Okullar açılıyor, solunum yolu hastalıkları artabilir
Sömestr tatiliyle birlikte çocuklarda solunum yolu hastalık salgının azaldığını belirten uzmanlar, Pazartesi günü okulların açılmasıyla birlikte gribal enfeksiyon hastalıklarında artış olabileceğine dikkat çekiyor. Uzmanlara göre, toplu yaşam alanlarındaki yakın temas bu tür hastalıklar için risk oluşturuyor.
Bursa Dörtçelik Çocuk Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. İsmail Özcan, sömestr tatiliyle birlikte, özellikle solunum yolu enfeksiyon tanısıyla sağlık kuruluşlarına müracaat eden hasta sayısının azaldığını söyledi. Dr. Özcan, "Bu tür hastalıkların azçalması mevsimsel değişiklik olmamasına rağmen gerçekleşti. Bu azalış okulların tatil olmasıyla insanların toplu yaşam alanlarından uzaklaşmasına bağlanabilir. Okulların Pazartesi günü açılmasıyla birlikte toplu yaşam alanlarında bu hastalık yeniden kendini gösterecektir. Okul, kreş gibi toplu yaşanılan yerlerde ellerin sık sık yıkanması gerekir. Hapşırırken, öksürürken azami dikkat gösterilmeli.ıÜü Solunum yolları virüslerinin yol açtığı hastalıktan korunmak için başta hasta kişilerle tokalaşmak, öpüşmek gibi yakın temastan kaçınılmalı. İnsanların toplu olarak bulundukları kalabalık ortamlara girilmemeli. Eller sıkça ve bol suyla iyice yıkanmalı. Ellerin göz ve burunla teması önlenmeli. Hasta kişilerin eşyası kullanılmamalı. Beslenme konusunda da sulu gıdalar tüketilmeli" dedi.
Yapılan bilimsel araştırmalarda gripli biriyle kısa bir tokalaşmanın bile hastalığın sağlıklı bir insana bulaşması için yeterli olduğunun belirlendiğini anlatan Dörtçelik Çocuk Hastanesi Başhekimi Dr. İsmail Özcan, insanların saatte en az üç kez elleriyle yüzlerine dokunduğunu ortaya koyduğunu, bu sayede ellere bulaşan grip virüsünün, solunum yollarına ulaşabilmesi ihtimalinin de güçlendiğini söyledi. Özcan şöyle devam etti: "Kapı kolları da grip virüsünün yayılma ihtimalini artıran objelerden. Mendiller, telefon ahizeleri ve buna benzer eşyalardan da grip bulaşabiliyor. Bu yüzden uzmanlar, grip salgını dönemlerinde özellikle ellerin sık sık yıkanmasını tavsiye ediyor. Hastalığa yakalanıldığındaysa bağışıklık sistemini güçlendirecek tedbirlere başvurmakta fayda var. Ancak vücut ısısının 38,5 dereceyi aşması ve şiddetli baş ağrısının ortaya çıktığı durumlarda bir hekime başvurmak ve gerekli ilaçları kullanmak önemli. ıÜüBaş ağrısı, nezle ve öksürüğe karşıysa herkesin ilacı farklı. Kimi, 'nane çayı ve ıhlamur' diyor, kimiyse tavuk suyuna çorbanın gribe karşı en etkili ilaç olduğundan emin. Ancak tavsiye ettiğimiz ortak tedavi şekli; yeterli ve dengeli beslenme, temiz hava ve bol istirahat. Gripten korunma yollarının başında kalabalık ve riskli ortamlardan uzak durmak, hijyen kurallarını göz ardı etmemek ve bol vitamin almak geliyor. Gribin 'damlacık yayılma' yoluyla bulaştığını unutmamız gerekiyor. Hapşırma ya da öksürükle ortama yayılabilecek grip virüsünün saatte 150 km hıza ulaşabildiğini biliyoruz."