Medya okuryazarlığından önce İletişim Becerileri dersi programlara girmelidir

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 27 Eylül 2009 09:15, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Medya Okuryazarlığı dersinin zorunlu hale getirilmesi ile ilgili olarak RTÜK başkanınca yapılan açıklama http://www.memurlar.net/haber/149758/ linkinde yer almıştı. Evet Medya Okuryazarlığı dersi bu çağın ihtiyaçlarına uygun olarak düzenlendiği taktirde çok ehemmiyete sahiptir. Çünkü medyanın etkinliği günümüzde hayli artmıştır.

Fakat insanların birbirleri ile iletişimi sadece günümüzün değil insan oğlunun varoluşundan günümüze kadar gündemde olan ve gelecekte de gündemde olacak bir konudur. Bu nedenledir ki okullarımızda küçük yaşlardan başlamak üzere "İletişim Becerileri" derslerinin artık gündeme alınması gerekir.

Konu ile ilgili olarak memurlar.net'e ulaşan bir değerlendirmeyi kamuoyu ile paylaşıyoruz.


İLKÖĞRETİMDE "İLETİŞİM BECERİLERİ" DERSİ OKUTULMASININ GEREKLİLİĞİ

Milli Eğitim Temel Kanununda; madde 23: ilköğretimin amaç ve görevleri, milli eğitimin genel amaçlarına temel ilkelerine uygun olarak;

1- Her Türk çocuğuna iyi bir vatandaş olmak için gerekli temel bilgi, beceri, davranış ve alışkanlıkları kazandırmak; onu milli ahlak anlayışına uygun olarak yetiştirmek;

2-Her Türk çocuğunu ilgi, istidat ve kabiliyetleri yönünden yetiştirerek hayata ve üst öğrenime hazırlamaktır.

İnsanlık ilişkileri bakımından;

İlköğretim, çocuğa, aile içinde ve toplumun diğer üyeleri ile olumlu bağlar kurabildiği ölçüde mutlu bir kişilik geliştirebileceğini, çevresindeki insanlarla iyi işbirliği yapabildiği ölçüde başarıya ulaşabileceğini duyurmayı ve benimsetmeyi amaç bilir. Buna göre, ilköğretim görmüş bir yurttaş:

1.İyi bir aile hayatının dayandığı temel ilkeleri kavramış, payına düşen görev ve sorumlulukları öğrenmiş ve benimsemiştir.

2.Başkaları ile birlikte yaşamayı ve beraber yaşamayı öğrenmiştir.

Bu amaçlar doğrultusunda yetiştirilmeye çalışılan Türk çocuklarının iletişim becerilerini kazanması ve bu becerilerle donatılması gerekmez mi?

Bilgi paylaşma faaliyeti olan iletişim, kişilerin kendini ifade edebilme ve kendilerini dinletme gereksinimleri sonucunda ortaya çıkar. Bu tanımlar doğrultusunda iletişim konusunda şunları söyleyebiliriz. İletişim; toplumun temelini oluşturan bir sistem, örgütsel ve yönetsel yapının düzenli işleyişini sağlayan bir araç ve bireysel davranışları görüntüleyen ve etkileyen bir teknik, sosyal süreçler bakımından zorunlu bir bilim, sosyal uyum için gerekli bir sanattır. (Tutar, Yılmaz ve Erdönmez, 2003)

Etkili iletişim, hayatın yolunda gitmesini sağlar. Ancak bunu nerede öğrenebilirsiniz? Anne-babalar genellikle iç karartıcı rol modelleridir. Okullar dil ve bilim öğretmekle meşguldür. Genellikle, isteklerinizi, kızgınlığınızı ya da gizli korkularınızı nasıl ifade edeceğinizi size gösterecek kimse yoktur. Kimse size, başkalarını suçlamak yerine hakça savaşım vermeyi, etkin bir şekilde dinlemeyi ya da akıl okumak yerine başkalarının ne demek istediğini gözden geçirmeyi öğretmez.

Bu beceriler yıllardır vardır ve bilinmekteydi. Genç erişkinler, çocuk sahibi olmadan önce etkili anne-baba olma becerilerini okulda öğrenmelidir, yıllar sonra genç oğulları okul kaçağı olduğunda ya da kızları evden kaçtığında değil? Okullar, iletişim kuramlarıyla ilgili geleneksel derslerin yanında iletişim becerileriyle ilgili temel dersler vermelidir. ( Jude Landis, Nancy Kesserling Ray ve Kay Davis'e, İletişim Becerileri, HYB Yayıncılık, Ankara 2006 s.İX)

Talim ve Terbiye Kurulunun 04.06.2007 tarih ve 111 sayılı kararı ile kabul edilen ilköğretim okulları haftalık ders çizelgesinin zorunlu dersler ve seçmeli dersler diye iki bölümden oluştuğunu görmekteyiz. Hayati önem taşıyan "İletişim Becerilerinin" ilköğretim öğrencilerine ders olarak okutulmasının gereği üst paragrafta belirtilmişken; önerilen dersin zorunlu dersler kategorisinde değerlendirilmesinin uygun olacağını düşünebiliriz.

İnsanlarla iletişim kurmayı bilmek, iletişim tekniğini, kurallarını ve inceliklerini tanımak hayatta başarılı ve mutlu olmayı sağlayacak eşsiz bir kozdur. Kaldı ki; hayatta sadece başkalarıyla iletişim kurmuyoruz. Kendi kendimizle de iletişim halindeyiz.

İletişimin ilköğretimde "İletişim Becerileri" adı altında ders olarak okutulması ve ders öğretim programının oluşturulmasında izlenecek yolun tespit edilmesi aşamasında; sınıflar bazında uygulanacak programa dâhil edilebilecek konuların aşağıdaki şekilde tasarlanabileceği önerilebilir.

İlköğretim 2. 3. ve 4. sınıflarında;

a) Dinleme

- Gerçek Dinlemeye Karşı Sözde Dinleme

- Dinlemenin Önündeki Engeller

* Akıl okuma

* Tekrarlama

* Süzgeçten geçirme

* Yargılama

* Düşüncelere dalma

* Özdeşleştirme

* Öğüt verme

* Ağız kavgası yapma

* Haklı çıkma

* Konu değiştirme

* Rahatlatma

- Dinleme Engellerini Değerlendirme

-Etkin Dinleme

* Etkin dinleme

* Empati kurarak dinleme

* Açıklıkla dinleme

* Farkında olarak dinleme

-Tam Dinleme

-Dinlemeyle İlgili Özlü Söz, Deyiş, Deyim ve Atasözleri

- Kendini Açma İle İlgili Alıştırmalar

İlköğretim 5. ve 6. sınıflarında;

b) Kendini Açma

* Kendini açmanın tanımı

* Kendini açmanın ödülleri

- Artan Kendilik Bilgisi

- Daha Yakın Kişisel Bilgiler

- Gelişmiş İletişim

- Daha Hafif Suçluluk Duyguları

- Daha Fazla Enerji

- Kendini Açmanın Önündeki Engeller

- Kendini Açmanın Uygun Ölçüleri

* Kendini açma ile ilgili deyim ve atasözleri

* Kendini açma ile ilgili alıştırmalar
İlköğretim 7. ve 8. sınıflarında;
c) Kendini İfade Etme

- Gözlemler

- Düşünceler

- Duygular

- Gereksinimler

* Tam iletiler

* Karışık İletiler

- İletiyi Hazırlama

* Kendinim farkında olma

* Başkasının farkında olma

* Yerin farkında olma

- Tam İleti Uygulamaları

- Etkili İfadenin Kuralları

* Etkili ifade ile ilgili deyim ve atasözleri

* Etkili ifade ile ilgili uygulamalar.

Hasan KARA
TES Güngören İlçe Temsilcisi

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber