Teziç, Ergenekon'u Savundu

Haber Giriş : 18 Temmuz 2008 23:38, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Eski YÖK Başkanı Prof.Dr. Erdoğan Teziç, üstü kapalı Ergenekon soruşturmasını eleştirerek, rektörler askerlerle konuştu iddialarına açıklık getirdi.

2003 - 2007 yılları arasında Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) başkanlığı yapan Prof.Dr. Teziç, kendisi gibi hukuk Profösörü olan arkadaşı Prof.Dr. Çetin Özek'in cenaze törenine katıldı.

"HUKUK YOLUYLA AŞILABİLECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM"

Cenaze töreninde DHA'nın sorularını yanıtlayan Teziç, Ergenekon soruşturmasıyla ortaya çıkan hukuk tartışmalarına karşılık, "Hukuk tartışmalarının yoğunlaşması beni rahatsız etmiyor. Bu tartışmaların yoğunluğu hukuk konularında bir canlılıkta getirdi. Yer yer gerginlik yarattığı zamanlarda oluyor, ben bunların yine hukuk yoluyla aşılabileceğini düşünüyorum" şeklinde konuştu.

TEZİÇ'TEN ÜSTÜ KAPALI ERGENEKON ELEŞTİRİSİ

Ergenekon soruşturması kapsamında bir çok önemli ismin gözaltına alındığının hatırlatılması üzerine de Teziç,"İstenmeyen müdahalelerle hukuki düzene yön vermek mümkün değil. Kullanılan uslubu garipsiyorum. Hukukun kendine özgü zarif uslubu vardır bunun bozulmaması lazım" dedi. İddinamenin mahkemeye verilmiş olması büyük bir rahatlama olduğunu söyleyen Teziç,"En azından yargıç önünde bu iddiaların değerlendirileceği bir sürece girdik" diye konuştu.

BENİM DÖNEMİMDE GİZLİ TOPLANTILAR OLMADI

YÖK Eski Başkanı Prof.Dr. Erdoğan Teziç'e darbe günlüklerinde yer alan ve bazı üniversite rektörlerinin askerlerle gizli görüşmeler yaptığı şeklindeki iddialar hatırlatıldı. Teziç bu iddialara, "Ben onlara şahit olmadım. Ben 2003'ün sonunda YÖK'te göreve başlamıştım. Benim dönemimde bu tür toplantıların olduğunu hatırlamıyorum. Olmadı zaten, olsaydı söylerdim zaten. Toplumun önemli yerlerinde görev yapan insanların maruz kaldığı durum da üzücü" yanıtını verdi.

YOUTUBE'TAKİ SES KAYDINDA NE VARDI?

Teziç'e ait olduğu iddia edilen Youtube'taki ses kaydında, "27 Nisan gecesi muhtırayı duydum oh çekip yattım" gibi ifadelerin yanında şu çarpıcı bölüm yeralıyordu:

"Türkiye'de bütün krizler çoğunluk olduğu zaman çıkmıştır, koalisyonlarda kriz çıkmamıştır. Ekonomik kriz her zaman oluşturulmuş bir şeydir ama siyasi krizler.. Osmanlı'dan size örnek vereyim dedim. 1913 Babıâli isyanı. 1960.. Demokrat Partinin anayasayı değiştirdiği, çoğunluk olduğu, kendini bitirdiği Menderes.. Parlamentoda çoğunluğu oluşturdukları dönemler. MC hükümeti.. Yok biz farklıyız biz anayasaya göre değiştiriyoruz dedi. Devletten ne anlıyorsunuz dedi. Devlet devlettir dedim, siz dedim iktidarsınız Devlet biziz dedim. Devletin kendine ait mekanizmaları vardır. Siz dedim misafirsiniz. Yargı.. devlet adına karar veriyor.. Biz dedim; YÖK, devletin bir kurumuyuz, bizi aşarak yapamazsınız bunu."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber