniyor. Erasmus kapsamında geçen akademik yıl içinde Türk üniversiteleri arasında en büyük finansman desteğini ise, 497 bin euro civarındaki hibe ile İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) aldı. Vakıf üniversitelerinin lideri ise, 110 bin euroluk hibe ile Sabancı Üniversitesi oldu.

Farklı kültürler ile tanışıyoruz

Sabancı Üniversitesi Avrupa Ofisi Direktörü Evrim Güngör: Öğrenciler aldıkları eğitime uluslararası bir boyut kazandırmak, farklı kültürler tanımak, yeni yerler görmek, dil becerilerini geliştirmek amacıyla değişim programlarını tercih ediyorlar. Yurtdışına giden öğrencilerimizin bir kısmının gittikleri ülkelerde önde gelen şirketlerde iş bulması, yüksek lisans ve staj fırsatı yakalaması ilgiyi daha da artırıyor.

Etiler Turizm Otelcilik And. Meslek Lisesi öğrencisi Güliz Çuhatutar (19): Kendi sektörüme yönelik daha iyi eğitim almak, farklı yaklaşımları görmek amacıyla Finlandiya'ya gittim. 5 ay Helsinki'nin en eski ve ünle oteli olan Hotel Kamp'ta banket mutfağında çalıştım. Yabancı bir kültürü dili, mutfağı ve yaşam biçimiyle öğrenmenin yanı sıra, Avrupa'nın en tanınmış otellerinden birinde staj yapmış olmak ileride kariyerime büyük katkı sağlayacak.

Belçika Antwerp'ten Didier Smet(17): Belçika Antwerp'ten mesleki eğitim için İstanbul'a geldim. Ottoman Otel'de 5 aydır staj yapıyorum. Mutfakta çalışıyorum. İmam bayıldı ve dolma gibi Türk yemeklerini öğrendim. Turizm eğitiim aldığım için ülkeme döndüğümde, Türk mutfağına yönelik öğrendiklerimi uygulayacağım. Ayrıca az da olsa Türkçe de öğrendim.

Anadolu Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği Sinan Aşçı (19): Üniversite eğitimime Çek Cumhuriyeti'nde devam ediyorum. Hep yurt dışında okuma hayalim vardı. Ama bu maliyeti karşılamak kolay değil. Bu nedenle ÖSS'de üniversite tercihi yaparken Erasmus'a dahil olup olmadığını inceleyip ona göre tercih yaptım. Çok farklı kültürleri yaşama fırsatı sunması, programın en güzel özelliği.

İstanbul Üniversitesi Halkla İlişkiler Yüksek Lisans Zeynep Mengi(22): Erasmus kapsamında Polonya'ya gidip eğitimime 5 ay Wroclaw Üniversitesi'nde devam ettim. Orada gördük ki insanlar Türkiye'ye ve Türklere karşı çok önyargılı. Dans ettiğimizi hatta giyim tarzımızı görünce çok şaşırdılar. "Türkiye'de evlerde televizyon var mı" diye soran bile oldu. Kafalarındaki Türkiye imajını tamamıyla değiştirdik.

Sayılarla Erasmus Programı

En çok hibe kullanan üniversiteler (euro)
İTÜ 497.895
Ege 397.310
Çukurova 250.306
Anadolu Üniversitesi 241.723
İstanbul 212.348
Marmara 151.085
Galatasaray 133.940
Karadeniz Teknik Ü. 131.391
Akdeniz Üniversitesi 126.273
Boğaziçi 126.150
Dokuz Eylül 123.570
Selçuk 121.074
Sabancı 110.555
Hacettepe 103.773
ODTÜ 102.573
Gazi 100.034
   
Yurtdışında en çok öğrenci gönderen 10 üniversite
İTÜ. 123
Ege 98
Çukurova 71
Anadolu 68
İstanbul Üniversitesi 56
Galatasaray 49
Boğaziçi 43
Akdeniz 40
Marmara 37
Sabancı 37
--
Giden öğrencilerin illere göre dağılımı (ilk 10)
İstanbul 466
Ankara 154
İzmir 134
Adana 71
Eskişehir 68
Antalya 40
Konya 31
Isparta 29
Trabzon 29
Gaziantep 20

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber