Yeşil Kart çarkı bozuldu

Fakirlerin bakımı için çıkarılan Yeşil Kart, varlıklıların geçim kaynağı oldu. 65 bin nüfuslu bir kentte, 45 bin kişinin Yeşil Kart sahibi olduğu ortaya çıktı.

Türkiye'de söz konusu yeşil kart olunca akla usulsüzlük gelir oldu. Hak edilmeden alınan milyonlarca yeşil kart devlet tarafından geri toplanırken, Kanal 7 Haber sistemin nasıl çöktüğünü görüntülerle ortaya koydu.. İşte Türkiye'yi sarsacak yeşil kart dosyası.

Yeşil kart fakir fukara için çıkarıldı.

Ödeme güçlüğü çeken vatandaşlar, sağlık hizmetlerinden ücretsiz faydalanacak, bu sayede devlet, sağlık alanında üzerine düşeni yapmış olacaktı.

Ama olmadı!...

Meclis, Sağlık Komisyonu Başkanı Cevdet Erdöl, şunları söylüyor:

?Vatandaşımız bir şeyi halletti; sistemi halletti. O kadar çok suistimal yapıldı ki, çok zengin insanlar bile yeşil kart aldı.?

SİSTEM ÇÖKTÜ

Yalnız ihtiyaç sahipleri değil, yatı-katı, hanı hamamı olanlar da yeşil kart edindi.

Devlet, kendi eliyle verdiği yeşil kartın kontrolünü sağlayamaz oldu.

Çünkü istismarcılar, yalnız vatandaş cephesinde değil, bizzat devletin içinde kümelenmişti.

Muhtarlar Derneği Başkanı Emir Ali İşler, bu konuda çarpıcı şeyler söylüyor.

?Şirket gibi bazı muhtarlıklara parayla 150-200 milyon atıyorlar, istedikleri evrakları alıyorlar, tasdik ettirip gidiyorlar.?

Haksız yeşil kart edinmenin yolu, para karşılığı sahte evrak düzenleyen muhtarlardan geçiyor.

İlk adım, ilk basamak bu.

Mal varlığını gizlemek isteyen kişi, muhtara verdiği rüşvetle hiç yaşamadığı semtte oturduğuna dair belge alıyor.

Yine Emir Ali İşler:

?Adam hastanede kalıyor. Bir sürü para ödeyecek. Koşa koşa Ahmet efendiye Mehmet efendiye Ali muhtara Veli muhtara gidelim biz yaparız diyor. Zaten o adreste ona ait bir kayıt yok. Oralar soruşturuluyor, orada da bir şeyi olmadığına göre...?

Yapılan kontroller sonucu, sahte evrakta belirtilen mahalde, kişinin mal varlığına rastlanmıyor.

Böylece yeşil kart almanın önündeki ilk ve en büyük engel kalkmış oluyor. CHP Ankara Milletvekili Dr. İsmail Değerli'nin anlattıkları dikkaç çekici:

?Gerçekten bizim muhtarlar 1 milyon lira verene fakirlik ilmuhaberi veriyor. Bu kişi fakir mi değil mi, yardıma ihtiyacı var mı yok mu, bunlara bakılmaksızın basit bir ilmuhaberle yeşil kartlar verildi.?

Yeşil kart edinmek bu kadar kolay olunca, hak edende hak etmeyende ücretsiz sağlık hizmetinin peşine düştü.

Öyle ki bir ara Türkiye'de yeşil kart sahibi kişi sayısı; 15 milyona dayandı.

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, kart sayısını geçmişle kıyaslıyor:

?Biz göreve geldiğimizde yeşil kartlı sayısı 13 milyondu, şimdi 6.5 milyona düşürdük, araştırmalarımız sürüyor?

Kapsamlı değil; valiliklerde yapılan küçük araştırmalar bile, ülkedeki yeşil kart sayısını yüzde 50 düşürdü.

Ama daha bitmedi.

Çünkü devlet, geriye kalan 6.5 milyon kişinin arasında da haksız yere yeşil kart sahibi olanların bulunduğuna inanıyor.

İşin aslı bazı illerdeki nüfus oranı ve yeşil kart sahibi kişi sayısı karşılaştırıldığında bu tespitin doğruluğu ortaya çıkıyor.

MARDİN ÇARPICI ÖRNEK

İşte Mardin örneği.

Kent nüfusu 65 bin.

Yeşil kart sahibi kişi sayısı ise 45 bin.

Neredeyse devlet memurları dışında herkes yeşil kart sahibi. İl Sağlık Müdürü Celal Abakay:

?Adam iki evlidir. Mallarını imam nikahlının üzerine yapmıştır. Vergi dairesine gittiğinde vergi kaydına rastlanmamıştır diye mühür alıyor. Bunlarda bizim toplumumuzun gerçekleri maalesef.?

Her 10 kişiden sekizinin yeşil kart sahibi olduğu Mardin'de valilik, artan sayıdan şüphe ederek harekete geçti.

Usulsüz yeşil kart alımına aracılık eden şahıslar saptandı..

Rüşvet karşılığı vatandaşa anlaşmalı muhtarlardan usulsüz ikametgah bulan şahıslar, yeşil kart bürosunda ilişki kurdukları kişiler sayesinde, her isteyene yeşil kart çıkarttılar.

Mardin Valisi Temel Koçaklar, soruşturmanın savcılıkta olduğunu söylüyor:

?Yeşil kart bürosundaki arkadaşlarımızı değiştirdik, yenilerini getirdik. Soruşturma savcılığa intikal etmiştir...?

Vali Koçaklar, halk tarafından sevilen, sayılan bir yönetici.

Ancak Mardin Valisi, makam odasının hemen yanında kurulan yeşil kart pazarından habersiz.

?Ortaya çıkan görüntü bir pazar yerini andırıyor. Oysa burası bir valilik ve valilikte bir oda. İsteyen dilediği gibi yeşil kart alıyor, dilediği sayıda yeşil kartı cebine koyup valilikten çıkabiliyor. Sizin elinizde kaç tane var 10 tane var. 11 tane 6 tane...?

Otomasyona geçen valilik topladığı yeşil katları bilgisayarlara geçiyor.

İşlem yapılan yeşil kartlar ise vatandaşın alması için gelişi güzel koridorlara atılıyor.

Kartların iadesinde ne kontrol var, ne de bir görevli!

Dileyen istediği sayıda yeşil kartı alıp, valilikten elini kolunu sallaya sallaya çıkıyor.

Peki vatandaş ne diyor?

? Cebinizdeki yeşil kartlar kime ait? Arkadaşlarındır. Siz niye aldınız. Ben alayım dedim. İsteyen buradan istediği kadar yeşil kart alabiliyor mu? Olmaması lazım ama isteyen istediği kadar yeşil kart alıyor.?

Alınan yeşil kartların fotoğraflarını değiştirip kullanmak, hatta hiçbir şey yapmadan eczaneye gidip bu kartlarla ücretsiz ilaç almak mümkün:

?Kaç tane yeşil kart aldınız? İstediğiniz gibi alabiliyor musunuz? Gidin alın dediler. Benimkini arıyorum...?

Ortaya çıkan manzara akıllara durgunluk veriyor.

Bir valilik binasında saptanan bu görüntüler, aslında Türkiye'deki yeşil kart sistemini tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyor.

Kurulan yeşil kart çarkını ortaya çıkarmak gibi, durumdan valiyi haberdar etmekte ekibimize düştü. Makam odasından dışarı çıkan vali, birkaç adım sonra, kurulan yeşil kart pazarına girdi.

Yeşil Kart pazarını Mardin Valisi gördüğünde şaşkınlığını gizleyemiyor. Yaşadığı şok, yüzünden okunuyor. Gördükleri karşısında şaşkın.Durumu açıklayamıyor.

Ortaya çıkan tablo vahim. Bu durum karşısında Mardin sınırlarında verilen tüm yeşil kartların iptal edilmesi, hepsinin tek tek yenilenmesi gerekiyor.

İşte bu haliyle Kanal 7 Haber'in ortaya çıkardığı gerçekler, sistemin çöküşünü haber veriyor.

?Bu durum karşısında Mardin'deki tüm yeşil kartların toplatılıp yeniden bir değerlendirme yapılması gerekiyor. Çünkü kimin kime ait kaç tane yeşil kart alıp gittiğini vali dahil kimse bilmiyor. Ortaya çıkan durum tam bir skandal. Sağlık sisteminde skandalların bitmediği bir başka konu ise tıbbi malzeme ve cihazların satıyında yaşanan usulsüzlükler ve rüşvet çarkı.?

haber7