MEB'in unvan değişikliği uygulamasından mühendisler rahatsız!

MEB geçen yıl mühendis kadroları için unvan değişikliği sınavı açtı.

Sınav sonuçları açıklandıktan sonra bu kez de sözlü sınav süreci başladı.

Sözlü sınavda bakanlığın son dönem uygulaması gerçekleştirildi ve yazılı sınava eş değer puan verildi. (Puanlamada başkaca bir uygulama (düşük puan verilerek eleme vs) olup olmadığı hakkında bir bilgi gelmediğinden yorum yapmamız mümkün değil.)

Fakat yazılı sınav doğal olarak her mühendislik alanı için ayrı yapıldığından mühendislikler arasında puan farkları söz konusu oldu. Alanlar bazındaki bu farklılık daha önce haber yapılmıştı.

Bazı alanlarda 70-80-90 ve üzeri puan alan çok aday var iken harita mühendisliği gibi bazı alanlarda en yüksek puan 68 oldu.

Mevzuata göre yazılı sınavda baraj 60 puan iken sözlü sınavdan 70 alan başarılı sayılıyor.

Bazı mühendisliklerde 68 puanla yazılı sınavda birinciliği elde eden kişiye sözlü sınavda da 68 verilince başarısız sayıldı ve tercih hakkı dahi elde edemediler.

Hikaye burada bitmiyor. Birinci olan kişi başarısız sayılırken aynı zamanda MEB'de bu alanda mühendissiz kaldı.

Duyduğumuz daha ilginç konu ise sözlü sınav komisyonu ve değerlendirmesi.

Komisyonda aynı alandaki mühendislik diploması sahibi üye, yazılı sınavda barajı (60 puanı) dahi aşamayan bir kişi ve değerlendirmede birinci aday(lar)a alan bilgisi konularında 0 (sıfır) puan verilmiş.

Evet barajı aşsaydı kendisi de komisyon karşısına geçecek kişi barajı aşamadığı sınavda komisyon üyesi olarak görev aldığı gibi yazılı sınavda başarılı olan adaylara alan bilgisi olarak 0 (sıfır) puan verebilmiştir.

İyi niyetle yapıldığı söylenen sözlü sınav puanının yazılı sınav ile eşdeğer puan verilmesi uygulamasının doğru bir yaklaşım olmadığını, sınav söz konusu ise adil ölçme ve değerlendirme yapılması gerektiğini, eşdeğer puan vermek, tüm adaylara 100 puan vermek gibi uygulamaların devlet ciddiyeti ile de uyuşmadığını defalarca ele almıştık.

Çözüm; sözlü sınav gibi objektifliği tartışılan uygulamaların kaldırılması, özellikle görevde yükselme ve ünvan değişikliği gibi sınavlarda yazılı sınav hakkının teslim edilmesidir.

Hele hele MEB gibi ölçme değerlendirme alanında çok daha ileride olması gereken bir kurumun bu tür hatalarının, yanlış uygulamalarının kabul edilmesi mümkün değildir.

Anlattığımız sınavda dahi basit bir yaklaşımla/yöntemle çözülebilecek olan " ve yazılı sözlü eşit puan uygulaması ile yazılı üstünlüğünün zaten kabul edildiği" bir süreçte sözlüde 70 baraj altı nedeniyle mühendis kadrolarının boş kalacağının hesaplanamaması, hesaplanmışsa bile önlem alınmayarak sınav birincisinin dahi atanamaması gerçekten acı bir durumdur.

Maksut BALMUK