Domuz gribi Türkiye'de...
- ABD'den Irak'a gitmek üzere İstanbul Atatürk Havalimanı'ndan Türkiye'ye giriş yapan bir kişide "domuz gribi" virüsü bulunduğu belirlendi.
Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, ABD'den yola çıkarak Amsterdam üzerinden Irak'a gitmek için İstanbul'a gelen bir kişide, Atatürk Havalimanı'ndan giriş yaparken termal kamera aracılığıyla yüksek ateş tespit edildi.
Ulusal Grip Referans Laboratuvarlarında yapılan tetkikler sonucu bu kişide "domuz gribi" virüsü (Influenza A/H1N1) bulunduğu belirlendi.
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, bu vakanın sonuçlarıyla ilgili bakanlık yetkilileri ve bilim adamlarıyla Holiday In İstanbul Airport Nort Otel'de saat 10.00'da basın toplantısı yapacak.
AKDAĞ: "HASTA GÖZLEM ALTINDA"
- Sağlık Bakanı Recep Akdağ, İstanbul Atatürk Havalimanı'nda bir yolcuda "domuz gribi" tespit edilmesiyle ilgili, "Hasta, ABD vatandaşı olup havaalanında başka kişilerle temas etmeden yakınları ile birlikte izole edilerek gözlem altına alınmıştır" dedi.
Sağlık Bakanı Akdağ, konuyla ilgili Holiday İnn İstanbul Airport Nort Otel'de, bakanlık bürokratları ve İstanbul Valisi Muammer Güler ile düzenlediği basın toplantısında, ABD'den yola çıkıp Amsterdam üzerinden Irak'a gitmek amacıyla 14 Mayıs 2009'da İstanbul'a giden bir kişide, İstanbul Atatürk Havalimanı'ndan giriş yaparken yüksek ateş tespit edildiğini, bu kişide, Ulusal Grip Referans Laboratuvarlarında yapılan tetkikler sonucunda, "domuz gribi" virüsü bulunduğunun belirlendiğini ifade etti.
Dünya Sağlık Örgütü kuralları gereğince kişiden alınan numunenin Uluslararası Referans Laboratuvarına gönderileceğini belirten Akdağ, "Hasta, ABD vatandaşı olup havaalanında başka kişilerle temas etmeden yakınları ile birlikte izole edilerek gözlem altına alınmıştır. Genel durumu iyi olan hastanın tıbbi takibi yapılmaktadır. Bakanlığımız tarafından gerekli tüm tedbirler alınmış ve titizlikle uygulanmaktadır" dedi.
Bakan Akdağ, hasta ile seyahat eden yolcu listesinin temin edilerek muhtemel temaslara ilişkin izleme çalışmalarına başlandığını kaydederek, prosedüre göre hastanın temas ettiği düşünülen kişilerin yakından izlendiğini ve bunlara koruyucu olarak ilaç da verilmeye başlandığını söyledi.
Akdağ, "Bakanlığımız giriş kapılarında aldığı tedbirleri hassasiyetle sürdürmeye devam edecektir. Bugüne kadar aldığımız tedbirlerin ne kadar zamanında ve yerinde tedbirler olduğu, vakanın giriş sırasında tespit edildiğinden de rahatça anlaşılabilir" diye konuştu.
Hasta ailesinin 6 kişi olduğunu ve izole edilerek kendilerinden numune alındığını ifade eden Akdağ, uçağın THY'ye ait olmadığını, yolcu sayısının 163 olduğunu ve 96 kişinin İstanbul'da kaldığını bildirdi.
AKDAĞ: ALDIĞIMIZ TEDBİRLERİN YERİNDE OLDUĞU GÖRÜLDÜ
- Sağlık Bakanı Recep Akdağ, İstanbul Atatürk Havalimanı'nda bir yolcuda "domuz gribi" virüsü tespit edilmesiyle ilgili, "Bugüne kadar aldığımız tedbirlerin ne kadar zamanında ve yerinde tedbirler olduğu vakanın iniş sırasında tespit edilmesinden de anlaşılabilir" dedi.
Sağlık Bakanı Akdağ, bakanlık bürokratları ve İstanbul Valisi Muammer Güler'in de katılımıyla düzenlediği basın toplantısında, virüs taşıdığı tespit edilen kişinin, başka kişilerle temas etmeden yakınlarıyla birlikte izole edilerek gözlem altına alındığını söyledi.
Akdağ, hastayla birlikte aynı uçakta seyahat eden yolcu listesinin temin edilerek muhtemel temaslılar için izleme çalışmalarına başlandığını kaydederek, prosedüre göre temas etmiş olduğu düşünülen kişilerin izlendiğini, tedbir olarak ilaç verildiğini bildirdi.
Recep Akdağ, bakanlık olarak alınan tedbirleri hassasiyetle sürdürülmekle birlikte, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de hastalığın görülme riskinin devam ettiğini belirterek, sözlerine şöyle devam etti:
"Esasen bugüne kadar aldığımız tedbirlerin ne kadar zamanında ve yerinde tedbirler olduğu, vakanın iniş sırasında tespit edilmesinden de anlaşılabilir. Herhangi bir vakanın, ülke içine girip, toplumda hastalığından haberdar olunmayıp, bir çok kişiye hastalığı bulaştırdıktan sonra tespit edilmesi tabii ki çok daha farklı bir durum meydana getirirdi. Doğrudan doğruya giriş sırasındaki tespit, yayılmayı kontrol etmek açısından bizim elimize önemli bir fırsat vermektedir."
"Zorunluluk olmadıkça hastalığın görüldüğü ülkelere seyahatlerin ertelenmesi, seyahat edilmesi zaruri ise kişisel korunma önlemlerine uyulması gerekmektedir" diyen Akdağ, yurt dışına çıkan bütün vatandaşlara bu korunma önlemlerinin neler olduğunun hava alanlarında dağıtılan broşürlerle açıklandığını anımsattı.
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, 14 Nisan tarihinde Dünya Sağlık Örgütü'nün önerileriyle gerekli hazırlıkları başlattıklarını, kurumlar ve bakanlıklar arası irtibatı sağlayarak alınan tedbirleri kamuoyuyla paylaştıklarını belirten Akdağ, bir salgın planı çerçevesinde Sağlık Bakanlığı olarak hazırlıkların tamamlandığını ve çok ciddi ve çok yoğun bir çalışmanın devam ettiğini dile getirdi.
Daha sonra soruları yanıtlayan Akdağ, bir gazetecinin "Söz konusu yolcu, diğer yolcu ve kabin görevlileriyle temas etmiş olabilir. Bu konu hakkında neler söyleyebilirsiniz?" sorusu üzerine şu bilgileri verdi:
"Bütün yolcuların listesini temin ederek bu yolcularla irtibat kuruyoruz. Bunlarla sağlık görevlileri direkt irtibat kurarak ziyaret ediyorlar. Kendilerini bilgilendiriyorlar. Herhangi bir belirti çıkarsa ne yapacaklarını anlatıyorlar. Mümkün olduğu kadar bulundukları adreste kalmalarını kendilerinden rica ediyorlar. Böylece yüksek seviyede bir tedbir almış oluyoruz. Ayrıca kendilerine tedbir olarak koruyucu ilaç verilmeye başlanıyor."
Akdağ, uçağın, hangi hava yoluna ait olduğu ve yolcular arasındaki Türklerin sayısının sorulmasına karşılık, bu detayların çok fazla verilmesini doğru bulmadığını, birey ve firma hukukunun korunması gerektiğini belirterek, uçağın THY'ye ait olmadığını bildirdi. Recep Akdağ, uçakta 163 yolcu bulunduğunu dile getirerek ancak isimlerinin bilinmesinin gerekmediğini, bunların doğru da olmadığını, İstanbul'da 96 yolcunun bulunduğunu bildirdi.
Bir gazetecinin Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde alınan önlemlere ilişkin sorusu üzerine Akdağ, hastanelerde bu konuda önceden özel olarak eğitim almış doktorların bulunduğunu, izolasyon önlemleri olduğunu ve personeli korumak için de ciddi tedbirlerin alındığını söyledi.
Bir gazetecinin, "Uçakta 163 kişi ne kadar süre sonra normal hayatına dönebilir. Hastalığın kuluçka dönemi ne kadar?" sorusuna karşılık Akdağ, kuluçka döneminin 3-7 gün olduğunu söyledi.
Türkiye'de iki referans laboratuvarı bulunduğunu hatırlatan Akdağ, bu laboratuvarların hızlı ve güvenilir sonuçlar verdiğini ifade etti.
Recep Akdağ, Türkiye'de termal kamera sayısının 27 olduğunu, hava ve kara limanlarına bunlardan 10'unun monte edildiğini, 17'sinin de pazartesi günü monte edileceğini belirterek, Karaköy ve Kuşadası limanlarına da termal kameralar yerleştirileceğini vurguladı.
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, domuz gribi vakası saptanmış kişinin aile üyeleri, onunla aynı uçakta seyahat edenlerin, hastalığın kuluçka dönemi göz önünde bulundurularak 21 Mayısa kadar izlenmelerinin devam edeceğini bildirdi.
Recep Akdağ, uçağın pilot ve kabin görevlileri ile yeniden uçuşa çıkıp çıkmadığının sorulması üzerine, o hava yolu şirketinin yabancı bir kuruluş olduğunu, yeniden sefere çıkabileceğini belirterek, "ABD'de 4 bin 500 domuz gribi vakası var. Avrupa'nın bir çok ülkesinde görüldü. Ama onların televizyonlarında bu kişilerle ilgili bir görüntü ortaya çıkmadı. Bireyleri rahatsız etmemek lazım" dedi.
Hastalığın Türkiye'de bir Türk vatandaşında ortaya çıkmadığını vurgulayan Akdağ, "Yayılmasını önlemek için hayatı durdurmak gibi bir şey söz konusu değil" diye konuştu.
AKDAĞ: "HASTANIN UÇAĞINDAKİ YOLCULAR 112'Yİ ARASIN"
- Sağlık Bakanı Recep Akdağ, H1N1 virüsü tespit edildiği kişi ile aynı uçakta seyahat eden, ancak kendilerine henüz ulaşılmayan yolcuların 112 numaralı telefonu arayarak bildirimde bulunmalarını istedi.
Akdağ, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü'nde kurulan kriz merkezini ziyaret ederek, incelemelerde bulundu.
Burada açıklama yapan Akdağ, gelen yolculardan uçaklarda bir deklarasyon alındığını ve bu deklarasyonda, adreslerinin yer aldığını hatırlattı.
Akdağ, domuz gribi vakasının tespit edildiği uçakta seyahat eden ve İstanbul'da kalmış olan yolcuların büyük çoğuna ulaşıldığını, koruyucu ilaçlar verildiğini ve hem kendileri, hem de çevreleri açısından almaları gereken tedbirlerin bildirildiğini kaydetti.
İstanbul dışında da bu şekilde çalışmaların il sağlık müdürlüklerinde yürütüldüğünü belirten Akdağ, ancak bu adres bildirimlerine rağmen yerini değiştiren kişiler de olabildiğini ifade ederek, "Henüz ulaşılamamış birkaç kişinin varlığını biliyoruz. Bu kişilerin 112 numaralı telefonu arayarak, 'Ben bu sefer sayılı uçaktaydım. Domuz gribi virüsü ile gelen yolcunun bulunduğu uçaktaydım' diye bildirim yapması gerekli."
Görevlilerin kendi rollerini ve yapacakları işleri bildiğini vurgulayan Akdağ, o kişilerin endişe etmeleri için çok büyük bir sebep olmadığını, koruyucu ilaç verileceğini, korunma tedbirlerinin ve 1 hafta 10 gün kadar nelere dikkat etmeleri gerektiğinin bildirileceğini söyledi.
Sağlık Bakanı Akdağ, basının, bu uçakla gelenleri rahatsız edici, bireysel haklarını ihlal edici bir davranışın içine girmemeleri konusunda uyarıda bulundu.
ABD VATANDAŞI HASTANIN ANNESİNDE DE DOMUZ GRİBİ VİRÜSÜ
- ABD'den yola çıkıp Amsterdam üzerinden Irak'a gitmek amacıyla İstanbul'a gelen ve yapılan tetkikte (Influenza A/H1N1) virüsü tespit edilen ABD'li yolcunun annesinde de aynı virüse rastlandığı bildirildi.
Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, domuz gribi virüsü tespit edilen ABD vatandaşı kişinin birlikte seyahat ettiği yakınlarından da hastalık belirtisi olmamasına karşın tedbir olarak numune alındığı, numunelerin incelenmesi sonucunda hastanın annesinde de domuz gribi virüsü tespit edildiği, diğer aile fertlerinde ise virüse rastlanmadığı kaydedildi.
Her iki vaka ve yakınlarının havaalanında başka kişilerle temas etmeden izole edilerek hastanede gözlem altına alındığının belirtildiği açıklama şöyle:
"Hastaların ve yakınlarının genel durumu iyi olup, tıbbi takibi yapılmaktadır. Hastalara ilaç tedavisi uygulanmaktadır. Her iki hasta da vatandaşımız olmayıp uçakla seyahatleri esnasında aktarma yapmak üzere ülkemize gelmişlerdir. Virüsü seyahate çıkmadan önce bulundukları ülkeden almışlar ve ülkemizden transit geçerken sağlık ekiplerimizce fark edilmişlerdir.
Her iki vaka da ülkemizde ortaya çıkan bir bulaşma değil, sınırlarımıza girmeden meydana gelmiş bir bulaşmayla hastalanmışlardır. Hasta ile aynı uçakta seyahat eden yolcuların isimleri ve adresleri belirlenmiş ve büyük çoğunluğuna ulaşılmıştır. Adres bilgilerinde eksiklikler bulunan az sayıdaki yolcuya da ulaşma çalışması halen devam etmektedir.
Yerel saatle 09.50'de Amsterdam'dan hareket eden KLM Havayollarına ait KL 1613 sefer sayılı uçakla İstanbul'a gelen yolculardan henüz kendilerine ulaşılamayanların bulundukları yerden 112 ücretsiz telefon hattını arayarak 'ben domuz gripli hastayla aynı uçakta yolculuk yapan kişiyim' şeklinde kendilerini tanıtmaları ve sağlık ekiplerinin kendilerine ulaşmasını sağlamaları büyük önem taşımaktadır. Bakanlığımız gelişmeleri kamuoyu ile düzenli olarak paylaşmaya devam edecektir."