Türk Sağlık Sen'den 4/B açıklaması

Yapacak bir şeyi olmayanlar, yapılanları gölgelemeye çalışıyor.

22 Ocak 2009 tarihinde sitenizde yayınladığınız ?Sendikadan, '4/B'li idari göreve atanamaz' müracaatı? başlıklı haberle ilgili olarak bilgi kirliliğini ortadan kaldırmak için aşağıdaki açıklamanın yapılması gerekli görülmüştür.

Türk Sağlık-Sen Genel Merkezi, 4/B'li personelin kadroya geçirilmesi için 14 Ocak 2009 tarihinde ?Artık Yeter Kadromu İstiyorum? adıyla sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi için bir kampanya başlattı. Türk Sağlık-Sen Genel Merkezi olarak sözleşmeli personel kadro alıncaya kadar kararlılıkla sürdüreceğimizi belirttiğimiz bu kampanya sözleşmeli sağlık çalışanlarından büyük ilgi gördü. 10 gün içinde ilgili haberimiz 50 binin üzerinde okundu, hazırladığımız dilekçe ise 20 bin defa indirildi. Bir çok hastanede 4/B'li arkadaşlarımız büyük bir sorumluluk göstererek internetten indirdikleri bu dilekçeleri kurumlarındaki tüm sözleşmeli personele tek tek imzalatarak sendikamıza gönderdi.

Türk Sağlık-Sen Genel Merkezinin kararlılığını gören sözleşmeli personelin kampanyaya olan teveccühü ne talihsizliktir ki sendika adını verdikleri bir yapı etrafında buluşan bazılarını rahatsız etti. Sözleşmeli personel için bir şey yapmayan / yapamayan bu kimseler, çalışanlar adına bir şey yapmak için sarf etmedikleri enerjilerini Türk Sağlık-Sen'in bu çalışmasını gölgelemek için sarf ettiler.

Bu çalışmalarının sonunda da Şanlıurfa İl Sağlık Müdürlüğüne yazdığımız bir yazıyı, 5 ay sonra gündeme taşıyarak karalama kampanyalarına malzeme yapmak istediler. Bahsi geçen yazı iddia ettikleri gibi 4/B'li personelin idareci olmasını engellemeye yönelik idiyse ve onlar da 4/B'lilerin haklarını savunuyor idiyseler 5 aydır neredeydiler? Neden beş aydır yazımızla ilgili tek kelime etmediler, internet sitelerine servis etmediler de sözleşmeli personelle ilgili kampanyamız başlayınca birden bire bu yazıyı öne sürdüler?

Türk Sağlık-Sen'in yaptığı girişimleri, Kurum idari Kurulunda aldığı kararları, sunduğu raporları kısacası yaptığı tüm faaliyetleri belgeleriyle ortaya koymasına rağmen, söz konusu zihniyet sendikamızın elde ettiği kazanımları ?girişimlerimiz sonuç verdi, sorun çözüldü? gibi afaki cümlelerle sahiplenmekten de kaçınmamaktadır. Laf değil iş üreten sendikamız bu gibi basit tavırları çoğu zaman muhatap almamakta, kimi zaman da kamuoyunu aydınlatmak adına gerçekleri duyurmaktadır. Söz konusu zihniyetin çalıntılarının tamamı bu açıklamanın sayfalarını arttıracağı için, ve kamuoyu tarafından da bilindiği için ayrıca zikredilmeye gerek görülmemiştir.

Türk Sağlık-Sen Genel Merkezi'nin Şanlıurfa İl Sağlık Müdürlüğü'ne yazdığı yazının sebebi idareci olarak atanan 4/B'li şahsın sendikalar arasında ayrım yapması ve üyelerimizi istifaya zorlamasıdır. Ancak bu gerçeği ispatlamak çalışanların yakinen bildiği sebeplerle çoğu zaman mümkün olmadığı için, sendikamız tarafından bahse konu yazı kaleme alınmıştır. Oysa bir çok yerde 4/B'liler idareci olarak atandığı halde sendikamızın buna bir itirazı olmamıştır. Eğer sendikamızın amacı iddia edildiği gibi 4/B'lilerin idareci olmasını engellemek olsaydı, İl Sağlık Müdürlüğüne değil, Sağlık Bakanlığına bir yazı yazarak 4/B'lilerin idareci olarak atanmaması gerektiğini yasal delillerle ortaya koyduktan sonra 4/B'lilerin idareci olarak görevlendirilmemesini, mevcut görevlendirmelerin iptal edilmesini ister, ve konu hakkında Bakanlığın değerlendirmesini sorardı. Bakanlığın bütün atamaları iptal etmemesi ya da talebimize olumsuz cevap vermesi halinde dava açarak tek bir kişiyle ilgili değil, tüm 4/B'lilerle ilgili bir karar alınmasını talep ederdi.

Sendikamız bugüne kadar sözleşmeli personelin sendikalara üye olabilmesi, haksız kesintilerin iptal edilmesi gibi bir çok konuda yaptığı çalışmalarla kazanımlar elde etmiştir. Sendikamızın nihai hedefi, kadro kampanyamızda da ifade ettiğimiz üzere sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesini sağlamaktır. Bazıları sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesini ancak hayal olarak görmekte iken, biz sözleşmeli personelin kadroya geçirileceğine inanıyoruz ve bu inançla sözleşmeli personel kadroya geçirilinceye kadar mücadele etmeye devam edeceğiz.

28 Şubat 2009 Cumartesi günü Sağlık Bakanlığının hemen yanındaki Abdi İpekçi Parkında Sözleşmeli personele kadro verilmesi için eylem yapacağız. Bu güne kadar yaptığımız çalışmalarla elde ettiğimiz tecrübeler, inanç ve kararlılıkla haklarını arayanların, mutlaka hakkını aldığını bize gösterdi. Kadronun hakkı olduğuna inanan ve hakkı olanı elde etmek için mücadele etmekten çekinmeyen onbinlerle gerçekleştireceğimiz eylemle kadro talebimizi bir kez daha Hem Bakanlığa hem de tüm Türkiye'ye haykıracağız.

Bugün yürüttüğümüz mücadeleyi karalamaya çalışan zihniyet, yarın sözleşmeli personeller kadro hakkını elde ettiğinde, yine büyük bir pişkinlikle kadroyu kendilerinin aldığını iddia edeceklerdir. Ancak sözleşmeli personeller kendileriyle ilgili çalışmaları karalamaya / baltalamaya çalışan bu zihniyeti asla unutmayacaktır.