Askeri bilirkişi raporu: Balyoz belgeleri şüpheli
Albay Yavuz Fildiş tarafından hazırlanan raporda, ?Yapılan incelemede iddia edilen planların gerçek olmadığı yönünde kuvvetli deliller bulunduğu kanaatine varılmıştır? denildi. Raporda, ?TÜBİTAK tarafından yapılan araştırma sonuçlarının sahtecilik şüphesini artıran bir kısım bulgular barındırdığı? kaydedildi
Balyoz soruşturması kapsamında Kara Kuvvetleri Komutanlığı (KKK) 1. Ordu Komutanlığı Askeri Savcılığı'nca yürütülen hazırlık soruşturmasında KKK MESB Başkanlığı Bilgi Sistemleri Dairesi'nde Plan Yönetim Destek Şube Müdürü Albay Yavuz Fildiş tarafından yeni bir bilirkişi raporu hazırlandı.
TÜBİTAK'ın ?Balyoz Harekat Planı?na ilişkin verdiği bilirkişi raporunun da eleştirildiği askeri bilirkişi raporunun sonuç bölümünde, ?Yapılan inceleme neticesinde iddia edilen Balyoz, Suga, Oraj, Çarşaf ve Sakal planlarının gerçek olmadığı yönünde gerek teknik ve gerekse askeri yazım usul ve yöntemleri açısından kuvvetli deliller bulunduğu kanaatine varılmıştır? denildi.
Fildiş'ten 6 sayfalık rapor
Soruşturma kapsamında 23 Mart 2010'da görevlendirilen Albay Fildiş, 26 Mart 2010'da raporunu tamamladı. Fildiş, incelemesi sırasında Taraf muhabiri Mehmet Baransu'dan alınan 3 adet DVD, bir adet CD, bunların içeriklerini gösteren listeler; bilirkişi olarak belirlenen Mu. Yb. Birol Çelik, J.Mu. Bnb. A. Hakan Erdoğan ve Kr.Plt.Kur.Bnb. Ahmet Erdoğan'ın çalışma ve raporları ile TÜBİTAK tarafından oluşturulan teknik bilirkişi raporu ve belgelere ait teknik bulguları içeren CD'yi inceledi. Fildiş, 6 sayfalık raporunun ?İnceleme ve Analiz? bölümünde ?Konu hakkında daha önce hazırlanan bilirkişi rapor ve tutanakları incelendiğinde, kısmi de olsa çelişkiler ve anlam karmaşasına yol açan eksik ibareler bulunduğu tespit edilmiştir? dedi.
Bilgisayar ortamlarında yapılan incelemelerde, belgelerin bir başka belge ile aynı olduğunun veya gerçekliğinin bilimsel olarak kanıtlanabilmesi için bazı yöntemler bulunduğunu belirten Albay Fildiş, ?TÜBİTAK tarafından yapılan araştırma sonuçlarının teknik inceleme açısından önem taşıdığını ve sahtecilik şüphesini artıran bir kısım bulgular barındırdığını? belirtti. TÜBİTAK raporunu eleştiren Fildiş'in, buna ilişkin bir tespiti ise şöyle:
?9 kez isim saklanmış'
?...TÜBİTAK raporunda göze çarpan en önemli hususlardan birisi de son on saklama kaydıdır. Bir belge 8-9 kez yaratıldığı ad ile işlenmiş iken son kaydetmelerde tamamen farklı bir belge adı ve içeriğine kavuşmuş görülmektedir. Örneğin ?KİLİSELER ve SİNAGOGLAR.doc' isimli belge başlangıçtı ?KOMUTAN KAPANIŞ KONUŞMASI_05 MART 2003.doc' olarak işlenmiş ve 9 kez bu isimle saklanmıştır.
Ancak son saklamada belge ?KİLİSELER ve SİNAGOGLAR.doc' ismi ile saklanmış, içeriği tamamen değiştirilmiş ve belge üzerinde bir daha değişiklik yapılmamıştır. Bu durum belgeler üzerinde sonradan manipülasyon yapılmış olma ihtimalini kuvvetlendirmektedir.?
Raporun sonuç bölümünde ise şu ifade yer aldı: ?Yapılan inceleme neticesinde TÜBİTAK raporunda 11 ve 17. nu'lı CD'lerin içinde yer alan ve iddia edilen Balyoz, Suga, Oraj, Çarşaf ve Sakal planlarının gerçek olmadığı yönünde gerek teknik ve gerekse askeri yazım usul ve yöntemleri açısından kuvvetli deliller bulunduğu kanaatine varılmıştır.?
Balyoz'da 7 muvazzaf daha ifade verdi
İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin'in soruşturma savcılarını görevden almasının ardından Balyoz soruşturmasının üçüncü dalga operasyonunda haklarında alınan gözaltı kararı uygulanmayan 25 muvazzaf askerden Deniz Harp Okulu Komutanı Tuğamiral Türker Ertürk (önde), Kocaeli Hücumbot Filo Komutanı Tuğamiral Abdullah Gavramoğlu ve Denizaltı Filo Komutanı Tuğamiral Ahmet Türkmen'in de aralarında bulunduğu 7 muvazzaf asker daha dün ifade verdi.
ESRA ALUS İstanbul