Dersim yetimleri dosyası Gül'de

Kaynak : Akşam
Haber Giriş : 08 Kasım 2009 14:47, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

'Dersim'in yitik yetimlerini bulun'

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e Tunceli gezisinde, 71 yıl önce Dersim olaylarının ardından yetim kalarak evlatlık verilen çocukların bulunması için bir mektup iletildi. Şu anda yaşıyorlarsa 80'li yaşlarını süren 'yitik yetimler' için Köşk'ün harekete geçmesi, bu kişilerin akrabalarına kavuşturulması istendi. Gül, taleple ilgileneceğini söyledi

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün oldukça renkli geçen Tunceli ziyaretinde 71 yıllık dramı aydınlatacak bir gelişme de yaşandı. Gül'e verilen bir mektupla, 1937-1938 Dersim olaylarında yetim kalıp da evlatlık verilen veya yurtlara yerleştirilen kişilerin listesinin bulunması konusunda yardım istendi. Bu talebi, Avrupa Dersim Dernekleri Federasyonu, Gül'e bir mektupla iletti. Federasyon Başkanı Yaşar Kaya imzalı mektupta, Dersim olayları sırasında kimsesiz kalan ve başkaları tarafından evlat edinen

çocukların açıklanarak bunların hayatta olan yakınlarına kavuşturulmaları istendi.

KIRGINIZ, KÜSKÜNÜZ

Bugün bile tartışılan Dersim olaylarında çoğunluğunu çocuk ve kadınların oluşturduğu 40 ila 70 bin kişinin öldüğü dile getirilen mektupta, 'Dersim insanı küskündür, kırgındır, buruktur. Halkımız 71 yıldır devletten özür bekliyor. Bu özür, barış güllerinin açılmasına hizmet edecektir' denildi. Kaya, tarihle yüzleşmenin devletleri ve toplumları küçük düşürmeyeceğini de dile getirerek, 'Aksine saygınlık kazandırır. Türkiye ancak kendi tarihi ile yüzleşerek medeni ülkeler arasındaki yerini alabilir' denildi.

TAM LİSTE AÇIKLANSIN

Mektupta, Gül'den, büyük olaylar sırasında evlatlık verilenlerle ilgili şu talep dile getirildi:

'1938 tarihinde evlatlık verilen, çocuk esirgeme yurtlarına bırakılan ya da dönemin yetkililerince kendi üzerlerine kaydedilen Dersimli yetim çocukların tam listesi açıklanmalıdır. Batı illerine sürülen Dersimliler'in tam listesi açıklanmalıdır. Aradan 71 yıl geçmesine rağmen, yüzlerce insanımız kendi akrabalarını aramaktadırlar. Hayatlarının son dönemini yaşayan bu mağdurların acıları dindirilmelidir.'

GÜL: İLGİLENECEĞİM

Dersimli yetimlerin mektubunu Federasyon'un 2. Başkanı Mehmet Gülmez, Cumhurbaşkanı Gül'ün STK temsilcileriyle yapılan özel görüşmede elden verdi. Federasyon Başkanı Yaşar Kaya, 'Arkadaşlarımız, Sayın Cumhurbaşkanımıza mektubu sunduktan sonra Sayın Cumhurbaşkanı'nın 'ilgileneceğim' dediğini bana bildirdiler' diye konuştu.

BİZ 20 KİŞİ BULDUK

Mektubun sahibi Yaşar Kaya, AKŞAM'a 'Dersimli yetimlerle'

ilgili olarak ellerinde kesin sayı olmadığını ancak bu sayının 'binlerle' ifade edildiğini vurguladı. Kendilerinin bugüne kadar 20 yetime ulaştığını belirten Kaya, şunları söyledi:

'O gün sürgüne gönderilen canlı tanıklarla konuştuğumuzda tren garında kimsesiz çocukların aileler tarafından alıp götürüldüğünü söylediler. Mesela bize anlatılan bir olay şu şekilde; Erzincan tren garında yetim kalan yüzlerce çocuğun arasına gelen aileler, adeta hayvan pazarında koyun seçer gibi 'bunu ben alıyorum' diyerek sorgusuz sualsiz çocukları alıp götürdüler. Bunu bize şahitler anlattı. Bu anlatımlar bizde kayıtlı' dedi. Kaya, kesin sayı belli olmamakla beraber binlerce çocuğun orada görev yapan subaylar, mülki amirler ve diğer ailelerce götürüldüğünü bildiklerini dile getirerek, 'Götürüldükleri yerlerde de ya evlatlık olarak üzerlerine kaydedilmiş ya da hizmetçi olarak kullanılmışlar' diye konuştu.

YÜZLERCE TRAJİK OLAY

Yaşar Kaya, kendilerinin bugüne kadar Samsun, Aksaray, Adıyaman, Eskişehir, Malatya'da Dersimli yetimlere ulaştıklarını belirterek, 'Evlatlık alınanların büyük kısmı evlatlık olduklarını bile bilmiyorlar' dedi. Kaya, dramatik olaylara tanık olduklarını da aktararak 'Mesela, bir devlet memuru Dersim'den götürdüğü bir kızı üzerine kaydediyor. Sonra kendi çocuğuyla kızı evlendirmek istiyor. Ancak Medeni Kanun buna izin vermeyince, kızı götürüp gerçek anne-babası üzerine kaydedip ondan sonra oğluyla evlendiriyor. Tapu kayıtlarında bu kızın başka kardeşlerinin olduğu da anlaşılıyor. Böyle trajik yüzlerce olay var' dedi.

NE OLUR KAVUŞAYIM

Bu yaz tatilini Tunceli'de geçirdiğini ve Munzur çayı kenarında yaşlı bir kadınla sohbet ederken kadının kendisine '38'de bütün yakınlarım öldürüldü. İki ablam evlatlık verildi. Bunların Isparta'da olduklarını duydum. Ne olursunuz onları bana bulun. Son nefesimi vermeden önce onlarla sarılmak istiyorum' dediğini anlattı.

SEYİD RIZA'NIN MEZARI

MEKTUPTA, Dersim olayları sırasında idam edilen Dersimli önderlerden Seyid Rıza'nın mezar yerinin açıklanması talebi de yer aldı. Mektubun bu bölümü şöyle:

'15 Kasım 1937 tarihinde Elazığ Buğday Meydanı'nda idam edilen Dersim'in önderlerinden Seyid Rıza ve arkadaşlarının mezar yerleri aradan 72 yıl geçmesine rağmen hala açıklanmadı. Mezar yerleri açıklanmalı ve naaşların aile mezarlığına defnedilmesine izin verilmelidir. Bu insani bir görevdir.'

İSYANLARIN VİLAYETİ DERSİM

Osmanlı döneminde de ayaklanmalarıyla ünlü Dersim için 1935 yılında '2884 sayılı Tunceli Vilayeti'nin İdaresi Hakkında Kanun' çıkarıldı. Buna göre Tunceli iline bir askeri vali atanacak, dördüncü genel müfettiş sıfatını da alan valinin geniş yönetsel, askeri ve yargısal yetkileri olacaktı. Vali, kanuna göre düzeni sağlamak ve güvenlik açısından gerekli gördüğü durumlarda ilde yaşayan kişileri ve aileleri, il sınırları içinde bir yerden bir başka yere göndermeye ve il sınırları içinde oturmalarını yasaklamaya da yetkiliydi. Yasanın uygulanmaya başlamasıyla 1937 başlarında yeni olaylar çıktı. Bölgede güvenlik ve otorite sağlanamadı. Hatta Başbakan İsmet İnönü, vilayette iki yıldır izlenen reform programının amacının bölgenin uygar bir hale getirilmesi olduğunu belirterek, programa karşı bölgede direniş olduğunu belirtti.

İDAM EDİLDİLER

Abasan aşireti reisi Seyit Rıza önderliğinde, asker ve vergi vermek istemeyen diğer aşiretlerce de desteklenen yeni bir ayaklanma patlak verdi. Ayaklananlar diğer aşiretlerin de desteğiyle sayıca binleri buldu. Mart 1937'de başlayan ayaklanmanın giderek genişlemesi üzerine General Vali Abdullah Alpdoğan tarafından başlatılan askeri harekat 6 ay sürdü. Harekata aralarında Atatürk'ün manevi pilot kızı Sabiha Gökçen'in bulunduğu hava filosu katıldı. Askeri harekattan sonra yapılan yargılama sonucunda 15 Kasım 1937'de ayaklanmanın lideri Seyit Rıza ile 6 kişi idam edildi. Ancak olaylar durulmadı ve 1938'de yeni bir ayaklanma daha çıktı. Bunun üzerine başlatılan ikinci askeri harekat ile Eylül 1938'de ayaklanma tamamen bastırıldı.

Ali Ekber ERTÜRK-ANKARA

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber