Biri polis dayağı diğeri hastanede zorunlu bağışa dair 2 iddia
MİTHAT YURDAKUL
Erzurum Atatürk Üniversitesi Aziziye Araştırma Hastanesi Kadın Doğum Servisi'nde çocuk sahibi olmak için tedavi görenlerden zorla 70 TL bağış toplandığı, parayı vermeyenlerin tahlil sonuçlarını alamadığı öne sürüldüSağlık Bakanlığı'na bağlı Erzurum Atatürk Üniversitesi Aziziye Araştırma Hastanesi Kadın Doğum Servisi'nde, çocuk sahibi olmak için tedavi gören vatandaşlardan zoraki bağış toplandığı, bağış yapmayan vatandaşların tahlil sonuçlarının teslim edilmediği iddia edildi. 70 liralık bağışları ödemeyi reddettiği için tedavisinin yarım kaldığını belirten polis memuru G.Y., savcılığa şikâyette bulundu.
Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı'na konuyla ilgili iletilen suç duyurusuna göre, G.Y. ile eşine, çocuk sahibi olamamaları nedeniyle bir süre önce ?aşılama? yöntemi uygulanmaya başlandı. Erzurum'a atanan G.Y., eşiyle tedavisine Erzurum Nenehatun Kadın Doğum Hastanesi'nde devam etmeye başladı. Ancak bu hastane G.Y. ile eşini Aziziye Araştırma Hastanesi Kadın Doğum servisine yönlendirdi.
?Mecburiyetten alındı'
Serviste tahlil yaptırmak isteyen G.Y.'den, ?Erzurum Eğitim Kooperatifi? adına 70 TL bağış istendi. Bağışı vermek istemeyen G.Y.'ye, söz konusu bağışın ?zorunlu? olduğu, parayı ödemeden tahlil sonuçlarını alamayacağı söylendi. G.Y. de 70 TL'lik makbuzu ?mecburiyetten bağış altında alındı? yazarak imzaladı.
Makbuzun fotokopisini alan G.Y., üzerinde hastanenin adı ve mührü bulunmayan makbuzu, hastane yönetimine götürdü. G.Y.'nin iddialarına göre, hastane yönetimi bağışın hastaneye malzeme alınması için toplandığını söyledi. Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunan G.Y., dilekçesinde, bağış ödemediğini duyan bir başka hastane yöneticisinin de ?Sana yakıştıramadım? diyerek tedaviyi kabul etmediğini öne sürdü. Dilekçesinde, olaylardan etkilenen eşinin tedaviden vazgeçtiğini belirterek, ?Eşim artık çocuk sahibi olmak istemediğini söyledi? diyen G.Y., bu konuda da hastane yönetiminden şikâyetçi oldu.
Bakanlık uyarmıştı
Şikâyetler üzerine, Sağlık Bakanlığı'nca yayımlanan genelgede, ?sağlık hizmetleri? için bağış adı altında para tahsili yapılmaması hususunda valiliklere
3 taksiciye ?polis dayağı' iddiası
Kadıköy'de geçtiğimiz cumartesi gecesi polislerden dayak yediklerini iddia eden 3 taksici, götürüldükleri polis merkezinde de dövüldüklerini öne sürdüKadıköy'de müşteri bekleyen 3 taksici, polisler tarafından dövüldüklerini iddia etti. Caner Özdil adlı taksi şoförü, Caddebostan sahil yolu üzerinde 23 Mayıs gecesi müşteri beklerken, arabasını hatalı şekilde park ettiğini iddia ettiği bir kişiyle tartışmaya başladı. Özdil, daha sonra yaşananları şöyle anlattı:
?Tartışma büyüyünce adını sonradan öğrendiğim Ökkeş Aşık bana saldırdı. Meslektaşlarım Orhan İyikuş ile Veysel Kürşat Kır bizi ayırmaya çalıştı. Kimliğini bilmediğim, kırmızı gömlekli bir kişi Aşık'a kafa attı. Darbe sonucu Aşık'ın burnu kanadı. Orhan İyikuş, otomobilinden kâğıt mendil getirerek şahsın kanamasını durdurmaya çalıştı. Bu sırada olay yerine gelen resmi bir polis ekibi müdahale etti. Daha ne olduğunu anlamadan etrafımız resmi ve sivil polisler tarafından sarıldı ve bir anda dayak ve küfürlere maruz kaldık.?
?Merkezde de dövdüler'
Özdil, götürüldükleri Göztepe Polis Merkezi'nde de dayak yediklerini söylerken, Orhan İyikuş, ?Polis merkezinde kameraların görmediği merdiven altına indirildikten sonra da dövüldük. Moraran gözüm nedeniyle işe çıkamıyorum? diye konuştu. Karakoldaki sorguları sırasında ve mahkemedeki ifadelerinde şikâyetçi olmalarına rağmen bunun tutanaklara geçirilmediğini iddia eden taksiciler, hastanede de doktor muayenesinden geçirilmeden sağlam raporu alındığını, rapor ve polis tutanakları sonucu, mağdurken sanık konumuna düştüklerini öne sürdü.
Taksiciler, Kadıköy 4. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından ?polise mukavemet? suçundan tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, emniyet yetkilileri kavgayı taksicilerin çıkarttığını, sivil polis memurunu feci şekilde darp ettiklerini, müdahale eden polislere de mukavemette bulunduklarını öne sürdü.