MHP'li bir belediye başkanı daha, referandumda 'evet' diyecek

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 20 Ağustos 2010 13:21, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Samsun'un Bafra ilçesine bağlı Çetinkaya beldesinin MHP'li Belediye Başkanı Hadi Sezer, referandumda 'evet' oyu kullanacağını açıkladı.

Anayasa değişikliği paketi için MHP'nin 'hayır' kampanyası milliyetçi mufazakar parti tabanında ayrışmaya yol açtı. Bafra ilçesine bağlı Çetinkaya Belediye Başkanı Hadi Sezer, partilerin her şeyden önce hizmet etme aracı olarak kullanılması ve 'amaç' olmaması gerektiğine dikkat çekti. Sezer, "Referandumda 'evet' ya da 'hayır' diyen hiç kimseyi bir partiye oy vermiş olarak görmüyorum. Çünkü 'evet' oyun referandumda Türkiye'nin önünü açabilecek, anayasa değişikliğinin daha ziyade, insanlarımızın ufkunu açacak, bizden sonraki nesillerin ufkunu açacak, statükocu elleri ortadan kaldırabileceğine inandığım için şahsen 'evet diyorum. Ülke meseleleri olduğu zaman parti meselesini bir tarafa koyma erdemliğini göstermek lazım. Ben de şahsım adına şu zamanda, 'evet' demenin ülkeme faydalı olacağını, anayasa değişikliğinin faydalı olacağına inandığım için, şahsım ve çevremdeki arkadaşlarımla birlikte 'evet' oyu verip, ülkemin üzerindeki karanlık oyunların kalkmasında elimizden geldiğince katkı verebilirsek kendimizi mutlu addedeceğiz." dedi.

MHP'li olmasına rağmen, anayasa değişikliğinin gündeme il geldiği günden beri fikrini gizlemeden açıkça söylediğini ve dostları ile paylaştığını ifade eden Sezer şöyle konuştu:

"Fikrimizi gizlemediğimiz gibi, gizleme gereği de görmedim. Nedeni de; ya olduğum gibi görünmem lazım, ya da göründüğüm gibi olmam lazım. Bu işi bir parti meselesi olarak hiç görmüyorum. Referandumda 'evet' diyecek olmam, partimden ayrılacağım anlamına da gelmiyor. Ama partimizin genel politikasında benim için ne düşünürler bilemem. Takdir onların olacak. Ben 'evet' oyu vermekle demokratik hakkımı kullanacağım. Bunu da partimin normal karşılaması gerektiğini düşünüyorum. Muhakkak ufak tefek sıkıntılar olacak, buna saygı duyarken, her türlü sonucu da onların şahsi kararı belirleyecek."

Referandumda 'evet' oyu vereceğinden dolayı özellikle parti yönetiminden zaman zaman eleştiriler aldığını da kaydeden Sezer, "Niye 'evet' dediğimizi o arkadaşlara anlatmaya çalışıyorum. Biz de onlara niye 'hayır' bunu anlatın dediğimiz zaman, aldığımız cevap bizi tatmin etmiyor. Şu anda 'evet' oyunun benim mensup olduğum partiye de yarın iktidara gelirken ihtiyacı olacak. Bu bir fırsattır, her zaman ele geçmez. Bu fırsatları bir parti zihniyeti ile ortaya koyup, orada odaklanıp, ülkenin menfaatlerini görmemezlikten gelmenin bana göre yanlış bir durum olduğunu ve çevreme de izah ediyorum. Yani önümüzde genel seçimler var. İnsanlar genel seçimlerde hür iradesi ile yine partisine oyunu verir. Ama bu referandumun seçimle alakası yok." dedi.

"BİZİ ELEŞTİRENLER, 411'İ UNUTMASIN"

AK Parti ile MHP'nin Meclis'te başörtüsü ile ilgili ortak önerge sunup, 411 milletvekilinin hissiyatı doğrultusunda bir yasa çıkartmasını hatırlatan Sezer, "411 milletvekilinin kararı ile başörtülü öğrencilerin üniversitelerde okumasına müsaade edilmişti. Şimdi CHP'nin bir itirazı ile 411 milletvekilinin onaylamış olduğu yasaya 6 kişi hayır dedi. Ve bu işi nötr hale getirip, kaosa soktular. En azından mensubu bulunduğum partim, bizi eleştirirken; MHP'nin bulunduğu 411'in içerisinde neden yer aldıklarını sormak isterim. Niye? derseniz; Anayasa Mahkemesi, HSYK ile YAŞ kararlarında olan olayları görüyoruz. Bundan daha hür, şeffaf ve demokrat bir anayasanın olması ülkemize fayda getirir, zarar getirmez. Bu noktaya inandığım için 'evet' diyeceğim." dedi.

"İNANCIM, PARTİMDEN ÖNCE GELİR"

Referandum'da 'evet' kararı almakla parti yönetiminin istifa baskısını karşı da hazırlıklı olduğunu kaydeden Sezer, "İstifa etme gibi bir düşüncemiz yok. Ama istifa etmem için gerekli işlem yapılırsa onu da kendileri bilir. Şunu açık ve net olarak söylemek lazım. Ben muhafazakar yapıya sahip bir insanım. İnanmadığım bir düşünceye hangi tür menfaatim olursa olsun, şahsımdan ziyade umumun, ülkemin ve ülke insanının menfaati şahsi düşüncelerimden daha önemli ve önde gelir. Hakkımda verilecek her türlü kararı da saygı ile karşılarım. Koltuklar geçici, hiç de önemli değil." değerlendirmesinde bulundu.

"GÜLEN'E CEVAP VEREN BAHÇELİ, CHP KADAR OLAMADI"

Fethullah Gülen Hocaefendi'nin referandumla ilgili düşüncelerini kamuoyu ile paylaşmasının ardından MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin kullandığı üslubun hiş hoş olmadığını ve kendisini çok ciddi rencide ettiğini de söyledi. Sezer sözlerin şöyle sürdürdü: "Açık söylemek lazım. Bugün dünyada Türk insanı ile bütün insanlığın huzur içinde yaşayabilmesi için kendini feda etmiş bir insanın referandum hakkındaki düşüncesi ve 'evet' yönündeki sözlerine benim genel başkanım, onun konumunu bilmesine rağmen, değişik laflarla eleştirmeye çalışması beni şahsen rencide etmiştir. En azından diğer parti liderleri gibi suskun kalmasını isterdim. Kılıçdaroğlu'nun konuşmadığı bir yerde Bahçeli'nin konuşması beni rencide etti. O günden beri de kırgınım. İçimde bir acı var. Olmaması lazımdı. Çünkü MHP, milliyetçi ve muhafazakar bir parti. Bu düşünceye sahip insanların konuşurken, biraz daha dikkatli olması gerekir diye düşünüyorum. Çünkü siz oyu kimden alacaksınız? Oyla olacak bir işte, bu attığın adımı dikkatli atmalısın. Bana göre daha dikkatli olunması gerekirdi."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber