Trafiğin 'adli tıbbı' dosyalara boğuldu

Kaynak : Sabah
Haber Giriş : 21 Temmuz 2010 09:32, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Mesut ALTUN

Ölümlü kazalarda rapor veren bilirkişi sayısı bir elin parmağı kadar, yıllık dava sayısı ise bin olunca, davaların sonuçlanması da yıllarca sürebiliyor

Türkiye'de Yargıtay'a taşınan ölümlü trafik kazası davaları 'uzman bilirkişi' sayısının yok denecek kadar az olması nedeniyle bazen yıllarca sürüyor. Zira Yargıtay'dan dönen davalarda sadece İstanbul Teknik Üniversitesi'nde (İTÜ) görevli karayolu ve trafik uzmanı 5 öğretim üyesi bilirkişi görevi yapıyor. Trafik kazalarının hemen her gün birçok ailenin ocağını söndürdüğü, canlar aldığı Türkiye'de, kazalarla ilgili davalar, tarafların bilirkişi raporlarına itirazı ile uzuyor. Mahkemeler çareyi 'uzman bilirkişi'lere başvurmakta bulurken, yargı da tam bu noktada kilitleniyor. Çünkü Türkiye'de bu konuda uzman bilirkişi sayısı bir elin parmaklarını bile geçmiyor.

BİN DAVAYA 5 UZMAN

Yargıtay'ın dönen trafik kazası davalarının neredeyse tümüne, İTÜ İnşaat Fakültesi Ulaştırma Anabilim Dalı'nda görevli karayolu ve trafik uzmanı öğretim üyeleri bilirkişi olarak atanıyor. Sayısı yılda bine ulaşan dava dosyaları, bilirkişilik yapan 5 öğretim üyesinde toplanıyor. Onlar da bir yandan ders ve akademik çalışmalarını sürdürürken diğer yandan davalarla ilgileniyor. Bu da dosyaların bakılmasını geciktiriyor ve davaların kimi durumlarda yıllara yayılmasını kaçınılmaz hale getiriyor. Güvenlik nedeniyle adının açıklanmasını istemeyen, bu uzmanlardan biri SABAH'a konuştu. Dolabında istif halinde duran onlarca dava dosyasını göstereren bilirkişi, "Türkiye'de trafik kazaları konusunda uzman akademisyen sayısı az. Çoğu da bilirkişilik yapmak istemiyor. Çünkü zahmetli bir iş. Yargıtay'dan dönen çuvalla dava dosyası bize geliyor. Bekleyen dava dosyaları dolabıma sığmıyor" dedi.

'DERS DE VERİYORUZ'

Ayda en fazla 10 dava dosyasına bakabildiğini anlatan öğretim üyesi bilirkişi şöyle devam etti: "Trafik kazalarında yol kusuru, sürücü kusuru, aracın hızı vs. belirlenmesinde mahkemeler bizden rapor istiyor. Simülasyon destekli çalışmalarla kusurun nerede veya kimde olduğunu belirliyoruz. Ancak işler yavaş ilerliyor. Çünkü biz akademisyen olarak ders veriyoruz. Mahkemeler raporu hemen istiyor. Ancak bizim durumumuzu düşünen yok. Buraya yılda karayolu ve trafikle ilgili bin civarında dava dosyası geliyor. Yılda 600'üne ancak bakabiliyoruz. Elimde aylardır bekleyen dosyalar var."

TEHDİT EDEN OLUYOR

Bilirkişi olmanın zorluklarına da değinen öğretim üyesi şu çarpıcı bilgileri veriyor: "Bazen 'Kazada benim yakınım öldü onu kusurlu bulmuşun' diye tehdit eden bile oluyor. Ayrıca dosyaları mahkemeden gidip kendimiz getiriyoruz. Cebimizden harcama yapıyoruz, mahkeme takdir ederse 6 ay-bir yıl içinde ödüyor. Aldığımız para zaten 75 ile 350 TL arasında değişiyor."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber