Ofiste çalışanlara, omurgayı dik tutmanın yolları

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 28 Ocak 2009 15:28, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:57

- Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Metin Türkmen, bilgisayar başında çalışanlarda en çok rastlanılan şikayetlerin başında boyun, sırt, aktif olarak kullanılan kol ve buna bağlı olarak da omuz, dirsek ve el bileğinde görülen ağrıların geldiğini belirtti.

Vücuda taşıyıcı sistemin iki tane olduğunu belirten Prof.Dr. Türkmen, "Bunlardan biri iskelet sistemi, diğeri de ona yardımcı olan kas sistemidir. Eğer kas sistemi çok zayıfsa, vücudun bütün ağırlığı iskelet sistemine biner. Bunun yanı sıra yerçekimi etkisiyle şekilsel bozukluklar meydana gelebilir, kişi giderek öne doğru eğilip, kamburlaşabilir. Bu şekilsel bozukluğa görüş açımızda oluşan değişiklik eşlik eder.. Çünkü bir yandan eğilerek duruşumuzu değiştirirken bir yandan da ekrana bakıyoruz. Farkında

olmadan vücudumuzu birtakım zorlayıcı şekillere sokuyoruz. Bu nedenle önce omurgayı düzgün pozisyonda tutmayı sağlamak lazım" dedi.

Prof.Dr. Türkmen, omurgayı düzgün pozisyonda tutmanın öneminin altını çizerek, "Omurgayı düzgün pozisyonda tutmak için birincisi düzgün pozisyonun ne olduğunu bilmek, ikincisi de düzgün pozisyonda oturmayı sağlamak gerekir. Omurganın fizyolojik eğrilikleri vardır. Bu eğrilikler çalışma anında da korunmalıdır. Boynun ve belin bir çukurluğu, sırtın bir kamburluğu vardır. Bunları korumak için dik durmak şarttır.. Dik durmak için de boyun, sırt, göğüs, bel ve karın kaslarının kuvvetli olması gerekir.

İnsanlarda spordan uzaklaşma ve işe yoğunlaşma yaygın olarak görülüyor. Gelişen teknoloji insanları ofislere mahkûm etti. Oturarak bir insanın kas gücünü koruması mümkün değildir. Bunun için günlük egzersizleri hayatımıza sokmak zorundayız. Zayıf olan kaslar yer çekimine karşı vücudu koruyamaz. İşin dışındaki saatlerde en az üç gün kendimize spor yapacak zamanı ayırmak zorundayız. Aksi halde problemler yaşarız" diye konuştu.

Dizüstü bilgisayar kullanımında da sıkıntılar olabileceğini belirten Prof.Dr. Türkmen, "Laptop kullananlar hep önlerine doğru bakıyorlar. Çoğu kişi dizlerinin üzerine koyup öyle çalışıyor. Bu fizyolojik bir duruş değildir. Ekran karşımızda durmalıdır. Bu nedenle ofiste çalışanların ekranlarının göz seviyesinde durmasını sağlayabilir. Bu kafayı dik tutmak içindir. Önünüze bakarsanız boynunuz sonra da sırtınız ağrır" açıklamasında bulundu.

Prof.Dr. Metin Türkmen, ofiste sandalyeye oturuş şeklinin de önemli olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:

"Arkalıklı sandalyede oturacaksanız sırtınız dik, kalçanız geriye dayanmış şeklinde oturmalısınız. Özellikle müdür koltuğu denilen koltukta oturmak anatomik olarak mümkün değildir. Bu koltukta ister istemez önde oturmak gerekir; fakat bu yanlıştır. Bu konumda dizinizi kıvırıp, ayağınızı sandalyeye dayayacak bir pozisyonda oturursanız belinizi koruyabilirsiniz. Oturduğunuz ortopedik iskemleyi kullanmayı da bilmeniz gerekiyor. İskemleyi ayağınız yere değecek şekilde bacak boyuna göre ayarlamalısınız.

Doğal oturuş şekli ayağınız yere değdiğinde dizinizin kıvrıldığı şekildir. Masayla olan ilişkinizde ise öne doğru fazla eğilmemeniz gerekmektedir. Uzun süre hareketsiz oturmak sadece boyun, sırt ağrısı değil, kan dolaşımı problemlerine de neden olur. Kanın kalbe rahat gitmesi için bacakların çalışması gerekir. Aksi takdirde bacakta, bilekte ödem, varisler başlar ve hatta hemoroide neden olur. Su içmeniz ve tuvalete gitmek bahanesiyle sık sık yerinizden kalkmanız, oturduğunuz yerde egzersizler yapmanız

gerekir. En az iki saatte bir kalkıp dolaşmanız lazım."

Boyun ve sırt ağrılarının tedavi edilmemesi durumunda, ilerleyen yıllarda eklemlerde kireçlenmeye neden olduğunu belirten Prof.Dr. Türkmen, masa başı çalışanlar için en uygun sporun yüzme olduğunu söyledi. Prof.Dr. Türkmen, "Haftada iki gün kendinize zaman ayırıp, yüzmelisiniz. Çünkü su içinde yapılan egzersizler en homojen egzersizlerdir. Mesela su dışında kolunuzu kaldırırken sadece kaldırma kasları çalışıyor; yerçekimi etkisiyle indirme kaslarının çalışmasına gerek kalmıyor.. Ama suyun içinde dirence

karşı itip, çekiyorsunuz. Her hareket bir egzersiz oluyor. Yüzme, hanımların vücut güzelliği açısından da en iyi spordur" dedi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber