Kişiye özel ilanla atanan öğretim görevlisinin dört yıl sonra ilişiği kesilebilir mi?

Dava konusu olayda; bir devlet yükseköğretim kurumu bünyesinde öğretim görevlisi olarak görev yapan davacının, öğretim görevlisi olarak atanma işlemlerinin yasalara ve yönetmelik hükümlerine aykırı olduğu gerekçesiyle iptal edilmesi gerektiği hususundaki Yüksek Öğretim Kurulu Başkanlığı'nın teklifi uyarınca görevle ilişiği kesilmiştir.

İlk derece mahkemesi; ''Fakültelerin veya Yüksekokulların Süsleme ve Dekoratif, Dekoratif Ürünler Eğitimi veya Dekoratif Sanatlar Eğitimi lisans mezunu olmak ve ilgili alanların herhangi birinde yüksek lisans yapmış olmak ve beş yıl ders verme tecrübesine sahip olmak'' şeklinde diğer adayların başvuru haklarını kısıtlayıcı veya zorlaştırıcı özel şart koyulduğunu ve ilana çıkılarak sınava girecek kişilerin belirlenmesi suretiyle ilgili mevzuata aykırı olarak alım yapıldığının anlaşılması nedeniyle atama işleminin iptal edilmesinde hukuka aykırılık görmemiştir.

Bölge İdare Mahkemesi ise; ilan ve atama sürecinde davacının açık hatalı, kötü niyetli ve/veya hileli bir davranışının bulunmadığının Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı'nca düzenlenen soruşturma raporunda tespit ve kabul edildiği, söz konusu ilanların mevzuata uygunluğundan idarenin sorumlu olduğu, davacının ilan şartlarının belirlenmesinde herhangi bir etkisi olmadığı gibi 2013 yılından bu yana öğretim görevlisi olarak çalışan davacının, atanmasında hata bulunduğundan bahisle yıllar sonra görevle ilişiğinin kesilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle istinafa konu İdare Mahkemesi kararı kaldırılarak dava konusu işlemin iptaline karar vermiştir.

Danıştay Sekizinci Dairesi, Bölge İdare Mahkemesinin kararını onamıştır.

T.C.

D A N I Ş T A Y

SEKİZİNCİ DAİRE

Esas No : 2020/2791

Karar No : 2021/5005

TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1- . Kurulu Başkanlığı

VEKİLİ : Av. .

.

2- . Üniversitesi

VEKİLİ : Av. .

KARŞI TARAF (DAVACI) : ...

VEKİLİ : Av. .

İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem: ... Üniversitesi Avanos Meslek Yüksekokulu bünyesinde öğretim görevlisi olarak görev yapan davacının, öğretim görevlisi olarak atanma işlemlerinin yasalara ve yönetmelik hükümlerine aykırı olduğu gerekçesiyle iptal edilmesi gerektiği hususundaki Yüksek Öğretim Kurulu Başkanlığı'nın ... tarih ve ... sayılı yazısı uyarınca atamasının iptaline ilişkin ... Üniversitesi Rektörlüğü Personel Daire Başkanlığı'nın ... tarih ve . sayılı olurunun iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:

... İdare Mahkemesinin . tarih ve E:., K:. sayılı kararda; öğretim görevlisi alımı için yapılan ilanda mevzuatta yer alan ve özel şartlar bölümünde belirtilen "Güzel Sanatlar Fakülteleri, Eğitim Fakültelerinin Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümleri, Konservatuarlar ile ön lisans düzeyinde eğitim yapılan birimlere başvuracak öğretim görevlisi adaylarında en az lisans mezunu olmak ve belgelendirmek kaydıyla alanları ile ilgili iki yıl tecrübeli olmak" şartı yerine, ''Fakültelerin veya Yüksekokulların Süsleme ve Dekoratif, Dekoratif Ürünler Eğitimi veya Dekoratif Sanatlar Eğitimi lisans mezunu olmak ve ilgili alanların herhangi birinde yükseklisans yapmış olmak ve beş yıl ders verme tecrübesine sahip olmak'' şeklinde kişilerin başvuru haklarını kısıtlayıcı veya zorlaştırıcı özel şart koyarak, işin niteliğine dikkat edilmeksizin, adayın kendi alanında mı yoksa başka bir alanda mı tecrübe sahibi olması gerektiği hususu belirtilmeksizin ilana çıkılarak sınava girecek kişilerin belirlenmesi suretiyle, yasa ve yönetmelik hükümlerine aykırı olarak alım yapıldığının anlaşılması nedeniyle; Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı'nın 16.08.2017 tarihli yazısına istinaden davacının atama işleminin 25.08.2017 tarihli Rektörlük makamı oluru ile iptal edilmesine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:

İstanbul Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin ... günlü E:. K:. sayılı kararının davacının temyiz istemi üzerine Danıştay Sekizinci Dairesinin 24/09/2019 günlü ve E:2018/4954 K:2019/7748 sayılı kararıyla bozulması üzerine bozma kararına uyularak; Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu'nun, idari işlemlerin geri alınması koşullarını da belirleyen 22.12.1973 gün ve E:1968/8 sayılı kararında; dava açma süresi içinde, hukuka aykırı tüm işlemlerini geri almaya yetkili olan idarenin, dava açma süresi geçtikten sonra ancak yok hükmündeki idari işlemleri ile ilgililerin gerçeğe aykırı beyanı veya hilesi nedeniyle veya açıkça hataya düşerek tesis ettiği idari işlemlerini, süre kaydı aranmaksızın geri almasının mümkün olduğu, dava konusu ilan ve atama sürecinde davacının açık hatalı, kötü niyetli ve/veya hileli bir davranışının bulunmadığının Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı'nca düzenlenen soruşturma raporunda tespit ve kabul edildiği, söz konusu ilanların mevzuata uygunluğundan idarenin sorumlu olduğu, başvuran ve ilan edilen koşulları taşıdığını varsayan gerek ilanın yapılmasında, gerekse alınacak öğretim görevlisinde aranacak özel koşulların belirlenmesinde katkısı, etkisi olmadığı gibi idareyi yanılttığı, işlem tesisinde hatası, hilesi olduğu yönünde bir saptama da olmayan ve 2013 yılından beri öğretim görevlisi olarak çalışan davacının, atanmasında hata bulunduğundan bahisle yıllar sonra görevle ilişiğinin kesilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle istinafa konu İdare Mahkemesi kararı kaldırılarak dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davalı idareler tarafından, davacının öğretim üyesi kadrosuna usulsüz atanmış olduğunun soruşturma raporu ile ortaya konulduğu, hukuka aykırı atama işleminin her zaman geri alınabileceği belirtilerek davacının atama işleminin iptaline ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmüştür.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olarak verilen istinaf kararının onanması gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ . DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle,

1. Temyiz istemlerinin reddine,

2. ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının ONANMASINA,

3. Kesin olarak, 03/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.