Rektör Okudan'nın '1 milyon YTL' savunması

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 15 Aralık 2008 14:47, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Konya polisi tarafından gerçekleştirilen Okyanus operasyonu kapsamında tutuklanarak cezavine gönderilen Selçuk Üniversitesi (SÜ) Rektörü Süleyman Okudan'ın kasasından çıkan 1 milyon YTL'nin, ailesinin zenginliğine ait olduğu iddia edildi. Olayla ilgili yazılı bir açıklama yapan Okudan'ın avukatları Necip Akkurt ve Nezih Dağdeviren, rektör Okudan'ın aileden gelen bir zenginliğe sahip olduğunu, bunun devletin belgeleri ile de ıspatlanabileceği belirtildi.

Geçtiğimiz ay Konya'da yapılan operasyon sonrası tutuklanarak cezaevine gönderilen SÜ Rektörü Okudan'ın evinden çıkan paranın 300 bin dolar ve 200 bin euro olduğu açıklandı. Yapılan açıklamada ayrıca YÖK Başkanlığına 1 Şubat 2005 ve 23 Mayıs 2008 tarihlerinde verilen 'Mal Bildirimi Beyannamelerinde' bu miktarların yer aldığına dikkat çekildi.

Prof. Dr. Okudan'ın avukatları Necip Akkurt ve Nezih Dağdeviren, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 'gizlilik kararı' ilkesine göre yürütülen operasyonunun detayı hakkında bilgi veremediklerini belirterek şu açıklamayı yaptı; "Okudan aleyhine yürütülen soruşturmanın özellikle evrensel hukuka uygun olup olmadığının tartışmasını, gizlilik kararı kalkmasından veya iddianamenin hazırlanmasından sonraya bırakma zorunluluklarını kamuoyunun takdirine sunuyoruz."

Yazılı açıklamada adli kolluk, Cumhuriyet Savcılığı ve Sorgu Mahkemesi tarafından yapılan sorgulamalar sırasında, şüpheli müdafii olarak kendileri gizlilik kararına titizlikle uymalarına rağmen, gizli kalması gereken her bilginin basın ve medyada yer aldığını ve bu nedenle Rektörü Okudan'ın insafsız iddia ve suçlamalarla kamuoyu nezdinde adete peşinen mahkum edilerek küçük düşürüldüğünü iddia ettiler.

SORUŞTURMADA GİZLİLİK İLKESİ İHLAL EDİLDİ

Süleyman Okudan hakkındaki dava ile ilgili gizlilik esasının ihlal edildiğine de dikkat çeken avukatlar, açıklamalarında şu görüşlere yer verdiler: "Henüz iddianamesi ortada olmayan ve gizlilik kararı dahi 'gizlidir' gerekçesi ile savunma makamına teslim edilmeyen bir soruşturma dosyası ile ilgili yapılan haberler nedeniyle 'masumiyet karinesi', 'suçluluğu ispat edilene kadar herkes suçsuzdur', 'kimseye suçlu gibi davranılamaz' ilkelerinin yerle bir olmasına sebebiyet verilmiştir. Kamuoyunun bilmesi gerekir ki, Okudan'ın evinden çıkan para toplamı 300 bin dolar ve 200 bin avrodur. Bu para, Okudan tarafından YÖK Başkanlığı'na verilen 1 Şubat 2005 ve 23 Mayıs 2008 tarihli 'Mal Bildirim Beyannamelerinde' mevcuttur. Dolayısıyla bu paranın haksız edinildiği ve rüşvet olduğu şeklinde basında çıkan haberlerin hiçbirisi doğru değildir."

Okudan'ın ailesinden kalma bir servete sahip olduğunun altı çizilen açıklamada, bu servetin devletin kayıt ve belgeleriyle tespit edilebileceği açıklandı. Avukatlar açıklamalarında şu görüşleri savundular: "Okudan, aileden kalma önemli bir servete sahiptir. Mal varlığına ilişkin tüm bilgiler devletin kayıt ve belgeleri ile tesvik edilebilir bulunmaktadır. Yasalar gereği hizmet ve alımlarını ihale yöntemiyle yapmak zorunda kalan SÜ'nin yaklaşık 20 yıldır ihalelerine iştirak ederek verdiği uygun tekliflerle yüklenicisi olan bir firma ile ilgili (ki bu firma ülkenin pek çok vilayetinde aynı şekilde çalışmaktadır) yürütülen soruşturmada, sadece görevi gereği bu kişilerle kurmak zorunda olduğu iletişime dayanarak 'örgüte üye olmak' isnadı ile suçlanan müvekkil hakkında henüz bir yargı kararı olmadığı halde, kamuoyunu bilgilendirme ve aydınlatma amacını aşan haberlerle doğan mağduriyeti, yargı kararı ile suçsuzluğu kesinleşse dahi ortadan kaldırabilecek midir?"

Bilindiği gibi 17 Kasım tarihinde Konya ile birlikte 8 ilde eş zamanlı olarak düzenlenen operasyonda, çıkar amaçlı suç örgütü kurmak, yönetmek ve ihaleye fesat karıştırdıkları iddiasıyla 34 kişi gözaltına alınmıştı. Aralarında Rektör Süleyman Okudan'ın da bulunduğu 30 kişiden 17'si Adana çıkarıldıkları mahkemece tutuklanmıştı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber