Terör örgütüne üye olma suçundan kamu davası açılmış personelin sözleşmesi feshedilebilir mi?

İlk derece: İşlem hukuka uygundur
Emniyet görevlilerince evinde yapılan aramada, bölücü terör örgütünün ideolojisini yansıtan ve hakkında toplatma kararı bulunan çok sayıda kitap ve doküman bulunan, ifadesinde söz konusu dokümanların kendisine ait olduğunu kabul eden ve hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kamu davası açılmış olan davacıya isnat olunan suçun, belediye hizmetlerinin gereği gibi yürütülmesini olumsuz şekilde etkileyecek nitelikte olması dikkate alındığında işlem hukuka uygundur.

Danıştay: Davacının ''terör örgütü üyesi'' olduğu iddiası somut olarak ortaya konulmamıştır.
Davacı hakkında Sulh Ceza Hakimliğinin arama ve el koyma kararına istinaden ''terör örgütüne üye olma'' suçundan soruşturma yürütüldüğü gerekçesiyle tesis edilmişse de; davacıya isnat edilen ve dava konusu işlemin gerekçesini oluşturan ''terör örgütüne üye olma'' fiilinin davacı tarafından işlenip işlenmediğinin ceza mahkemesince yapılan yargılama sonucunda ortaya konulabileceği, UYAP sistemi üzerinden yapılan incelemede ise; anılan fiil nedeniyle kovuşturmaya başlanıldığı ve henüz bir karar verilmediğinin görülmektedir.

İlk derece mahkemesi kararında ısrar etmiştir.

İDDK bu ısrar kararını onamıştır.

T.C.
DANIŞTAY
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No: 2022/42
Karar No: 2022/1324

İSTEMİN KONUSU:
. Bölge İdare Mahkemesi. İdari Dava Dairesinin. tarih ve E:., K:. sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem:
. Belediye Başkanlığında 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca sözleşmeli sosyolog olarak görev yapan davacının, sözleşmesinin feshedilmesine ilişkin. tarih ve . sayılı işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı tüm özlük, emeklilik ve sosyal haklarının iade edilerek, maddi kayıplarının tazminine karar verilmesi istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:
. İdare Mahkemesinin. tarih ve E:., K:. sayılı kararıyla;
Emniyet görevlilerince evinde yapılan aramada, bölücü terör örgütünün ideolojisini yansıtan ve hakkında toplatma kararı bulunan çok sayıda kitap ve doküman bulunan, ifadesinde söz konusu dokümanların kendisine ait olduğunu kabul eden ve hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kamu davası açılmış olan davacıya isnat olunan suçun, belediye hizmetlerinin gereği gibi yürütülmesini olumsuz şekilde etkileyecek nitelikte olması dikkate alındığında; davacının sözleşmesinin feshedilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:
. Bölge İdare Mahkemesi. İdari Dava Dairesinin. tarih ve E:., K:. sayılı kararıyla; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

Daire kararının özeti:
Danıştay Onikinci Dairesinin 17/02/2021 tarih ve E:2019/7892, K:2021/780 sayılı kararıyla;
Dava konusu edilen davacının sözleşmesinin feshine ilişkin işlemin, davacı hakkında. Sulh Ceza Hakimliğinin. sayılı arama ve el koyma kararına istinaden ''terör örgütüne üye olma'' suçundan soruşturma yürütüldüğü gerekçesiyle tesis edilmişse de; davacıya isnat edilen ve dava konusu işlemin gerekçesini oluşturan ''terör örgütüne üye olma'' fiilinin davacı tarafından işlenip işlenmediğinin ceza mahkemesince yapılan yargılama sonucunda ortaya konulabileceği, UYAP sistemi üzerinden yapılan incelemede ise; anılan fiil nedeniyle, . Ağır Ceza Mahkemesinin E:. sayılı dosyası ile kovuşturmaya başlanıldığı ve henüz bir karar verilmediğinin görüldüğü,
Bu durumda, davacının ''terör örgütü üyesi'' olduğu iddiası somut olarak ortaya konulmadan, yalnızca hakkında soruşturma başlatılmış olması dayanak alınarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle . Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin . tarih ve E:., K:. sayılı kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi ısrar kararının özeti:
. Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin 07/10/2021 tarih ve E:2021/2591, K:2021/1600 sayılı kararıyla; istinaf başvurusunun reddi yolundaki ilk kararda ısrar edilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:
Davacı tarafından, Anayasa'nın 141. maddesi uyarınca mahkeme kararlarının gerekçeli olmak zorunda olmasına rağmen temyiz istemine konu kararın gerekçesiz olduğu; hakkında tesis edilmiş bir disiplin cezası veya herhangi bir yasa dışı örgüte aidiyet/iltisak veya irtibattan kesinleşmiş mahkeme kararı bulunmaksızın, aleyhine hiçbir somut delil olmadan hukuki olmayan gerekçelerle tesis edilen işlemin hukuka aykırı olduğu; yargı kararı olmadan suçluymuş gibi işlem yapılmasının masumiyet karinesine, Anayasa'ya, AİHS'e aykırı olduğu; davalı idare bünyesinde müvekkilin yaptığı görevi ifa edecek başka bir personel bulunmadığı; hizmet sözleşmesinin meclis kararı olmaksızın, belediye başkanınca feshedilmesinin yetkide paralellik ilkesine de uyarlı olmadığı belirtilerek ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:
Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK H KİMİ DÜŞÜNCESİ:
Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava daireleri ile bölge idare mahkemelerinin temyize tabi kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin . İdare Mahkemesi kararına yönelik yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki . Bölge İdare Mahkemesi . İdari Dava Dairesinin . tarih ve E:., K:. sayılı ısrar kararının ONANMASINA,
3. Bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de . Bölge İdare Mahkemesi . İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, 07/04/2022 tarihinde, kesin olarak oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY
X- 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 49. maddesinin 3. fıkrasında, "Belediye ve bağlı kuruluşlarında, norm kadroya uygun olarak çevre, sağlık, veterinerlik, teknik, hukuk, ekonomi, bilişim ve iletişim, planlama, araştırma ve geliştirme, eğitim ve danışmanlık alanlarında avukat, mimar, mühendis, şehir ve bölge plancısı, çözümleyici ve programcı, tabip, uzman tabip, ebe, hemşire, veteriner, kimyager, teknisyen ve tekniker gibi uzman ve teknik personel yıllık sözleşme ile çalıştırılabilir..." hükmüne yer verilmiş; 5. fıkrasında, 3. ve 4. fıkra hükümleri uyarınca çalıştırılacak personel hakkında, bu Kanunla düzenlenmeyen hususlarda, vize şartı aranmaksızın 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 4. maddesinin (B) bendine göre istihdam edilenler hakkındaki hükümlerin uygulanacağı belirtilmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 4. maddesinin (B) bendinde ise; sözleşmeli personel seçiminde uygulanacak sınav ile istisnaları, bunlara ödenebilecek ücretlerin üst sınırları ile verilecek iş sonu tazminatı miktarı, kullandırılacak izinler, pozisyon unvan ve nitelikleri, sözleşme fesih halleri, pozisyonların iptalinin, istihdamına dair hususlar ile sözleşme esas ve usullerinin Devlet Personel Başkanlığının görüşü ve Maliye Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca belirleneceği hükme bağlanmıştır.
28/06/1978 tarih ve 16330 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar'ın Ek 6. maddesinde sözleşmenin tek taraflı fesih halleri düzenlenmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; Mardin İl Emniyet Birimlerine yapılan ihbarlar üzerine Mardin Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma kapsamında, . Sulh Ceza Hakimliğinin . sayılı arama ve el koyma kararına istinaden, Savur Belediyesi bünyesinde sözleşmeli personel olarak görev yapan davacının evinde yapılan aramada; mahkeme kararları ile hakkında toplatma kararı verilen çok sayıda kitap ve dokümanın bulunduğu, anılan soruşturma sonucunda davacının silahlı terör örgütüne üye olma suçundan hakkında kamu davası açıldığı, durumun idare tarafından öğrenilmesi üzerine sözleşmesinin feshedilmesi üzerine temyizen incelenen davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacının sözleşmesinin feshine ilişkin işleme sebep olarak gösterilen hususlar, gerek Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar'ın Ek 6. maddesinde, gerekse davacının imzaladığı hizmet sözleşmesinin 13. maddesinde yer alan sözleşme fesih sebeplerinden hiçbirine uymadığı anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Öte yandan dava konusu işlemin sebebi olarak gösterilen bu hususların, davacının 1 yıl süreli sözleşmesinin yenilenmemesini gerektiren bir sebep olarak değerlendirilebileceği de açıktır.
Bu durumda, yukarıda belirtilen gerekçeyle davacının temyiz isteminin kabulüyle, . İdare Mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararına yönelik yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki . Bölge İdare Mahkemesi . İdari Dava Dairesinin . tarih ve E:., K:. sayılı ısrar kararının bozulması gerektiği oyuyla, karara katılmıyoruz.